751-775 / 1225
Encyclopedia

EBÂBİL SOKAĞI
Yukarı Boğazın Rumeli yakasında Büyükdere köyünün sokaklarından; köyün kuzey doğusunda, ana sâhil yolu olan Çayırbaşı Caddesi ile deniz kıyısı arasında bir aralık sokakdır (1934 B. Ş. R. Pafta 23/Büyükdere). Yerine gidilip şu satırların yazıldığı sırad...
Encyclopedia

DÜZYOL SOKAĞI
Boğaziçinde Arnavudköyünün sokaklarından; köyün üst kısmında, sırtda, Sekbanlar Sokağı ile Beyazgül Sokağı arasında uzanır, Dubaracı Sokağı ile kavuşağı vardır. 1934 Belediye Şehir Rehberi, pafta 21/2). Sekbanlar Sokağı tarafından gelindiğine göre kaba...
Encyclopedia

DÜZ TABAN
“Düztaban; ayak tabanının oyuk, muakkar (köprülü) olmayıp düz olanı” (Kaamusu Türkî); ayak tabanının düz oluşu kadimden beri sâhibi için özür bilinmiş, hattâ “düz taban” halk ağzı deyim “Uğursuz adam” anlamında kullanılır; meselâ yolculuklarda türlü ak...
Encyclopedia

DÜZOĞULLARI
On dokuzuncu asır başında, Ermenilerin Amira dedikleri zenginlerden bir ermeni sarraf âilesidir; ticaret âlemindeki şöhretinden başka katolik mezhebinin Ermeniler arasında yayıldığı sıralarda bu mezhebi kabul edenlerin başında bulunmakla meşhurdurlar. ...
Encyclopedia

DÜZ SOKAK
1934 Belediye Şehir Rehberine göre Kadıköy Kazâsının merkez nâhiyesinin Rıhtım ve Yeldeğirmeni semtleri sokaklarından; adı geçen rehberin 29 numaralı paftasında Kadıköy - Haydarpaşa Rıhtım Caddesi ile bir yarma içinden geçen demiryolu boyu arasında uza...
Encyclopedia

DÜZMEK, DÜZÜŞMEK
Hâneberduş pırpırlar argosunda cimâ, livâta, mücâmaa; “Teskini şehvet etmek” (H. Kâzım, Büyük Türk Lugatı).
Encyclopedia

DÜZOĞLU
Geçen asır sonlarında Kumkapunun namlı gedikli meyhânelerinden, sâdece adı tesbit edilebildi.
Bibl. : Mehmed Tevfik, Meyhâne.
Encyclopedia

DÜZENLİK SOKAĞI
1934 Belediye Şehir Rehberine göre Beyoğlunun Taksim Nâhiyesinin Yenişehir Mahallesi sokaklarından, Gülleci Sokağı ile Çakmak Sokağı arasında bir aralık sokakdır, Koçyiğit Sokağı ile dört yol ağzı aparak kesişir (1934 B. Ş. R. Pafta 19/181); yerine gid...
Encyclopedia

DÜZGÜN, DÜZGÜNCÜ
Eski usul makijayda kadınların yüzlerine sürdükleri beyaz ve kırmızı boyalar karşılığı kullanılmış bir isimdir; ayrı ayrı olarak da beyaz boyaya “aklık”, kırmızı boyaya “allık”, yüz boyamada hüner ve zevk sâhibi olup kibar hanımlara o yolda hizmet eden...
Encyclopedia

DÜZ, DÜZ RAKI
Zamanımızda sâdece rakı denilen ve üzümden çekilen alkollü ve anasonlu içkinin yakın geçmişe kadar adı; anason yerine sakız katılan ve “Mastika” denilen rakı çeşidinden ayırd etmekiçin “düz”, “düz rakı” denilirdi; zamanımızda rakı îmâli devlet inhisârı...
Encyclopedia

DÜZAYAK SOKAĞI
1936 Belediye Şehir Rehberine göre Heybeli Adanın yollarından; adanın iskele bölgesi yalı boyundadır; bir başı Ayyıldız Caddesi üzerindedir, öbür başı Uluğ Bey, Heybeli Meydanı ve Orhan sokaklarının teşkil ettiği bir dört yol ağzındadır (1934 B.Ş.R. Pa...
Encyclopedia

DÜZ (Mustafa)
1961 senesinde Nişantaşı civârında on kadar zengin evi ve apartımanı soymuş ve girdiği yerlerden 100,000 liraya yakın kıymet taşıyan eşya kaldırmış bir hırsız; bu vak’aların faali olduğu 1961 yılında otuz yaşlarında, eli ayağı düzgün ve kaşı gözü yerin...
Encyclopedia

DÜVENCİ (Şirzâd)
Kendisini yakarak intihar etmiş 32 - 33 yaşında Tarsuslu bahtsız güzel bir kadın; İstanbulda benzeri gaayetle ender görülür bu fecî vak’a 1966 yılı şubatının beşinci günü Caddebostanda Toprakyol Sokağında bir apartımanın bir dâiresinde gün ortasında ge...
Encyclopedia

DÜŞÜNSEL (Feridun Fikri)
Geniş hukukî bilgisi ile tanınmış avukat; 1893 de İstanbulda doğdu, İkinci Sultan Abdülhamid devrinde vâliliklerde bulunmuş Çemişkezekli Hüseyin Fikri Paşanın torunu, millî romanları ile zamanın edebi şöhretlerinden Mehmed Münci Beyin oğlu, İkinci Meşr...
Encyclopedia

DÜTDÜRÜ LEYLÂ
İstanbul ağzı deyim: “daracık, kısacık ve bâzan modası geçmiş şeyler giyerek bir acâib kılık kıyâfet alan kadın veya kız” hakkında kullanılır; misal: Bir ana mini etek yapdırmış kızına çıkışır:
— Ben moda falan bilmem, seni böyle Dütdürü Leylâ sokağa ç...
Encyclopedia

DÜŞMEK
Halk ağzı argo: “Ansızın gelmek, beklenmediği yere gitmek”; misal: Bir hâneberduş anlatır: “Dün gece benim kokorozlu şıkırdımı aldım, istim de var, Çatladıkapudaki kayalarda denize karşı efkâr dağıtayım dedim, senin Çamur düşdü, üstelik bulut, benimkin...
Encyclopedia

DÜŞEŞ
“Farsca dü = iki, şeş = altı; tavla oyununda iki zarın da altı benekli taraflarının üste gelmesi, mecâzen: iyi tesâdif, rast gelme” (Şemseddin Sâmi, Kaamusu Türkî). Düşeşin İstanbul ağzında mecâzi manâsı ile kullanılmasına Rifat Beyin bûselik faslında-...
Encyclopedia

DÜRÜST (Mustafa Kâmil)
Ticâret ile iştigal eder bir mûsikişinas, bestekâr; aşağıdaki hal tercemesini Musatfa Rona’nın “50 yıllık Türk Musikisi” isimli eserinden alıyoruz: “1924 de İstanbulda doğdu; Selânik eşrâfından Fişekci Hacı Mustafa Efendizâde Abdullah Efendi ile Râbia ...
Encyclopedia

DÜRRÎZÂDE YALISI
XVIII. asrın ilk yarısında Eyyubun meşhur ve büyük yalılarından biri idi; o devrin şeyhülislâmlarından Dürrî Mehmed Efendi tarafından yapdırılmışdı; Sadâbada gidip gelirken Üçüncü Sultan Ahmedin sık sık uğradığı bir yalı idi. Geçen asır ortalarında içi...
Encyclopedia

DÜRRÎ MEHMED EFENDİ
On sekizinci asrın ilk yarısında Birinci Sultan Mahmud devrinin şeyhülislâmlarından, Osmanlı Şeyhülislâmlarının altmış ikincisi, ulemâdan İlyas Efendi adında bir zâtin oğludur; baba mesleğini tutarak ilmiyeye intisâb etmiş, muhtelif medreselerde müderr...
Encyclopedia

DÜRRÎZÂDE KONAĞI
XVIII. Yüz yıl başında Şeyhülislâm Dürrî Mehmed Efendi tarafından yapdırılmış Doğancılar semtinin Üsküdarın en meşhur ve en büyük eski ahşab konaklarından biriydi; pek çok emsâli gibi bir resmi yokdur. Bu meşhur konak geçen asır ortalarına kadar durmuş...
Encyclopedia

DÜRRÎ
Onsekizinci asır şâirlerinden; asrın ilk yarısında yaşamış ve bilhassa Üçüncü Sultan Ahmed zamanın, Lâle Devrinin seçkin sîmalarından olmuş; gazeller, kasîdeler yazmakla berâber büyük şöhretini târihcilikde yapmışdır.
Asıl adı Ahmeddir. Van’lıdır; ilk ...
Encyclopedia

DÜRRÎ BEY (Hazîneli)
On sekizinci asırda Birinci Sultan Abdülhamid zamanında bir Enderunlu; aslı Tay Kabîlesinden bir arab olub pek küçük yaşda köle olarak Rikâb kaymakamlığında bulunmuş Silâhdar Mustafa Paşa adında bir zâta gönderilmiş, o da bu arab çocuğunu tebennî ettik...
Encyclopedia

DÜRRÎ
On altıncı asır şâirlerinden; aslı Üsküblüdür, İstanbulda yerleşmişdir; lâübâli ve kalender meşreb bir zât olub ömrü boyunca yoksulluk, sıkıntı çekmiş, fakat kimseye minnet etmemiş, “iki akçeyi bir yere bağlayamamış” olduğu halde hâline kanaat etmişdi....
751-775 / 1225
