HALİL PAŞA (Seryâver) – Abdülaziz devrinin şöhretlerinden,neferlikden livâlığa tuğgeneralliğe yükselmiş dev yapılı bir adamdı; gencliğinde aşırı derecede güzelmiş,zürefâdan bir şâirin şu beyiti ile övülmüşdü : Bir Halil evvel gelüb esnâmı kılmışdı şikest Sen Halilim sonra geldin,halkı kıldın putperest (Aslında bu beyit onaltıncı yüz yıl şâirlerinden Figaanî'nin farsca bir beytinin tercemesidir B.:Figaanî ,cild ,sayfa ). Zamanın Zâloğlu Rüstemi derlerdi,acı kuvvete sâhib bir pehlivandı.Câhil,avamfirib,ayak takımından şehbazlık havasında genclerle ülfet ve sohbetden zevk alır; kayıkcı,arabacı,tulumbacı,hammal takımından yalın ayaklı,zıpır,aklı gözünde bir takım adamları Kabataşdaki yalısında işret sofrasına oturtur,onlardan çoğuda,postunu hünkâr yâveri paşanın yalısına sermiş,orada yatıb kalkarlardı.“Onikiler” diye tanınmış bir kabadayı güruhu da Halil Paşayı fahrî reisleri bilirdi. Şu beyitler de kalender halk şâiri Üsküdarlı Âşık Râzinindir: Haydi çapkın haydi senindir meydan Ardında desteğin Halil Pehlivan Her akşam elinden çakdıkca bâde Korur seni korkma o zâli zaman Topuk vur serkeşim çalım sat çalım Yan bakanın hâli dumandır duman Kim demiş daltaban kayıkcı diye Paşa perverdesi Hopalı Nûman Abdülazizin Paris seyahatında yanında bulunanlardandı.Bir sergide bir bir k...

HALİL PAŞA (Seryâver) – Abdülaziz devrinin şöhretlerinden,neferlikden livâlığa tuğgeneralliğe yükselmiş dev yapılı bir adamdı; gencliğinde aşırı derecede güzelmiş,zürefâdan bir şâirin şu beyiti ile övülmüşdü : Bir Halil evvel gelüb esnâmı kılmışdı şikest Sen Halilim sonra geldin,halkı kıldın putperest (Aslında bu beyit onaltıncı yüz yıl şâirlerinden Figaanî'nin farsca bir beytinin tercemesidir B.:Figaanî ,cild ,sayfa ). Zamanın Zâloğlu Rüstemi derlerdi,acı kuvvete sâhib bir pehlivandı.Câhil,avamfirib,ayak takımından şehbazlık havasında genclerle ülfet ve sohbetden zevk alır; kayıkcı,arabacı,tulumbacı,hammal takımından yalın ayaklı,zıpır,aklı gözünde bir takım adamları Kabataşdaki yalısında işret sofrasına oturtur,onlardan çoğuda,postunu hünkâr yâveri paşanın yalısına sermiş,orada yatıb kalkarlardı.“Onikiler” diye tanınmış bir kabadayı güruhu da Halil Paşayı fahrî reisleri bilirdi. Şu beyitler de kalender halk şâiri Üsküdarlı Âşık Râzinindir: Haydi çapkın haydi senindir meydan Ardında desteğin Halil Pehlivan Her akşam elinden çakdıkca bâde Korur seni korkma o zâli zaman Topuk vur serkeşim çalım sat çalım Yan bakanın hâli dumandır duman Kim demiş daltaban kayıkcı diye Paşa perverdesi Hopalı Nûman Abdülazizin Paris seyahatında yanında bulunanlardandı.Bir sergide bir bir kuvvet makinası görmüşler,1 den 100 kadar işâretli bir kadranda bir yumrukda ibreyi 100 e çıkaran “Hergül” ilân ediliy edilecekmiş,fakat 80 dereceye çıkaran bulunamamış,pâdişah :“Halil... bir de sen dene bakayım !..” demiş,Halil bir yumruk indirince ibre 100 ü de aşarak makina parçalanmış. Bir sefer de sokakda çift atı parlayan bir arabanın arka dingiline pençesini atınca arabayı durduruvermiş.Ölüm tarihini tesbit edemedik. Ahmed Rasim de “Küçükbeyler” başlı başlıklı makaalesinde şunları yazıyor: “ Kabadayılık âleminde el elden üstündür.Seryâver merhum Halil Paşa bileğinin kuvvetiyle meşhurdu;demir ,tahta hiç bir kapu zoruna dayanamaz,yüze vursa ağız çene darmadağın olur,kendisi anlatırmış : - Yanımda Hacı Hâfız da var,Langa Bostanlarında bağçıvanlardan bir dayak yedik,bir dayak yedik ki Sandıkburnuna sürüne sürüne ancak gelebildik !..dermiş.Hacı Hâfız da Halil Paşadan aşağı kalmazdı..” Muharrir bu ya . Ölüm tarihini tesbit edemedik. Sermed Muhtar ALUS