Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
CAFER (Hamlacı Kurdoğlu)
Son yeniçerilerden bir saz şâiri, Galata’nın namlı kaldırım haytalarından bir zorba. Ellaltıncı yeniçeri ortasının çorbacısı olan ve Yemiş İskelesinde Çardak Kolluğunda haytaca saltanat süren halk şâiri Galatalı Hüseyin Ağanın hâmisi, destancılıkda ve saz çalmada ustası (B. : Ellialtılılar; Çardak; Hüseyin Ağa, Galatalı).
O zamanlar Kurdoğlu gibi zorbalar, sokaklarda rastladıkları yalın ayaklı pırpırı âvâre çocuklardan vücud yapıları düzgün ve vechinde de letâfet olanları hemen kolundan tutarlar, çarşıda birkaç dükkâna sokup çıkararak kılık kıyâfetini bıçkın modasına gö-
lûfeye bağlanmayan bu genclere civelek denilir, mahlûlden bir yer bulunup gündeliğe geçinceye kadar kışlada veya yollukda yatar kalkarlar, kazandan yemek yerler, ceb harclıklarını da kendilerini yeniçeri yazdıran hâmilerinden alırlardı, ve hâmileri ile aralarında bir nevî kan kardeşliği kurulurdu. Çok fakir bir mahalle kahvecisinin oğlu olan Galatalı Hüseyin Ağa 106 kıt’alık bir serencam destanında Kurdoğlu Câfer’le tanışmasını şöyle anlatıyor:
1. Mâlemizde (Mahallemizde) kahvecinin oğluyum
Onüçünde samur saç fidan boyluyum
Rivâyet gayriden bir içim suyum
Sürünün içinde bir altın palaz
2. Hamlacı fetâ Kurdoğlu Câfer
Nâmı Galatayı ditretür ejder
Âteş içre girer yüzer semender
Mâcerâyı tafsil idelim bira...
⇓ Devamını okuyunuz...
Son yeniçerilerden bir saz şâiri, Galata’nın namlı kaldırım haytalarından bir zorba. Ellaltıncı yeniçeri ortasının çorbacısı olan ve Yemiş İskelesinde Çardak Kolluğunda haytaca saltanat süren halk şâiri Galatalı Hüseyin Ağanın hâmisi, destancılıkda ve saz çalmada ustası (B. : Ellialtılılar; Çardak; Hüseyin Ağa, Galatalı).
O zamanlar Kurdoğlu gibi zorbalar, sokaklarda rastladıkları yalın ayaklı pırpırı âvâre çocuklardan vücud yapıları düzgün ve vechinde de letâfet olanları hemen kolundan tutarlar, çarşıda birkaç dükkâna sokup çıkararak kılık kıyâfetini bıçkın modasına gö-
lûfeye bağlanmayan bu genclere civelek denilir, mahlûlden bir yer bulunup gündeliğe geçinceye kadar kışlada veya yollukda yatar kalkarlar, kazandan yemek yerler, ceb harclıklarını da kendilerini yeniçeri yazdıran hâmilerinden alırlardı, ve hâmileri ile aralarında bir nevî kan kardeşliği kurulurdu. Çok fakir bir mahalle kahvecisinin oğlu olan Galatalı Hüseyin Ağa 106 kıt’alık bir serencam destanında Kurdoğlu Câfer’le tanışmasını şöyle anlatıyor:
1. Mâlemizde (Mahallemizde) kahvecinin oğluyum
Onüçünde samur saç fidan boyluyum
Rivâyet gayriden bir içim suyum
Sürünün içinde bir altın palaz
2. Hamlacı fetâ Kurdoğlu Câfer
Nâmı Galatayı ditretür ejder
Âteş içre girer yüzer semender
Mâcerâyı tafsil idelim biraz
3. Babam yollar beni bir gün çarşuya
Câferle gelirüm karşu kurşuya
Geçmekmiş niyyeti meğer Karşuya (İstanbula)
Belinde yatağan üç arşın diraz
4. Bıçkınlık uygunmuş zâhir meşrebe
Yalın ayak idim günü perşenbe
Üstünde çul çaput abayla kebe
Gelberi be dedi gelberi Ayvaz
5. Bre cânım dedi yollar cam diken
Batar ayağına yalın gezerken
Ne revâ bu hâlin Ocak dururken
Sandım Şan Mahmuda olmuşum İyaz
6. Vardık Tophânede yemeniciye
Galata filârı aldı hediye
Bahâda bakmadı bire ikiye
Akçesini ocak defterine yaz
7. Helâlî gömlek hem çağşırla mintan
Him sırmalı al kadife câmedan
Düzüb koşar iken o merdi meydan
Başımda eserdi bir deli poyraz
8. Mürâhik ayırmaz karayı akdan
İğriyi doğrudan fesâdı hakdan
Bıçkınlık geldi biçilmiş kaftan
Bir gün içre oldum çarçabul canbaz
9. Dönmedim bir dahi baba evine
Ayak uydurdum hamlacı itine
Bakmadım da yen yakanın bitine
Taallüm eyledim Kurdoğlunda saz
10. Bana neler etti görün feleği
Bekâr odasına serdim döşeği
Oldum Hamlacının yalın köçeği
Külhanlıkda geçdi bahar ile yaz
11. Bekâr odaları bir koca kazan
Kaynayor içinde mühmel dilberan
Paşazâde beyoğlu it daltaban
Vefâkâr civelek, kahve düzenbaz
12. Yosma nigârı var âfeti devran
Sırma saçlarını örmüş kırk kolan
Gel şehbazım der boynuma dolan
Kimi dahi satar cilve ile naz
13. Yanıma koşdular şöyle bir nigâr
Âhu gözlü gamzeleri fitnekâr
Saydoldum bu yoldan idemem inkâr
Destânım oldu bûselik şehnaz
14. Tutup desti nâzenînim ol Câfer
Götürüp Ocağa yazdırdı nefer
Benimle fahrider oldu gazanfer
Altınbaş üstünde üsküfüm beyaz
15. Çardak kahvesine attım postumu
Bilmedim bir eyyam düşman dostumu
Bıçağıma bağlayarak bahtumu
Kimi şehbaz didi kimisi haylaz
16. Pala çaldık deryâ deniz bir eyyâm
Düşmedi elden hiç bâdei gülfâm
İçer içer içer içer doyamam
Hem dahi kılarız beş vakit namaz
17. Bekârlık sultanlık yokdur hânemiz
Çardakdaki kollukdur kâşânemiz
Kayde gelmez şu dili divânemiz
Kafesde beslenmez bülbüli dilbaz
18. Ayağın âteşe bas didi ağam
Ol dise ölürdüm ne pervâ ne gam
Akran içinde olunca benam
Üç akçe yevmiye virildi ivaz
19. Olmuşdur Kurdoğlu Câfer üstâdım
Atmadım emrinden dışarı adım
Gelişinceyedek kolum kanadım
Tâ ki şâhin misal ideyim pervaz
Galatalı Hüseyin Ağa bu uzun destanında, kendisini baba evinden alıp bıçkın kılığına sokarak yeniçeri ocağına yazdıran bu Hamlacı Kurdoğlu Câfer’in âkibetinden hiç bahsetmiyor; Ocağın kanlı bir şehir muhârebesi ile kaldırıldığı 1826 dan evvel, ölmüş olacakdır.
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM060552
Tema
Kişi
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 6, sayfalar 3328-3329
Bakınız Notu
B. : Ellialtılılar; Çardak; Hüseyin Ağa, Galatalı
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.