Entries
Examine all the Istanbul Encyclopedia entries from A to Z.
Volumes
Browse A to G volumes published between 1944 and 1973.
Archive
Discover Reşad Ekrem Koçu's works for the entries between letters G and Z.
Discover
Search by subjects or document types; browse through archival docs that are open access for the first time.
BATANAY (Hâfız Kemal)
Seçkin musikişinas ve hattat, 1894 de (Rûmî Şubat 1309) İstanbulda Eskialipaşa Mahallesinde doğdu, zamanın şöhretlerinden Hâfız mehmed Ziya Efendinin oğlu ve zamanımızın şöhretlerinden Tanbûrî Ercümend Batanay’ın babasıdır. İlk tahsilini Zeyrekde Sabiha Sultan Mektebinde, orta tahsilini de Fâtih Rüşdiyesi ile Vefâ İdâdisinde görmüştür. Pek küçük yaşda iken babasının nezâreti altında Kur’an hıfzına başlamış ve ondört yaşında hâfız olmuştur; yukarıda adı geçen mekteplerden gayri hususî olarak arabca ve Farsca öğrenmiş, cami derslerine de devam ederek 1914 de imtihan ile İstanbul Dârülfününun İlâhiyat Fakültesine girmiştir; 1915 de Birinci Cihan Harbinde askere çağrıldı, yüksek tahsili yarım kaldı; harb sonu terhis edildiğinde İlâhiyat Fakültesini lağvedilmiş buldu, bu sûretle intisab ettiği ilmiye mesleğinde yüksek tahsili yarım kaldı.
Eski arab asıllı harflerle yazı sanatında bir tâlîk hattatı olarak meşhur olan Hâfız Kemal Batanay, bu yazıyı ünlü sanatkâr Sultanselimli Hulûsi Efendiden öğrenmişti, hattatlık icâzetnâmesini 1918 de aldı; ayrıca sülüs, nesih ve rik’a yazılarını da Erkânı Harbiyei Umumiye baş hattatı Mehmed Efendi ile o devrin sülüs ve celî yazılarda üstad bilinen Hacı Ömer ve Hacı Kemal Efendilerden meşketmişti.
Musikiye ise pek küçük yaşda, baba evinde başlamışdı; ...
⇓ Read more...
Seçkin musikişinas ve hattat, 1894 de (Rûmî Şubat 1309) İstanbulda Eskialipaşa Mahallesinde doğdu, zamanın şöhretlerinden Hâfız mehmed Ziya Efendinin oğlu ve zamanımızın şöhretlerinden Tanbûrî Ercümend Batanay’ın babasıdır. İlk tahsilini Zeyrekde Sabiha Sultan Mektebinde, orta tahsilini de Fâtih Rüşdiyesi ile Vefâ İdâdisinde görmüştür. Pek küçük yaşda iken babasının nezâreti altında Kur’an hıfzına başlamış ve ondört yaşında hâfız olmuştur; yukarıda adı geçen mekteplerden gayri hususî olarak arabca ve Farsca öğrenmiş, cami derslerine de devam ederek 1914 de imtihan ile İstanbul Dârülfününun İlâhiyat Fakültesine girmiştir; 1915 de Birinci Cihan Harbinde askere çağrıldı, yüksek tahsili yarım kaldı; harb sonu terhis edildiğinde İlâhiyat Fakültesini lağvedilmiş buldu, bu sûretle intisab ettiği ilmiye mesleğinde yüksek tahsili yarım kaldı.
Eski arab asıllı harflerle yazı sanatında bir tâlîk hattatı olarak meşhur olan Hâfız Kemal Batanay, bu yazıyı ünlü sanatkâr Sultanselimli Hulûsi Efendiden öğrenmişti, hattatlık icâzetnâmesini 1918 de aldı; ayrıca sülüs, nesih ve rik’a yazılarını da Erkânı Harbiyei Umumiye baş hattatı Mehmed Efendi ile o devrin sülüs ve celî yazılarda üstad bilinen Hacı Ömer ve Hacı Kemal Efendilerden meşketmişti.
Musikiye ise pek küçük yaşda, baba evinde başlamışdı; babası Hâfız Mehmed Efendi Klasik Türk Musikisi üzerinde hem geniş bilgi sahibi, hem de her sazı iyi çalan bir icrâkâr idi, evinde bütün sazlar vardı; sık sık musiki meclisleri kurulurdu; Hâfız Kemal sekiz dokuz yaşında bir sâbi iken bu meclislerden ilk feyzini almağa başladı, kulakları en temiz nağmelerle doldu. Mevlevihâneler dinî musikimizin ocaklarıydı, hepsi birer sanat mahfili idi, Hafız Kemal 18-19 yaşlarında iken bu tarîkate girdi, ki o zamanlar bir idâdi talebesi idi. ilâhiler, saz semâîler, ağır besteler, âyinler, tevşikler meşk etti; bir de kıymetli hoca- mürşid buldu, bu zât babasının en yakın arkadaşlarından Kasımpaşada Küçükpiyâle Camii imamı namlı zâhir Şeyh Cemal Efendi idi; genç hâfız ile üç yıl meşgul oldu.
Birinci Cihan Harbinden sonra musiki ustadlarından Rauf Yektâ Beyle tanışdı, ve onun öylesine sevgisini kazandı ki tam onaltı sene talebesi oldu.
Bu yıllar içinde tanbura merak sardı, bu sazın ustalarından Ömer Beyden ders aldı; bu arada tanbûrî Refik Fersan beyle tanbûrî Kadı Fuad Efendiden de istifade etti. Namlı hattat ve neyzen Emin Dededen de bâzı âyinler ve şâir dinî besteler meşk etti, ve Hamparsun notasını öğrendi; Zekâi Dedenin oğlu Hâfız Ahmed Efendi ile Dr. Suphi Ezgi, bestekâr Ahmed Avni Beyden de istifâde etti. Mesud Cemil Tel ile tanışması musiki ilmindeki görüş ufkunu genişletti.
Hafız Kemal Batanay “İlim beşikden mezara kadar aranır, istenir” sözünü has manada kıymetlendirmiş, benimsemişdi, musikideki bilgisi kendisinde hocalık yapması ile kat kat kâfi idi, başda sevgili oğlu Ercümend Batanay, pek çok talebe yetiştirdi.
Bestekâr olarak otuzdan fazla eser sahibidir, hiç birisi basılmamışdır, bütün şark sanatkârlarında olduğu gibi mânâsız tevâzûu bu kıymetli eserleri unutulmaya mahkûm kılmışdır; talebelerine geçdikleri şunlardır:
1 — Sevdi gönlüm sen gibi nâzik teni, sûzinâk şarkı, 1928; 2 — Dembedem artmakda alâmım benim, ferahfeza curcuna şarkı, 1928; 3— Bir dudak bükdün devirdin bâdei gülgûnumu, evic şarkı, 1928; 4 — Şâd iken âşikı pür gam gibi dilhun oldun beyâtiaraban şarkı, 1928;5 — Eşki çeşmim gibi cânan bu gece oldu revan, şehraz sengin semâi, 1928; 6 — Gülüm, reftârını göster salın da bağı gülşende, sabâ murabba beste, 1935; 7 — Enginleri yok eder nurlu yollar açarız, 36. Alay Marşı, 1939; 8 — Hastai aşkım gözüm rûşen değil, şehnaz şarkı, 1943; 9 — Görür hâlî perişânım niçin itmez beni dilşâd, sultânî tegâh murabba beste, 1944; 10 — Neden âmâlimi kırdın bırakdın nâtüvan gönlüm, hüzzam murabba beste, 1944; 11 — Birlikde getir bezme yine nây ü rebâbı, kürdilihicazkâr yörük semâi, 1944; 12 — Ne hâcet sormağa cânım cemâli rûyini benden, hüzzam şarkı, 1944; 13 — Benzemez başka güzel gözlere şâhâne gözün, hicaz devri kebir şarkı, 1947; 14 — Bağlandı gönül sen gibi yektâyi zamâna, nihavend şarkı, 1947; 15 — İçdim o güzel gözlerinin sunduğu meyden, sûzidil şarkı, 1947; 16 — Yârin bana her nağmesi, şedaraban şarkı, 1947; 17 — Sevdâyı terennüm edecek bestenigârım, bestenigâr şarkı, 1947; 18 — Yâr elinden yârelendi yâreli gönlüm benim, sabâ devri hindi şarkı, 1947; 19 — Bir gül gibi saçlarına bend olabilsem, nihâvend şarkı, 1948; 20 — Baş döndürüyor rûhu saran cilveli dansın, rast yörük semâi, 1948; 21 — Geçdiğim dikenli aşk yollarında, gülizar sofiyan türkü, 1948; 22 — Ey hüsni semâvî seni ben az mı severdim, yörük semai; 23 — Dem olur hayâlin gitmez gözümden, şedaraban şarkı, 1944; 24 — Derdim nice bir sînede pinhan ederim ben, beyâti şarkı; 25 — Cezbenâk etmez iken bir mâh peyker gönlümü, hüseyni şarkı, 1928; 26 — Beyâti araban peşrevi, 1934; 27 — Segâh sazsemâisi, 1928; 28 — Sûzidil sazsemâisi.
Büyük biyograf merhum Mahmud Kemal İnal “Son Hattâtlar” adlı eserinde şunları yazıyor: “Kur’anı azîmuşşânı pek lâtif tilâvet edenlerden ve şarkıları da hoş sedâ ve edâ ile okuyanlardandır. Pek çok şâkirdi vardır. Ticâret idâresi memurlarındandır. Hakkın inâyeti ile yıllardanberi haftada bir gece fakirhânemizde toplanmakda olan musiki meclisine en değerli üstadlarla berâber Kemal Bey de devam ederdi. Ruh nevaz âlemler olurdu, hâlâ oluyor. O hengâmede bestelenmek üzre benden bir kaç güfte istemişti, yazmışdım. Dilrübâ suretde bestelediği şarkılardan biridir:
Şâd iken âşıkın pür gam gibi dilhun oldun
Sen de kendin gibi bir âfete meftun oldun
İbtilâ âfetini şimdi nedir anlarsın
Sen de kendin gibi bir âfete meftun oldun
Hakkı Göktürk
Hâfız Kemal Batanay
(Resim: Bülend Şeren)
Hâfız Kemal Batanay’ın bir yazısı
Theme
Person
Contributor
Bülend Şeren
Type
Page of encyclopedia
Share
X
FB
Links
→ Rights Statement
→ Feedback
Please send your feedback regarding Istanbul Encyclopedia records to istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org.
TÜM KAYIT
Creator
Hakkı Göktürk
Identifier
IAM040614
Theme
Person
Type
Page of encyclopedia
Format
Print
Language
Turkish
Rights
Open access
Rights Holder
Kadir Has University
Contributor
Bülend Şeren
Description
Volume 4, pages 2209-2210
Note
Image: volume 4, pages 2209, 2210
Theme
Person
Contributor
Bülend Şeren
Type
Page of encyclopedia
Share
X
FB
Links
→ Rights Statement
→ Feedback
Please send your feedback regarding Istanbul Encyclopedia records to istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org.