Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
BAŞA ÇİÇEK TAKMAK
Cumhuriyet inkılâbındanevvel, cemiyetimizde kadın örtü altındadır; fakat, başvekâlet arşivinde Divanı Hümayun mühimme defterindeki vesikalar aydın olarak göstermektedir ki örtü altındaki müslüman Türk kadını da asırlar boyunca açılıp saçılma arzusu ile çırpınmış, ve devir devir, kadınların sokak kıyafetlerini kesin olarak târif ve tâyin iden, sokaklarda ve mesîrelerde tavır ve hareketleri kayıdlar altına alan yasaklar çıkmıştır. Bir îmâ, bir işâret, erkeği tahrik yolunda, argo tâbiri ile bir işmar olacağından, en son örtüsü olan çarşafı sırtından atıncaya kadar kadın sokakda başına çiçek takmamıştır, hâttâ eline dahi bir çiçek alıp sokağa çıkmamıştır. Bir kadın başında hakiki çiçek, ancak kendi evinde, mahremiyetinde ve helâli olan eri karşısında süs olmuştur; ve hem öylesine ki, çiçek bulunmasa dahi, bir kadının sabah tuvaletini, yemenisinin yâhud hotozunun bir kenarına iliştirilen bir yeşil yaprak tamamlamıştır.
Çarşaf kalkdıkdan, Türk kadını insanlık hakkı olan mutlak hürriyetine kavuşduktan sonra, hakiki çiçeği bir baş ziyneti olarak kullanmamıştır; şâhâne bir gülün, muhteşem bir karanfilin, bir top yâseminin, bir demet mor menekşe bir genç kadının veya bir genç kızın başını tezyin etmiyor, hattâ göğüslerde bile pek ender görülüyor. Tâbiatın bu mûattar mücevlerleri bizde maal...
⇓ Devamını okuyunuz...
Cumhuriyet inkılâbındanevvel, cemiyetimizde kadın örtü altındadır; fakat, başvekâlet arşivinde Divanı Hümayun mühimme defterindeki vesikalar aydın olarak göstermektedir ki örtü altındaki müslüman Türk kadını da asırlar boyunca açılıp saçılma arzusu ile çırpınmış, ve devir devir, kadınların sokak kıyafetlerini kesin olarak târif ve tâyin iden, sokaklarda ve mesîrelerde tavır ve hareketleri kayıdlar altına alan yasaklar çıkmıştır. Bir îmâ, bir işâret, erkeği tahrik yolunda, argo tâbiri ile bir işmar olacağından, en son örtüsü olan çarşafı sırtından atıncaya kadar kadın sokakda başına çiçek takmamıştır, hâttâ eline dahi bir çiçek alıp sokağa çıkmamıştır. Bir kadın başında hakiki çiçek, ancak kendi evinde, mahremiyetinde ve helâli olan eri karşısında süs olmuştur; ve hem öylesine ki, çiçek bulunmasa dahi, bir kadının sabah tuvaletini, yemenisinin yâhud hotozunun bir kenarına iliştirilen bir yeşil yaprak tamamlamıştır.
Çarşaf kalkdıkdan, Türk kadını insanlık hakkı olan mutlak hürriyetine kavuşduktan sonra, hakiki çiçeği bir baş ziyneti olarak kullanmamıştır; şâhâne bir gülün, muhteşem bir karanfilin, bir top yâseminin, bir demet mor menekşe bir genç kadının veya bir genç kızın başını tezyin etmiyor, hattâ göğüslerde bile pek ender görülüyor. Tâbiatın bu mûattar mücevlerleri bizde maalesef kıbtı karılarının ve kızlarının başındadır; bazan da kenar mahallelerin yosmaları başlarına bir çiçek takarlar.
Erkeğe gelince, şapka başda çiçek taşımak için uygun bir serpuş değildir; açık erkek başında ise çiçek takılacak, konulacak yer ancak kulak arkasıdır ki vekaar ve ciddiyete uymaz, kulhânî, bıçkın işidir, zamanımızda, ayak takımından bazı gençlerin, gençlik çağını geçirmiş de haşarılığı, uçarılığı bırakamamış yine o boydan kimselerin kulak ardlarında, yahud bez kasketlerinin kenarında bir çiçek görülür, bir hakikattir ki çiçek erkek başı için de bir süstür.
Fes de şapka gibiydi; kenarından saç turreleri taşmış bir külhan beyinin başındadır ki bir de çiçek iliştirilebilirdi.
Fakat Tanzimatdan evvelki asırlarda çiçek, erkek başının, bilhassa her tabakadan delikanlı başının süsü olagelmiştir. Zîra kavuk veya külâhın üzerine sarılan destar, bir dülbend yahud yemeninin kıvrımları, büklümleri, hattâ çiçeği ister, bekler gibidir. Fâtih Sultan Mehmed ile Barbaros Hayreddin Paşanın ellerinde çiçekle minyatürleri vardır, biri karada biri denizde kılıçlarını arşa asmış bu cengâverlerin kokladıkları gülleri ve karanfilleri başlarındaki destârın bir kıvrımına iliştirmelerine mevki ve şöhretleri asla mâni değildir. Birinci Sultan Mahmud’un sır kâtibi Salâhî efendi, bu pâdişâhın bir sabah has bağçede dolaşır iken bir karanfil koparıp dostlarına takdığını yazıyor.
Onsekizinci asır sonları ile on dokuzuncu asır başlarında yaşamış şâir Enderunlu Vâsıf, bir nevcivan şanında yazdığı şarkısında güzel gencin başını güllerle süslemektedir:
Sûlar gibi gülzâri safâya ak efendim
Destârı perîşânına güller tak efendim
Gel hâlimi bir gör de yakarsan yak efendim
Sensiz bana hasret neler etti bak efendim
Son Yeniçerilerden Çardak İskelesi Kolluğu çorbacısı ve halk şâiri Galatalı Hüseyin Ağanın destan mecmuasında da “İşmar bâbında” diye uzun ve son derecede şâyânı dıkkat bir manzume vardır (B.: İşmar). Hakıkate ne kadar uygundur bilemeyiz, bu manzumeden öğreniyoruz ki Yeniçerilerin o en azgın devrinde, türlü rezilâne tecâvüzler ulu orta yapılır iken, İstanbulun uygunsuz gürûhundan genclerin başlarına takdıkları, destarlarına ilişdirdikleri çiçeklerin de ayrı bir mânâsı olmuştur:
Var ise başında anın çiçeği
Çevir gel yoldan o dilber köçeği
Gül ise takdığı nazlıyım demek
Yok ise altunun boşuna emek
Oğlan başında ger kızıl karanfil
Kanludur o âfet yolundan çekil
Var ise başında bir sap sünbülü
Bir tabur yiğittir seven o gülü
Şebbûsu var gice gelürüm demek
Rakib ola gaayetle dikkat gerek
Benefşeli garib yetim uşakdır
Hediyesi filar nîmten kuşakdır
Varsa ger mahbubun serinde fulya
Ayağın öpmeğe bin altın saya
Varsa ger mahbubun serinde zerrin
Mânâsı meclisde bâde isterin
Varsa ger serinde yâsemin dalı
Bil ki ol mahbubu zîbâ baltalı
Ger lâle var ise mahbub başında
Çak işmarı bekle sokak başında
Tema
Folklor
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM040508
Tema
Folklor
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 4, sayfalar 2164-2165
Bakınız Notu
B.: İşmar
Tema
Folklor
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.