Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
BALYAN (Sarkis Bey)
Karabet Amira Balyan’ın oğludur; 17 Şubat 1835 de Beşiktaş’da doğmuş ve 7 Kasım 1899 da Kuruçeşme önünde bulunan ve kendi ismini taşıyan adacıkdaki köşkünde vefat etmiştir.
Pederi Karabet Amira, Nikoğos Beyle birlikde, Sarkis Beyi de 1843 de Fransaya tahsile göndermiştir. Biraderinin rahatsızlığı sebebiyle o da 1845 de İstanbul’a avdet etmiştir. 1847 de tekrar Parise gönderilmiş ve orada Sainte - Barbe kolejine kabul edilerek muvaffakiyetle mezun olmuştur. Müteakiben “Ecole Centralena girmiş ve zekâsı sayesinde kısa zamanda terakki kaydederek “Ecole des Beaux Art”a da kabul edilmeğe muvaffak olmuştur. 1855 de mezkûr Akademiden mezun olarak İstanbul’a dönmüştür. Bundan sonra pederine ve biraderi Nikoğos Beye yardım etmeğe başlamıştır. 1866 da pederinin vefatını müteakiben biraderi Agop Beyle birlikde Hassa Mimarı nasbolunmuştur. Bu sonuncusu daha fazla binaların plânlarını hazırlamakla meşgul olmuş, Sarkis Bey ise yapılara fiilen nezaret etmiştir. Bundan dolayı Sarkis Beye bu yapıların mimarı nazarile bakılmış ve hariçten gelen ecnebi devlet adamları da daha fazla kendisini nişanlarla taltif etmişlerdir.
Sultan Hamid’in cülûsundan ve biraderi Agop Bey’in 1875 de vefatından sonra mimarî faaliyeti inkıtaya uğramıştır. Bilhassa bu sıralarda bazı iftiralara da maruz kaldığından Avrupa...
⇓ Devamını okuyunuz...
Karabet Amira Balyan’ın oğludur; 17 Şubat 1835 de Beşiktaş’da doğmuş ve 7 Kasım 1899 da Kuruçeşme önünde bulunan ve kendi ismini taşıyan adacıkdaki köşkünde vefat etmiştir.
Pederi Karabet Amira, Nikoğos Beyle birlikde, Sarkis Beyi de 1843 de Fransaya tahsile göndermiştir. Biraderinin rahatsızlığı sebebiyle o da 1845 de İstanbul’a avdet etmiştir. 1847 de tekrar Parise gönderilmiş ve orada Sainte - Barbe kolejine kabul edilerek muvaffakiyetle mezun olmuştur. Müteakiben “Ecole Centralena girmiş ve zekâsı sayesinde kısa zamanda terakki kaydederek “Ecole des Beaux Art”a da kabul edilmeğe muvaffak olmuştur. 1855 de mezkûr Akademiden mezun olarak İstanbul’a dönmüştür. Bundan sonra pederine ve biraderi Nikoğos Beye yardım etmeğe başlamıştır. 1866 da pederinin vefatını müteakiben biraderi Agop Beyle birlikde Hassa Mimarı nasbolunmuştur. Bu sonuncusu daha fazla binaların plânlarını hazırlamakla meşgul olmuş, Sarkis Bey ise yapılara fiilen nezaret etmiştir. Bundan dolayı Sarkis Beye bu yapıların mimarı nazarile bakılmış ve hariçten gelen ecnebi devlet adamları da daha fazla kendisini nişanlarla taltif etmişlerdir.
Sultan Hamid’in cülûsundan ve biraderi Agop Bey’in 1875 de vefatından sonra mimarî faaliyeti inkıtaya uğramıştır. Bilhassa bu sıralarda bazı iftiralara da maruz kaldığından Avrupaya gitmek mecburiyetinde kalmış ve 15 yıl orada gurbette yaşamıştır. Bilâhare, Agop Paşa Kazazyan’ın şefaatı ile İstanbul’a dönebilmişse de, evinde münzevi bir hayat yaşamış ve kendini kâmilen ilme hasretmiştir. Filhakika, Kuruçeşmedeki evinde mükemmel bir lâboratuara sahip olan Sarkis Bey aynı zamanda usta bir makinist de olmuştur. Bu meyanda icad ettiği bir makine münasebetiyle resmi “Armenga” adlı gazetede intişar etmiştir. Mezkûr makinenin imtiyazını da almıştır. Çarkı az kömürle işleyecek bir kazan üzerinde ise senelerce çalışmıştır.
Sarkis Bey cemaat işlerine katılmamışsa da, bazı teberrülerde bulunmuştur. Meselâ Ermeni cemaatinin borçları için 1500 altın bağışlamıştır. Keza, Van’ın Marmet köyünde bir mektep inşa ettirmiş ve zevcesinin hatırası için Beşiktaş’da “Makruhyan” adlı bir mektep tesis etmiştir.
Sarkis Bey Balyan aynı zamanda amatör bir ressam ve musikişinas olmuş ve bu sahadaki sanatkârları himâye etmiştir. Kendi gibi amatör ve musikişinas olan zevcesi ile beraber ermenice “Mayr Arakası” şarkısını bestelemişlerdir. Sarkis Bey “Kristof Kolom” adlı bir operasının da bestesini hazırlamıştır. Zevcesi, Dadyan Arakel Bey’in kızı Makruhidir ki izdivacından üç yıl sonra çocuğu olmadan vefat etmiştir.
Biraderi Agop Beyle müştereken inşa ettikleri binalar şunlardır:
Beylerbeyi Sarayı; Çırağan Sarayı; Kandilli Sultan Sarayı (Muhtemelen yandıktan sonra 1919 da enkazı yıktırılmıştır); Kâğıthane Sarayı; Aksaray Valide Camii; Kâğıthane Camii; eski Harbiye Nezareti, bugünkü Üniversite binası; Kasımpaşa’da eski Bahriye Nezareti binası (bugün Hastahane); Beykozda Tokat Köşkü; Hekimbaşı Çiftliği Köşkü; Kalender Köşkü; Yıldız Merasim Köşkü; Ayazağa Köşkü; Topkapu Sarayında Mecidiye Köşkü; Zincirlikuyu Köşkü; Küçükçekmece Köşkü; Gümüşsuyu Kışlası; Maçka Kışlası ve müştemilâtı; Çırağan Karakolu; Galatasaray Mektebi; Beşiktaş Mektebi; Beşiktaşda Akaretler; İzmitte Sultan Çiftliği binası,..
Sarkis Bey zekâsiyle bazı müşkilâtları da yenmiştir. Meselâ, kışın suların istilâsına maruz kalan Kâğıthane Sarayını, içindeki eşyaları boşaltmadan bir metre yükseltmiştir. Yarılarak denize meyleden Arnavutköy Sultan Sarayının duvarını da düzeltmiştir. Sultan Mecidle Selâniğe gittiğinde, bir gece içinde orada mermerden bir havuz inşa etmiştir. Beşçınar tesmiye olunan bu mevkide, Padişah şehrin ekâbirini kabul etmiştir.
Vaktında Paris’de neşredilen “Le Monde İllustrén mecmuası, Sarkis Beye aşağıdaki satırları hasretmiştir;
“Son zamanlarda İstanbul’u ziyaret eden mümtaz yolcular, Boğazın iki yakasını süsleyen sanat ve meharetle inşa edilmiş o muhteşem binaların ve sarayların üzerlerinde bırakan intibaları anlatmaktadırlar. Bunların, Sarkis Bey Balyan’ın eserleri olduğunu işitenler hayret etmişlerdir. Bu istidatlı şahsa en fazla şöhret kazandıran keyfiyet binaların inşaatındaki sürattır. Meselâ, bizim yeni Opera gibi muhteşem ve muazzam olan Beylerbeyi Sarayı iki senede ikmal edilmiştir. Yontma taşlardan ve mermerden inşa edilen ve bizim “Bibliothèque Nationale” kadar bir bina olan Yıldız Köşkü, altı aydan daha az bir müddet zarfında tamamlanmıştır. Süratle birlikde; yerli ihtiyaçlara uygun ekonomik ve idarî kabiliyetleri sayesinde, Ekselânsları, bütün bu binaları, bizim Hazinemizin sarfedeceği paranın üçte biri ile meydana getirmişlerdir.”
Sarkis Bey Balyan’ın ebedî istiratgâhı, Bağlarbaşı Ermeni Mezarlığında, büyük pederinin yanındadır. Üzerinde büyük fakat basit bir taş mevcuttur. Tarihsiz kitabesi de muhtasar ve mensurdur. Üzerinde nakış olarak iri boyda iki defne dalı görülmektedir.
Kevork Pamukciyan
Kevork Pamukciyan Sarkis Bey Balyan’ın Boğaziçinde Kuruçeşme önündeki adacıkda öldüğünü kaydediyor. Bu adacığın Sarkis Beye nasıl intikal ettiğini tesbit edemedik. Birinci Cihan Harbi sonuna kadar bu ada “Serkis Bey Adası” adı ile anılırdı, ve Şirketi Hayriyenin kömür deposu idi. 1960 da yaşları elli beşi bulmuş olanlar Serkis Bey Adasını kömür deposu olarak hatırlar; kömür yığınları arasında amele ve bekçi kulubeleri ve gaayet harab ahşap bir köşk görülürdü; 1913-1914 yıllarında yaşlı İstanbullulardan “vaktiyle Cennet köşesi gibi bir adacık idi” diye işidilir. Şirketi Hayriyenin lâğvinde Serkis Bey Adası yine depo kaldı; Şu son yıllar içindedir ki bu güzel ada Galata Sarayı Spor klübüne verilmiş, bu klübün denizcilik şûbesi buraya nakledilmiş ve Serkis Bey Adası bu vesile ile temizlenüp îmâr olunarak yine Boğazın bir ziyareti olmuştur (B.: Kuruçeşme Adacığı).
Sarkis Bey Balyan
(Resim: Nezih)
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Nezih
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Yazar/Üreten
Kevork Pamukciyan
Kod
IAM040415
Tema
Kişi
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Emeği Geçen
Nezih
Tanım
Cilt 4, sayfalar 2093-2095
Not
Görsel: cilt 4, sayfa 2093
Bakınız Notu
B.: Kuruçeşme Adacığı
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Nezih
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.