Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
BALIKPAZARI KAPUSU
İstanbul şehrini fırdolayı çevirmiş olan Bizans devrinden kalma kule duvarlarının Haliç boyu kapularından biridir; Mısırçarşının bugün Eminönü Meydanına bakan kapusunun hemen tam karşısında idi. Balıkpazarının sahil yoyu bir sıra kayık iskeleleri ile kaplı, ve Galata - Beyoğlu yakasına geçmek için bu iskelelerin birinden kayığa binildiği için Bizans devrinde bu kapunun adı “Perama Kapusu” idi; Balıkpazarı da kadimden beri ayni yerde bulunduğundan Balıkpazarına nispetle “Piskariya Kapusu” da denilirdi. Fetihden sonra Türkler Balıkpazarını muhafaza ettiler, kapuya da sâdece Balıpazarı Kapusu dediler. 1936 da Yeni Camiin ve Mısırçarşısının önü açılırken yıktırıldı; o tarihe kadar, kale duvarı bedeni iki yanına yapışmış binalar arasında kaybolmuş olarak durmakta, Balıkpazarı Kapusu da bir açık gecid olarak kullanılmakda idi. Yeni Camiin ayak yolcuları Balıkpazarı Kapusundan girilince sol kolda sur içindeki ahşap baraka dükkânların arkasında idi, bu ayakyolları çok şirin bir meddah hikâyesine mevzu olmuş ve “yahudi Yeni Cami helâlarında” adı ile Orfeon marka eski bir gramofon plâğında da tesbit edilmiştir.
Yapısına onaltıncı asır sonlarında başlanmış Yeni Cami, alt kat pencerelerine kadar çıktıktan sonra yarım kalmıştı, yarım asır sonra Köprülü Mehmed Paşa Sadâretinden Dördüncü Sultan...
⇓ Devamını okuyunuz...
İstanbul şehrini fırdolayı çevirmiş olan Bizans devrinden kalma kule duvarlarının Haliç boyu kapularından biridir; Mısırçarşının bugün Eminönü Meydanına bakan kapusunun hemen tam karşısında idi. Balıkpazarının sahil yoyu bir sıra kayık iskeleleri ile kaplı, ve Galata - Beyoğlu yakasına geçmek için bu iskelelerin birinden kayığa binildiği için Bizans devrinde bu kapunun adı “Perama Kapusu” idi; Balıkpazarı da kadimden beri ayni yerde bulunduğundan Balıkpazarına nispetle “Piskariya Kapusu” da denilirdi. Fetihden sonra Türkler Balıkpazarını muhafaza ettiler, kapuya da sâdece Balıpazarı Kapusu dediler. 1936 da Yeni Camiin ve Mısırçarşısının önü açılırken yıktırıldı; o tarihe kadar, kale duvarı bedeni iki yanına yapışmış binalar arasında kaybolmuş olarak durmakta, Balıkpazarı Kapusu da bir açık gecid olarak kullanılmakda idi. Yeni Camiin ayak yolcuları Balıkpazarı Kapusundan girilince sol kolda sur içindeki ahşap baraka dükkânların arkasında idi, bu ayakyolları çok şirin bir meddah hikâyesine mevzu olmuş ve “yahudi Yeni Cami helâlarında” adı ile Orfeon marka eski bir gramofon plâğında da tesbit edilmiştir.
Yapısına onaltıncı asır sonlarında başlanmış Yeni Cami, alt kat pencerelerine kadar çıktıktan sonra yarım kalmıştı, yarım asır sonra Köprülü Mehmed Paşa Sadâretinden Dördüncü Sultan Mehmedin anası Hatice Turhan Sultan adına itmamına başlandı (B. : Yeni Cami); metrük kaldığı yarım asır içinde camiin etrafı Yahudiler tarafından iskân edilmiş, binâ, İstanbulun ilk apartmanları olan beşer altışar katlı, her birinin içinde kırk elli yahudi ailesi oturan gayet büyük yahudhânelerle sarılmıştı. Camiin ihyasına karar verilmezden az evvel o havali büyük bir yangında yanmış ve Köprülü Mehmed Paşa tarafından yanık yahudi emlâki istimlâk ettirilerek yahudilere iskân bölgesi olarak Balat ile Hasköy gösterilmişti (B. : Balat); fakat yahudiler, faal bir ticaret merkezi olan Balıkpazarından ayrılamadılar; bir müddet sonra, bilhassa 1683 Viyana bozgununu takip eden keşmekeş devrinden istifade ettiler, sur içine giremedilerse de kale duvarları dışında yine büyük, şeddâdî yahudhâneler inşa edildi; Balıkpazarı Kapusu dışı bu suretle tekrar bir yahudi mahallesi oldu. Hicrî 1139 (M. 1726 - 1727) tarihli ve İstanbul Kadısına hitâben yazılmış bir fermandan öğreniyoruz ki Lâle Devrinde, Nevşehirli İbrahim Paşa sadaretinde sur dışında ve Balıkpazarı kapusu önünde inşa edilmiş bu Yahudhaneler de câmi yakınında hoş görülmemiş ve yıktırılmıştır. bu suretle Balıkpazarı Kapusunun dışı de bir çarşı boyuna münkalib olmuştur.
Balıkpazarı Kapusu dışında, sahile karşı uzanan saha içinde, ki yine Yeni Camiin etrafı, civarı sayılır, sokak içlerinde sıra sıra meyhâneler bulunduğu halde onlara dokunulmayıp Yahudhânlerin yıktırılması şayanı dikkattir; fermanda esbabı mucibe olarak “Yahudi tâifesinin câmiişerîf yakınında nice hâlâtı müstekreheye sebep oldukları, yazılıdır; bu hâlâtı müstekrehenin neler olduğu açıklanmamıştır.
Bibl. : Feridun Dirimtekin, Halic Surları; Ahmed Refik, XII. hicrî asırda İstanbul hayatı.
Tema
Yapı
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM040341
Tema
Yapı
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 4, sayfalar 2027-2028
Not
Görsel: cilt 4, sayfa 2028
Bakınız Notu
B. : Yeni Cami; B. : Balat
Bibliyografya Notu
Bibl. : Feridun Dirimtekin, Halic Surları; Ahmed Refik, XII. hicrî asırda İstanbul hayatı.
Tema
Yapı
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.