İzzetmehmedpaşa Mescidi adı ile de anılırdı; Balıkpazarı İskelesi önünde, deniz kenarında, bir daire içine çizilmiş sekiz köşe plânlı, kâgir, bodurca taş minareli küçük bir mesciddi; cemaati çok, ekserisi oradaki bir sıra iskelelerde işleyen kayıkcılar, sandalcılar, Balıkpazarı hammalları idi, beş namaz vaktinde tamamen dolardı. Hadikatül Cevâmiin kaydına göre Üçüncü Sultan Mustafanın son yıllarında adını tesbit edemediğimiz bir kadın tarafından ahşap olarak yaptırılmıştı, Birinci Abdülhamid zamanında yandı, bir müddet yeri boş kaldı, Üçüncü Selim zamanında sadırâzam İzzet Mehmed Paşa tarafından ikinci Sadırâzamlığında kârgir olarak yeniden yaptırıldı; tekrar yandı, bu sefer vakfının geliri ile tâmir olundu. 1936 da Yeni Camiin önü açılır ve Eminönü meydanı genişletilirken Eminönü Valide Hanının da bulunduğu iki yapı bloku ile beraber yıktırıldı. Türk yapı san’atı bakımından bir kıymet taşımamakla beraber bırakılmış olsaydı, genişleyen meydanın trafiğine engel olmadığı gibi meydanı da süslerdi zannederiz.