Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
BALIK
Halkın günlük yiyeceğinde tuttuğu önemli yer, İstanbul sularının bolluk, çeşit ve nefaset bakımından Harikulâde verimi, avcılarının ve esnafının hayat, kıyafet, ülfet ve sohbet bakımından tipik ve karakteristik hususiyetleri ve nihayet İstanbulun Balıkhanesi ve Balıkpazarları ile balık, bu şehir kütüğünde vaktiyle tesbiti gereken büyük bir maddedir.
Uzun zaman İstanbul Balıkhane Müdürlüğünde bulunmuş ve Millî Kütübhanemize “Balık ve Balıkçılık” adı altında ölmez bir eser bırakmış olan Karakin Bey Deveciyan kaydine göre İstanbul Balıkhânesine seksen çeşide yakın balık gelir. Bunların içinde mevsimine göre daima görülenler şunlardır:
Levrek, kefal, barbunya, tekir, kılıç, orkinos, palamut, torik, gümüş, istavrid, izmarit, uskumru, kolyos, ateş balığı (Sardalya), lüfer, kalkan, çivisiz kalkan, pisi, dil, hamsi, gümüş, kırlangıç, öksüz, iskorpit, honi, karagöz, mercan, sarıağız, ıstrongilos, mezid, mersin, çina, çamuka, köpek balığı (asıl köpek, camgöz, hırhıriyas pamuk), vatos. Tatlı su balıklarından sazan, tatlı su kefalı, tatlu su levreği, yılan balığı, yayın, turna.
Ara sıra görülen balıklar şunlardır:
Dülger balığı, çaça, mazak, lipsos, kokla, gelincik, sinarid, minakop, eşkine, zargana, kopes.
Nâdir görülen balıklar:
Akbalık, tessi, berber balığı, sarıgöz, ispari, üzgün, mandag...
⇓ Devamını okuyunuz...
Halkın günlük yiyeceğinde tuttuğu önemli yer, İstanbul sularının bolluk, çeşit ve nefaset bakımından Harikulâde verimi, avcılarının ve esnafının hayat, kıyafet, ülfet ve sohbet bakımından tipik ve karakteristik hususiyetleri ve nihayet İstanbulun Balıkhanesi ve Balıkpazarları ile balık, bu şehir kütüğünde vaktiyle tesbiti gereken büyük bir maddedir.
Uzun zaman İstanbul Balıkhane Müdürlüğünde bulunmuş ve Millî Kütübhanemize “Balık ve Balıkçılık” adı altında ölmez bir eser bırakmış olan Karakin Bey Deveciyan kaydine göre İstanbul Balıkhânesine seksen çeşide yakın balık gelir. Bunların içinde mevsimine göre daima görülenler şunlardır:
Levrek, kefal, barbunya, tekir, kılıç, orkinos, palamut, torik, gümüş, istavrid, izmarit, uskumru, kolyos, ateş balığı (Sardalya), lüfer, kalkan, çivisiz kalkan, pisi, dil, hamsi, gümüş, kırlangıç, öksüz, iskorpit, honi, karagöz, mercan, sarıağız, ıstrongilos, mezid, mersin, çina, çamuka, köpek balığı (asıl köpek, camgöz, hırhıriyas pamuk), vatos. Tatlı su balıklarından sazan, tatlı su kefalı, tatlu su levreği, yılan balığı, yayın, turna.
Ara sıra görülen balıklar şunlardır:
Dülger balığı, çaça, mazak, lipsos, kokla, gelincik, sinarid, minakop, eşkine, zargana, kopes.
Nâdir görülen balıklar:
Akbalık, tessi, berber balığı, sarıgöz, ispari, üzgün, mandagöz mercan, berlâm, kayış, magri, pervâne (Ay balığı).
Pek nadir görülen balıklar :
Malta palamudu, iskorpit hanisi, gün balığı, ördek balığı, kâğıd balığı, ıskarmoz balığı, melanorya, çitari, çutra, uçan balık.
Her ikisi de rahmeti rahmana kavuşmuştur, Ekrem Reşad Beyle (R.E. Koçu’nun babası) Osman Ferid Sağlam’ın kalem arkadaşlığı ile neşrettikleri “Nevsâli Osmanî” de, İstanbulda yılın oniki ayında yenilecek balıklar ve mukaşşerât şöyle tesbit edilmiştir:
İkincikânun — Barbunya ve lüfer pek zayıftır, tavası yapılır, fırına verilir. Bu ayda kırlangıç ve öksüz balığından maadası çirozlaşır. İstakoz, tarak ve istiridye iyidir.
Şubat — Balıkların ekserisi yumurtalıdır; yenecek halde değildir. Levrek ve kefal, yumurtası olmakla beraber yağlıdır. Gelinciğin ve mazidin güzel tavası olur. İstakos yumurtalı ve tarak pek lezzetlidir.
Mart — Tercihan yenilecek balıklar kefal, levrek, gelincik, barbunya, tekir, karagöz, iskorpit ve mercandır. istiridye lezzetlidir.
Nisan — Haşlama balıkların hepsi âlâdır. İstakoz ve Çağanozun tam yenilecek zamanıdır. Kalkan, bilhassa karagöz kalkanı enfestir. Boğaziçi balıkçıları, Karadenizde yerli kalkan avlarlar, pek lezzetlidir. İstiridye zayıflamağa başladığından tavsiye edilmez.
— Mayıs kalkanın, pisinin ve kaya balıklarının en âlâ zamanıdır. Padorya, İstakos âlâdır. Barbunya ve tekir balıkları yağsız ve lezzetsizdir.
Haziran — Barbunyanın ıskara mevsimidir, tekir yağlıdır, körpe Mersin balığının pek nefis haşlaması olur. Kırlangıç iyidir. Levrekin bilhassa kuyruk tarafının tavası pek lezzetli olur. İstakos ve emsali yumurtalıdır, salataları pek güzel olur.
Temmuz — Ateş balığı (Sardalya) nın bilhassa asma yaprağı içinde ıskara zamanıdır. Barbunya, tekir, lüfer, ispari ıskara olur.
Ağustos — Barbunya ile tekirin en âlâ ıskara zamanıdır. Lüfer, tufana ve haşlamalık balıklar bu ayda pek lezzetlidir. İstakoz, midye, çağanoz da güzeldir.
Eylûl — Barbunya, tekir, kofana lüfer, ispari, izmarit, kılıç, kefal bu ayda pek lezzetlidir. Bunlardan lüferin en iyi zamanıdır, kılıcı da bilhassa defne yaprağı ile şiş yapmalıdır.
Teşrinievvel — Barbunya ve tekirin en yağlı ve lezzetli zamanıdır. Lüfer yağlı ve pek lezzetli olduğundan yalnız ıskara yapmalıdır. Kılıcın ve kefalın en olgun zamanıdır.
Teşrinisani — Teşrinievveldeki balıklar devam eder. Barbunyanın hâlâ ıskara zamanıdır. İstakozlar çok dolgundur. İstiridye ve midye de pek lezzetlidir. Fakat Marmara ve Boğaz mahsulleri olduğuna dikkat etmelidir (B. : İstiridya, midya).
Kânunuevvel — Balıklar yağsızdır, çoğu yenmez. Uskumru yağlı ve lezzetlidir; fakat ayın sonuna doğru tavasını yapmalıdır. İstiridye ve istakozun en âlâ zamanıdır (bütün bu balık isimlerine bakınız).
Balık deyimlerle, teşbihlerle, darbımeseller ile günlük sohbet dilimize, İstanbulun külhâniler, hâneberduşlar argosuna girmiş kelimelerdendir. Cemiyet hayatında her türlü kötülük, yolsuzluk, bozuklukta daima küçüklerin büyükleri örnek aldığını, evvelâ büyüklerin doğruluk yolundan çıkıp sonra küçüklerin onlara ayak uydurduğunu ifade etmek için :
Balık baştan kokar...
Denilir.
Bir işin meçhul bir istikbale kalması :
— Aliden paranı aldın mı?
— Balık kavağa çıktığında alırız...
Ne zaif, kuru, ne yağlı ve semiz; boyuna, bosuna, yaşına uygun vücud besisine “balık eti” denilir, bilhassa eski İstanbul hayatında oğullarına kız aramağa çıkan görücüler (B. : Görücü) beğendikleri kızları bu teşbih ile öğerlerdi.
— Dün Çiri’yi denizde gördüm, balık gibi olan...
— Ne yapsın garib, çöl çaput içinde, esvap yoksulu...
Hiç bir zaman halledilemiyecek bir iş, hiç bir zaman ele geçmiyecek servet için “denizde balık...” denilir :
— Ne oldu senin Mısırdaki mirâs işi?
— Denizde balık..
Küçük sermayenin büyük sermaye karşısında zebunluğu, “büyük balık küçük balığı yutar...” :
— Senin fabrika 100.000 lira ile dönecek iş değil, gelişmesi için en aşağı bir milyon koyacak ortak bulmalısın...
— Biliyorum. onu verecek adam da hazırdır, ama ben kendi yağımla kavrulacağım.. Büyük balık küçük balığı yutar dostum...
Karışıklıktan istifade ederek yahut tezvir ile menfaat, mevki sağlama “bulanık suda balık avlamak”:
— Şu herif geldi, bizim dairenin tadı tuzu kalmadı...
— Nereye gitse öyledir kerata, bulanık suda balık avlar...
Alın teri, el emeği ve göz nuru ile kazanılmış, hak edilmiş bir paranın çalınması, gasbı, iş sahibi tarafından ahlâksız eseri ödenmemesi, yahut çok noksan olarak ödenmesi karşısında beddüa yerinde :
— Param balık kılğıdır, boğazda kalır!.. derler.
Tema
Diğer
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM040308
Tema
Diğer
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 4, sayfalar 1987-1988
Bakınız Notu
B. : İstiridya, midya; B. : Görücü
Tema
Diğer
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.