Yeniçerilik zamanındaki baldırı çıplak gürûhu bu asker ocağından olmakla övünmek ve etrafını bu münasebetle sindirmek için baldırlarına dövme ile mensup oldukları Yeniçeri Ortasının = taburunun “nişan” denilen alâmeti farikasını yaptırtırlardı. Dövme ile resmedilen bu nişanlar istisnasız her Yeniçeride bulunurdu; fakat tavır ve hareketi, ahlâkı mazbut olanlar nişanları bâzû, kol ve göğüsü üzerine resmettirirler idi, baldır nişanı yaptıranlar ise zıpırlıkda, serserilikde en ileri gidenlerdi. Haytalık, kopukluk yolunda etrafın nefretini uyandıracak aşırı edebsizlik yapanlar, hırsızlık suçu üstünde yakalananlar, cebren ve kahren ırza ve namusa tecavüz edenler ve hattâ şüpheli mekânlar basıldığında fâhişe veya sapık oğlanlarla yakalananlar eğer baldırı nişanlı ise ya Ağakapusunda (B.: Ağakapusu), yahut Rumeli Hisarında, Tersâne Zındanında, lüzum görülürse yakalandığı semtin Yeniçeri kolluğunda muhâkemesiz boğularak idam olunur, boynuna ve ayak bileklerine ağır taşlar bağlanan cesedi de gece denize atılırdı. Buna rağmen baldırlarına nişan dövdürenler daima çıkardı, ve baldır nişanı olanlardan kelleyi koltuğa almış hayta, şahî bilindiği için herkes yılar, çekinirdi.