Balatta biri vapur iskelesinin hemen yanıbaşında ve bu iskelenin Fener tarafında, diğeri de vapur iskelesinden az ötede ve Ayvansaray tarafında iki kayık iskelesi var. İstanbulda ve dolayısiyle Balatta Büyükşehire mahsus bir tekne olan eski kayıklardan tek tekne dahi kalmadığı için her iki iskelede işleyen zamanımızın sandallarıdır. 1960 senesinde Balatta kayıtlı sandallar 50 tekne idi ve bunlar iki iskeleye yarı yarıya taksim olunmuştu. 1960 yılı mayıs ayında Ayvansaray tarafında iskeleye bağlı sandalcılardan ikisi İnebolulu, geri kalanı Erzincanlı; Fener tarafındaki iskeleye bağlı sandalcıların ise yirmibeşi de Trabzonlu idi. Erzincanlılar da aralarında bir cemiyet kurmuşlar, nöbet işlerini bu kurum eli ile idare etmekte idi. Trabzonlular ise; hemşehrilik duygusu ile yekdiğirine çok bağlı, nöbet işini kadîm an’anelere göre düzenlemişlerdi. Her iki iskeledeki sandalcılar tarife üzerinden hem dolmuşa çalışırlar, hem yine tarife üzerinden hususî olarak yolcu alır, hem de, zuhurat kabilinden uzak yerlere pazarlıkla giderler. Zekâi Hakvar Balat Kayık İskelesi (Resim : Zeki Yönet)