Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
Husrev Mehmed Paşa maddesi
HUSREV MEHMED PAŞA - “Koca Husrev Paşa” diye de anılır,geçen asrın ikinci yarısında sadırazamlığa kadar yükselmiş ünlü devlet adamı ;aslı abazadır,kul cinsinden,bir köledir,doğum yeri ve tarihi bilinmiyor.İstanbula 7-8 yaşlarında getirilmiş, üç sene kadar Çavuşbaşı Said Efendiye satılmış,üç sene keder onun konağında kalarak sevgisini kazanmış ve efendisi tarafından Enderunda Hazîne Odasına yerleştirilmiş,orada Küçük Hüseyin Ağanın(sonra Kaptanı Deryâ Küçük Hüseyin Paşa) acemisi olmuş ve sarayda onun elinde tahsil ve terbiye görmüşdür.
1791 de Hüseyin Ağa başçuhadarlıkdan kaptanpaşalık ile saraydan çıkarken Husrevi de birlikde çıkararak mühürdanlıkla hizmetine almışdır,az sonra da kendisine kâhya yapmışdır.
1789 da fransızların bir baskınla Mısırı işgaali üzerine Osmanlı Donanması ile Mısıra gönderilen Küçük Hüseyin Paşa,Nızâmı Cedid ve başıbozuk askerinden mürekkeb 6000 kişilik bir kuvveti karaya çıkarmış,kâhyası Husrev Ağayı da o askerlere Başbuğ,kumandan tayin etmişdi.Husrev Ağa fransızlarla ilk çarpışmalarda büyük yararlık göstermiş,kara ordusu serdarı Yusuf Ziya Paşa tarafından mücevherli bir kılıç ve kaptanpaşa tarafından da mücevlerli bir pala verilerek taltif edilmişdir.Az sonra da vezirlikle İzmit Vâlisi,ve hemen ardından 1801 de Mısır Vâlisi olmuşdur.
Hemen hepsi arnavud...
⇓ Devamını okuyunuz...
HUSREV MEHMED PAŞA - “Koca Husrev Paşa” diye de anılır,geçen asrın ikinci yarısında sadırazamlığa kadar yükselmiş ünlü devlet adamı ;aslı abazadır,kul cinsinden,bir köledir,doğum yeri ve tarihi bilinmiyor.İstanbula 7-8 yaşlarında getirilmiş, üç sene kadar Çavuşbaşı Said Efendiye satılmış,üç sene keder onun konağında kalarak sevgisini kazanmış ve efendisi tarafından Enderunda Hazîne Odasına yerleştirilmiş,orada Küçük Hüseyin Ağanın(sonra Kaptanı Deryâ Küçük Hüseyin Paşa) acemisi olmuş ve sarayda onun elinde tahsil ve terbiye görmüşdür.
1791 de Hüseyin Ağa başçuhadarlıkdan kaptanpaşalık ile saraydan çıkarken Husrevi de birlikde çıkararak mühürdanlıkla hizmetine almışdır,az sonra da kendisine kâhya yapmışdır.
1789 da fransızların bir baskınla Mısırı işgaali üzerine Osmanlı Donanması ile Mısıra gönderilen Küçük Hüseyin Paşa,Nızâmı Cedid ve başıbozuk askerinden mürekkeb 6000 kişilik bir kuvveti karaya çıkarmış,kâhyası Husrev Ağayı da o askerlere Başbuğ,kumandan tayin etmişdi.Husrev Ağa fransızlarla ilk çarpışmalarda büyük yararlık göstermiş,kara ordusu serdarı Yusuf Ziya Paşa tarafından mücevherli bir kılıç ve kaptanpaşa tarafından da mücevlerli bir pala verilerek taltif edilmişdir.Az sonra da vezirlikle İzmit Vâlisi,ve hemen ardından 1801 de Mısır Vâlisi olmuşdur.
Hemen hepsi arnavud olan başıbozuk askerlerin serkeşlikleri üzerine yevmiyelerini azaltması,arnavudların serçeşmeleri olan Kavalalı Mehmed Ali Ağanın teşviki ile ayaklanması,vâli paşayı müşkil duruma düşürmüş,âsî arnavudlar Husrev Paşanın konağını kundaklayıp yakmışlar,bütün eşyâsı yağma edilmiş,paşa kaçarak canını güçlükle kurtarmış,hattâ Mısırda duramamış,gizlice bindiği bir gemi ile,muhtemel ki bir ingiliz gemisidir,Girid Adasında Resmo'ya gitmiş,Mısır Vâliliğinden azledilerek orada bir müddet yarı sürgün gibi kaldı.
1805 de Selânik Vâlisi,1807 de Bosna Vâlisi,1808 de İbrail muhâfızlığı ile birlikde tekrar Selânik vâlisi,1809 da Bolu Vâlisi oldu.
1811 de Kaptanpaşalığa edildi,1817 ile 1822 arasında sırası ile Trabzon,Erzurum vâlisi,Kars muhafızı,ikinci defa Bolu Vâlisi,Eğriboz muhafızı,Şark Seraskeri,ikinci defa kaptanpaşa oldu.
İkinci kaptanpaşalığı Mora ihtilâline rastlar,ihtilâl ateşinin Moradan Ege Denizi adalarına sıçramamasına memur edilmişdi ve o görevini başarı ile yapmışdı.
1826 da İkinci Sultan Mahmudun Yeniçeri Asker Ocağını kanlı bir şehir muhârebesi ile kaldırması vak'asında İstanbulda bulunmamışdı.Yeni bir devir açılmışdı,eskiyi,yeniçerilik zamanını hatırlatacak bir çok kaldırılıyordu.Husrev Mehmed Paşa donanma ile İstanbula dönerken Tunusdan bir mıkdar Fes aldırttı ve donanmadaki kalyonculara,kalyoncu külâhı yerine fes giydirdi,kendi başına da bir fes geçirdi,bu hareketi İkinci Mahmudun hoşuna gitti,pâdişah da fes giyince Fes,Türkiyede millî bir serpuş oldu,bu suretle Husrev Mehmed Paşa da bu yeniliğin öncüsü oldu.İstanbulda kendisini çekemeyenlerin entrikaları ile azledildi ve Üsküdardaki konağında oturmaya mecbur kılındı,ki hasımlarının başında mâbeyin müşürü Feyzi Ahmed vardır.Fakat bu menkûbiyeti çok kısa sürdü,aynı yıl içinde Ağa Hüseyin Paşanın yerine Asâkiri Mansûrei Muhammediye Seraskeri tayin edildi,ve o yüksek makamda 1837 yılına kadar on sene kaldı.
1838 de Meclizi Ahkâmı Adliye reisi oldu.1839 da İkinci Mahmudun ölümü ve Abdülmecidin pek genc yaşda pâdişah olması üzerine,azline dâir bir ferman olmadan sadırazam Rauf Paşadan pâdişahın mührünü alıp kendi koynuna attı,mührü âdetâ gasbederek sadırazam oldu.O sırada can düşmanı Feyzi Ahmed Paşa kaptanpaşalık makaamında,ve donanma ile birlikde Geliboluda bulunuyordu.İstanbulda Husrev Paşanın sadırazam olduğunu öğrenince donanma ile birlikde Mısıra gitti ve Osmanlı donanmasını âsî Mısır Vâlisi Kavalalı Mehmed Ali Paşaya teslimetti(B.:Ahmed Fevzi Paşa,Firârî Hâin,cild 1,sayfa 365).
Çok zengin olarak tanınmışdı,Emirgânda muhteşem bir sâhilsarayı vardı,eski usulde pek mükellef döşenmişdi.Tanzimat İnkilâbına,uyanık istibdad idâresine karşı bir adam olarak da biliniyordu.Düşmanlarının tahriki ile sadırazamlıkdan azledildi,hakkında bir rüşvet alma dâvâsı açıldı,vezirlik rütbesinin geri alınmasına,devlet işlerinde kullanılmamasına ve iki sene süre ile Tekirdağına sürgün edilme karar verildi.Fakat halkın ona verdiği “Şeyhül Vüzerâ” (Vezirlerin Ulusu) unvânını alamadılar.Abdülmecid bu kararların hepsini kaldırarak Husrev Mehmed Paşayı af etti.Husrev Paşa 1841 de İstanbula döndü ve Emirgândaki Sahilsarayında yarı inzivâya çekildi.Baş mâbeyinci Hamdi Paşanın ileri sürmesi ile 1846 da tekrer seras oldu,fakat çok yaşlı idi,hemen hiç çalışamadı,aynı yıl içinde görevinden alındı.
13 cemâziyelahir 1271 (3 mart 1855) de tahminen 90 yaşlarında Emirgândaki Emirgândaki sahilsarayında öldü,Eyyubsultanda Bostaniskelesinde yapdırttığı türbesine defnedildi.
Bir asra yaklaşan ömründe pek çok yer dolaşmışdı,her gittiği yerde çeşme,mekteb ve köprü gibi hayır eserleri yaptırmışdı.Emirgân Camiini yenileyerek tamir ettirmiş,bir çeşme ve bir müvakkithâne yaptırmışdır.Eyyubda türbesinin yanında bir kütübhânesi vardır,yine orada bir de nakşibendi tekkesi yaptırmışdı.
Hiç evlenmemişdi.Köleler satın alır,onları okutur,devlet kapusuna yerleştirirdi,içlerinde sadırazamlığa kadar yükselenler vardır.Enderun Tarihi müellifi Tayyarzâde Atâ bey husrev paşa köleleri arasında on üç paşa adı kaydediyor:Koca Hakkı Paşa,Gürcü Reşid Paşa,Çerkes Halil Rifat Paşa,Vâsıf Mehmed Paşa,Çerkes Sadullah Paşa,Çerkes Abdi Paşa,Haydar Paşa,İskender Paşa,Hayreddin Paşa,Selim Paşa,Ferhad Paşa,Hüseyin Paşa,Sakızlı Edhem Paşa (B.:Edhem Paşa,Sakızlı İbrahim,cild 10,sayfa 4915).Kölelerini yetişdirmek için hiç bir masrafdan çekinmezdi.
Son günlerinde genc bir aşcısının askerlik kurraası çıkmışdı,delikanlının askere alınmaması için nakdi bedel vermek istedi,kendisine ancak bedeli şahsî kabul edildiği bildirildi,bunun üzerine Husrev Mehmed Paşa şu mealde bir tezkire yazıp gönderdi :“..çok yaşlandım,yiyebildiğim çorba,lapa,bulamaç ve mahallebi gibi şeyleri askere çağırılan o aşcım yapıyor,kurraa nızamnâmesine uyarak haricden bedeli şahsî tedâriki benim için çok güçdür.Eski kölelerim olup kendilerine azad kâğıdlarını veremediğim Helil Rifat ve Mehmed Vâsıf Paşalarla şu paşaların ve beyfendilerin hangisini münâsib görür iseniz aşcımın bedeli şahsîsi olarak askere alınız..”.Bu tezkire üzerine Serasker Süleymen Refet Paşa aşcısını askere almakdan vaz geçmişdi.
Vak'anüvis Abdürrahman Şeref Bey “Koca Husrav Paşa” başlıklı bir makaalesinde şunları yazıyor :“..kısa boylu ve tıknak,mavi gözlü,kırmızı çehreli,sakalını kısa kestirir,başına büyük bir kırmızı fes,sırtına laciverd bol bir harmânî giyer garib görünüşlü bir zât idi.Haris ve çakırpençe,kurnaz ve cebbar,karşısındakini aldatmaya münhemikdi..”.
Ölümünde kimsesi olmadığı için Emirgândaki sahilsarayı devlete kaldı.Sonra o kâşânede bir süre Sadırazam Mustafa Reşid Paşa oturdu.
Bibl.: Tayyarzâde Atâ,Enderun Tarihi ;Abdürrahman Şeref,Tarih Musahabeleri ;Türk Ansiklopedisi.
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Madde Başlığı
Kod
H41A007
Tema
Kişi
Konular
Husrev Mehmed Paşa, Hüsrev Mehmed Paşa, Hüsrev Paşa (Koca), Sadrazam, Grand vizier, Devlet adamı, Diplomat, Köle, Slave, Çavuşbaşı Said Efendi, Enderûn, Imperial School, Hazine Odası, Chamber of Treasures, Küçük Hüseyin Ağa, Kaptan-ı Derya Küçük Hüseyin Ağa, Başçuhadarlık, Kaptanpaşalık, Mühürdarlık, Mısır, Egypt, Osmanlı Donanması, Ottoman Navy, Hüseyin Paşa (Küçük), Nizam-ı Cedid, Yusuf Ziya Paşa, İzmit Valisi, Governor of Izmit, Mısır Valisi, Governor of Egypt, Kavalalı Mehmed Ali Ağa, Girit Adası, Girit, Crete, Resmo, Rethymno, Selanik Valisi, Governor of Thessaloniki, Bosna Valisi, Governer of Bosnia, İbrail Muhafızlığı, Bolu Valisi, Governor of Bolu, Trabzon, Erzurum Valisi, Governor of Erzurum, Kars Muhafızı, Eğriboz Muhafızı, Şark Seraskeri, Mora İsyanı, Mora Revolt, Mahmud II (Sultan), Yeniçeri Asker Ocağı, Janissary Corp, Tunus, Tunusia, Fes, Fez, Kalyoncu, Sailor, Üsküdar, Feyzi Ahmed, Asâkir-i Mansure-i Muhammediye, Meclis-i Ahkâm-ı Adliye Reisi, Abdülmecid (Sultan), Rauf Paşa (Sadrazam), Rauf Pasha (Grand vizier), Feyzi Ahmed Paşa, Gelibolu, Emirgan, Sahil Sarayı, Seaside Palace, Tanzimat, Reorganizations, Rüşvet, Bribery, Tekirdağ, Şeyhü'l-Vüzera, Vezirlerin Ulusu, Hamdi Paşa, Eyüp Sultan, Bostan İskelesi, Emirgan Camii, Emirgan Mosque, Tarih-i Enderûn (Tayyarzâde Ata Bey), Tayyarzâde Ata Bey, Hakkı Paşa (Koca), Reşid Paşa (Gürcü), Halil Rifat Paşa (Çerkes), Vâsıf Mehmed Paşa, Sadullah Paşa (Çerkes), Abdi Paşa (Çerkes), Haydar Paşa, İskender Paşa, Hayreddin Paşa, Selim Paşa, Ferhad Paşa, Hüseyin Paşa, Edhem Paşa (Sakızlı), Abdurrahman Şeref Bey, Tarih Musahabeleri (Abdurrahman Şeref), Türk Ansiklopedisi, Türk Ansiklopedisi (Encyclopedia)
Tür
Belge
Biçim
Daktilo yazısı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
İstanbul Ansiklopedisi Hus-Huz bölümü için yazılmış metin. Husrev Mehmed Paşa'nın yazdığı bir tezkire ve Vak'avünis Abdürrahman Şeref Bey'in Koca Husrev Paşa başlıklı bir makalesi alıntılanmıştır.
Not
Kâğıt üzerine daktilo
Bakınız Notu
Ahmed Fevzi Paşa (Firârî Hâîn), cild 1, sayfa 365; Edhem Paşa (Sakızlı İbrahim), cild 10, sayfa 4915
Bibliyografya Notu
Tayyarzâde Atâ, "Enderun Tarihi"; Abdürrahman Şeref, "Tarih Muhasebeleri"; Türk Ansiklopedisi; Abdürrahman Şeref Bey, "Koca Husrev Paşa"
Provenans
İstanbul Ansiklopedisi Arşivi, Kadir Has Üniversitesi ve Salt iş birliğiyle erişime açılmıştır.
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.