HASAN (Matlı) – Geçen asrın sonlarında kalender şâir Üsküdarlı Âşık Râzinin Üsküdar Bülbülderesindeki bostanında yanaşmalık yapmış bir arnavud genci ; efendisinin isteği ile ve büyük bir heves ile mektebe gidip okumuş ve 21 yaşında sultânı diploması almış , yine o asil ruhlu adamın delâleti ile Tophâne Kaleminde kâtib olmuşdur. Âşık Râzi bostan yanaşmalığından kâtibliğe yükselen yanaşmasını şöyle övüyor : Yine mühmel eşbehlerden Hasanım var bir çapkın Ama insaf takdiri ile gelin şuna bir bakın Serkeşliği bıçkınlığı gerçe belâ püskülü Lâkin kaşı gözü şâhın nakşı hüsni mutlakın Aşağında pabuç yokdur ağzında bülbül öter Var mı böyle ümmi fetâ Allah için bir göster İffetiyle ismetiyle mâriyei hâkiyle Bir perişan garib can ki gönlü muhabbet tüter Ne okuma ne de yazma ama açık kalb gözü Sâde ama baba değil hoca nota öksüzü Tâlimini inşâdını aldı Razi üstüne Liyâkatin ispat etti tutdu verdiği sözü Târihini mücevher yazmak istedi hâme Muvaffak olamadı tâmiyesiz itmâme Şâhın yirmiler yaşı himmet idüb yetişdi “Mektebi Sultâniden aldı şehâddetnâme 1271 + 21 = 1293 (M.1876) Tarih kıt'ası şehâdetname aldığı gün çekdirilmiş bir fotğrafın arkasına yazılmışdır. Bibl.: Âşık Râzi evrâkı metrûkesi ; Vâsıf Hiç, not.