ŞEYH KÖÇEĞİ – Kapatılıncaya kadar tekkelerde ,şeyh efendilerin gaayet yakını olmuş,hattâ gece ve gündüz beraberi genc mahbub müritlere verilmiş bir unvan;esnafden tarikat muhibbi olanlar öyle bir çırağını şeyhinin hizmetine Şeyh Köçeği olarak verirdi .Şehrengiz yollu yazılmış “Hubannâmei Nevedâ” idimli uzun manzumede (B.:Hubannâmei Nevedâ ,cild ,sayfa ;Şehrengiz ,cild , sayfa ) bir yemenici çırağı şöyle tasvir ediliyor : Bağı hüsnün anlar da bir çiçeği Dergâhı muhabbetde Şeyh Köçeği Gelse ger o şûhin rûyine hattı Tezhib olur anda hüsnün berâtı Dikdiği uşşâka yemeni filar Aşkbaz ola gelmiş efendim anlar Erzurumlu Âşık İbrahim de Merdivenköyündeki Bektaşi tekkesinde Ilgaz dağlısı Hurşid adında bir Şeyh (Baba) Köçeğinin ahvâlini şöyle anlatıyor : Çapkının adı Hurşid,acemcede güneşdir , Gelin de bana sorun,bir şorolo serkeşdir , Babamızın köçeği elinde bâde ile , Hizmetine koşarken gaayet ile dilkeşdir . Ilgaz dağlısı candır,çehrelidir şehbazım , Siyehçerde zeberdest delipoyraz ayvazım , Bûsi pâyine destur vermiş daha ne lâzım , Gayri lutfi ihsânı pir aşkına üleşdir . Şahkulu dergâhının meclis havuz başında , Sâkimiz Dağlı Hurşid henüz yirmi yaşında , Külâhı eğri durur dâimâ sol kaşında , Her köşede muhabbet bu tekkede beleşdir . Keyifler tamam olur,soyunur Hueşidimiz , Havuz...

ŞEYH KÖÇEĞİ – Kapatılıncaya kadar tekkelerde ,şeyh efendilerin gaayet yakını olmuş,hattâ gece ve gündüz beraberi genc mahbub müritlere verilmiş bir unvan;esnafden tarikat muhibbi olanlar öyle bir çırağını şeyhinin hizmetine Şeyh Köçeği olarak verirdi .Şehrengiz yollu yazılmış “Hubannâmei Nevedâ” idimli uzun manzumede (B.:Hubannâmei Nevedâ ,cild ,sayfa ;Şehrengiz ,cild , sayfa ) bir yemenici çırağı şöyle tasvir ediliyor : Bağı hüsnün anlar da bir çiçeği Dergâhı muhabbetde Şeyh Köçeği Gelse ger o şûhin rûyine hattı Tezhib olur anda hüsnün berâtı Dikdiği uşşâka yemeni filar Aşkbaz ola gelmiş efendim anlar Erzurumlu Âşık İbrahim de Merdivenköyündeki Bektaşi tekkesinde Ilgaz dağlısı Hurşid adında bir Şeyh (Baba) Köçeğinin ahvâlini şöyle anlatıyor : Çapkının adı Hurşid,acemcede güneşdir , Gelin de bana sorun,bir şorolo serkeşdir , Babamızın köçeği elinde bâde ile , Hizmetine koşarken gaayet ile dilkeşdir . Ilgaz dağlısı candır,çehrelidir şehbazım , Siyehçerde zeberdest delipoyraz ayvazım , Bûsi pâyine destur vermiş daha ne lâzım , Gayri lutfi ihsânı pir aşkına üleşdir . Şahkulu dergâhının meclis havuz başında , Sâkimiz Dağlı Hurşid henüz yirmi yaşında , Külâhı eğri durur dâimâ sol kaşında , Her köşede muhabbet bu tekkede beleşdir . Keyifler tamam olur,soyunur Hueşidimiz , Havuza girüb yüzer,seyrideriz hepimiz , Aman Babam destur ver,havuzdan çıkdığında , Seçelim bir akranı köçeğini güleşdir . Şan verdi tekkede bir dağlı çiçek , Şâir babamıza olmuşdur köçek . O saçlı oğlanın perçeminden tut, Ayakda topuğuna hüsnü de gerçek .