EN
Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
Hakkında
İstanbul Ansiklopedisi
Reşad Ekrem Koçu
Web Projesi
Maddeler
❯
9. Cilt: Diş-Eri
EDİRNEKAPUSU DIŞI KAHVEHÂNELERİ
Sur dışında idi, ikisi bu satırların yazıldığı sırada, 1967, yine kahvehâne olarak durmakda, biri işkembeci dükkânı olmuşdur Üçü de bağçeli olan bu kahvehânelerin geçen asır başlarında, yeniçerilik devrinde de mevcud olduğunu tahmin ediyoruz. Edirne Kapususundan çıkıldığına göre, hendek üstündeki köprü geçilince köprünün hemen sağ başında “Dedenin Kahvehânesi”, köprünün sol başında “Çavuşun Kahvehânesi”, Çavuşun Kahvehânesinin karşısında ve yolun öbür kenarında küşe başında “Külhanbeyinin Kahvehânesi” (hâlen işkembeci dükkânı). Bu isimleri geçen asrın ikinci yarısında yaşamış kalender halk sâiri Nebil Kaptanın bu kahvehâneler şanındaki bir manzûmesinden öğreniyoruz; manzûme şudur: Edirne Kapusu hârici sahrâ Üç kahvehânesi var cihan pîrâ Selâmü aleyküm buyur efendim Ehli dil olana câyi dilârâ Dedenin Kahvesi mahfili edeb Rağbeti yârâna pek çokdur sebeb Ammâki âşıkı şeydâya sorsan Kahve fürûşi nâz olan şekerleb Güzellerle dolmuş her kûşe her yer Muhabbet ülfete istemez rehber Kadri âşık tanır tâze fetâlar Bilirler kitâbı aşkı hep ezber Çavuşun Kahvesi Kasri Havernak Yûsufu zamandır uşaklar elhak Zerrin perçeminden gümüş topuğa Temâşâ bahşişi nakdi can bırak Çavuşun da vardır bir gonca gülü Dal fesin altında top top kâkülü Teşrîfe behâne Tavşankanı çay Yâhud kahvesinin Turunç ...
⇓ Devamını okuyunuz...
Sur dışında idi, ikisi bu satırların yazıldığı sırada, 1967, yine kahvehâne olarak durmakda, biri işkembeci dükkânı olmuşdur Üçü de bağçeli olan bu kahvehânelerin geçen asır başlarında, yeniçerilik devrinde de mevcud olduğunu tahmin ediyoruz. Edirne Kapususundan çıkıldığına göre, hendek üstündeki köprü geçilince köprünün hemen sağ başında “Dedenin Kahvehânesi”, köprünün sol başında “Çavuşun Kahvehânesi”, Çavuşun Kahvehânesinin karşısında ve yolun öbür kenarında küşe başında “Külhanbeyinin Kahvehânesi” (hâlen işkembeci dükkânı). Bu isimleri geçen asrın ikinci yarısında yaşamış kalender halk sâiri Nebil Kaptanın bu kahvehâneler şanındaki bir manzûmesinden öğreniyoruz; manzûme şudur: Edirne Kapusu hârici sahrâ Üç kahvehânesi var cihan pîrâ Selâmü aleyküm buyur efendim Ehli dil olana câyi dilârâ Dedenin Kahvesi mahfili edeb Rağbeti yârâna pek çokdur sebeb Ammâki âşıkı şeydâya sorsan Kahve fürûşi nâz olan şekerleb Güzellerle dolmuş her kûşe her yer Muhabbet ülfete istemez rehber Kadri âşık tanır tâze fetâlar Bilirler kitâbı aşkı hep ezber Çavuşun Kahvesi Kasri Havernak Yûsufu zamandır uşaklar elhak Zerrin perçeminden gümüş topuğa Temâşâ bahşişi nakdi can bırak Çavuşun da vardır bir gonca gülü Dal fesin altında top top kâkülü Teşrîfe behâne Tavşankanı çay Yâhud kahvesinin Turunç Köpüğü Külhanbeyinin Kahvesi de pek hoş Varanlar oluyor içmeden sarhoş Pırpırı kıyâfet kalenderâne Temâşâyi hüsne yalın ayak koş Şehri dilberânı bikes garîban Pelâspâre bedüş serveri hüban Anlarla bağ bostan gülistan olur Gönül vîrânesi deşti beyâban At bahtı siyâha Nebil sen de zar Çekme beyhûdeye renci intizar Serdin mi bir kerre postu şirvana Alipaşa narhı üzredir pazar Üsküdarlı halk şâiri Tophâne ketebesinden Âşık Râzinin evrâkı metrûkesi arasında bulduğumuz bu manzûmenin yanına Râzi de şu satırları kaydetmişdir: “Dede dedikleri mevlevî dervişi Murtazâ Efendinindir ki zamanımızda kahvehâneyi işletir Âşık Hasanın büyük pederinin babasıdır, kemânîlik ile de şöhreti olup Sultan Selimi Şehidin (Üçüncü Sultan Selim) meclislerinde bulunanlardan imiş, Âşık Hasan pek çok menâkib naklederdi, meselâ Sultan Selimin beş namaz vaktinde dâimâ abdest tâzelediğini, huzuru ilâhiye yalın ayakla çıkdığını, yâni beş vakit namazını dâima çıplak ayak kıldığını ondan duymuşumdur. Dedenin kahvehânesi Âşık Hasanın zamanında İstanbulumuzun kalender meşreb üdebâ ve zürefâsının rağbet eylediği mahfili edebdir. Avamdan olanlar havâsın sohbet ve ülfetinden hisse kapar, havâs dahi avâmın serbestii lâübâliyânesinden neşveyâb ve küşâde bâl olur. Âşıkaane sâdıkaane meclisler kurulub hüsnü behçet rağbet ve iltifat görür, güzeller şânında irticâlen gazeller, semâîler söylenir, şarkılar yapılır, lâkin şiârı islâma mugaayir iffet ve ismet şikenâne alâkar olmaz, yahud olur da duyulmaz; eğri bakan, eğri basana sepet havası çalınır. Nebil Kaptan merhumun bahsettiği şirvanda bir kaç geceler biz de mihman olduk”. Birinci Cihan Harbine kadar sur dışındaki Edirnekapusu Kahvehânelerinin dâimi müşterileri arabacılar, beygir sürücüleri, Râmi kışlasına gidip gelen askerlerle cenâze getirip definden sonra dönen cemaat idi.
Tema
Yer
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM090632
Tema
Yer
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 9, sayfa 4928-4929
Tema
Yer
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
  İş birliğiyle
Kullanım Şartları
Çerez Politikası
KVKK