Geçen asrın sonlarınada Üsküdarın meşhur kahvehânelerinden biridir; Toptaşı Caddesinin alt başında esnaf ve ayak takımı uğrağı bir yerdi; kalem sâhiblerinin kalender meşreb olanları lâübâli sohbet ve ülfet fırsatları elde etmek için uğrardı; hayli hoş meclisler kurulmuş, âşıkaane sâdıkaane muhabbetler edilmiş kahvehânelerden biri idi. 1886-1887 arasında bu kahvehânede çıraklık etmiş Yanbollu Süleyman adında Rumeli muhacirlerinden bir genç şânında Üsküdarlı halk şâiri bu Dutlu kahvehânenin has müşterilerinden biri Âşık Râzi şu manzûmeyi yazmışdır: Siyehçerde şehbazım topuk vur tırak tırak Koş âşık hizmetine hâli vahşeti bırak Dal fesinin altında dökülsün kâküllerin Târi şûlei zerrin vurma istemez tarak Sînei billûrunu setriden pîrehenin Açılsın gül goncesi misâli yaprak yaprak Onaltı yaşındasın bil kadrü kiymetini Kitâbı aşk içinde bu çağdır altun varak Teşrifinle hizmete ey Yanbollu Süleyman Dutlu kahvenin şânı buldu kat kat tumturak Üçler, yediler, kırklar tarih sinnü sâlinle “Yüzler akı kahvenin bıçkın Süleyman Çırak” 1230 + 3 + 7 + 40 + 16 = 1296 (1878 - 1879) Tarih 3, 7, 40 rakamları ve çırak oğlanın 16 yaşı ile tâmiyelidir. Dutlu kahvehânenin son kiymetli müşterilerinden biri Üsküdarlı ressam Hoca Ali Riza Beydir.