Maddeler
		İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
	Ciltler
		1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
	Arşiv
		Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
	Keşfet
		Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
	DURUÖZ (Hâfız Fahri)
					
					
									Mevlidhan, neyzen; 1927 de Üsküdarda Namazgâh semtinde dünyaya geldi, Selimiye Camii başimamı Hâfız Mustafa Duruözün oğludur (B. : Duruöz, Hâfız Mustafa). Çamlıca 13. İlk Okulunda, Üsküdar 3. Orta Okulunda okudu ve 1950 de Haydarpaşa Lisesinden diploma aldı; yedek subay olarak askerlik görevini yapdıkdan sonra 1952 de Yapı ve Kredi Bankasına intisab etti. 
Kur’an hıfzına ve mevlidhanlık meşkine çocukluk çağında başlamışdı, hocaları, rehberleri başda babası, Beşiktaşlı Hâfız Riza Bey ile Eyyublu zâkirbaşı Mehmed Emir Efendi olmuşlardı. Ney üflemeğe hevesi ve o yoldaki istîdadı orta okul ve lise talebesi iken uyanmış ve gelişmişdi ve Konservatuvar tâlim heyetinden büyük sanatkâr Kemal Niyazı Seyhun ile neyzenbaşı Ali Can Beyden feyz almışdı. Ayhan Özışık’dan Cümbüş çalmasını öğrenmiş, muallim Feride Büyükaksoy ile de nota ve solfej üzerinde çalışmışdı. İstanbul Musiki Derneğine devam etmiş ve orada Osman Nihad Akın’ın (B. : Akın, Osman Nihad) takdir ve teşvikini görmüşdü; Hâfız Fahri Duruözün çok tatlı bir sesi olduğunu ilk fark eden de Osman Nihad olmuşdu; bir meclisde delikanlıdan bir gazel okumasını istemiş, ünlü bestekârın hatırını kıramayan Hâfız Fahri gazeli okudukdan sonra da : “Eğer istersen bir ses sanatkârı olarak kısa zamanda şöhret sâhibi olursun” demişdi; kendisi şöyle...
								⇓ Devamını okuyunuz...
								
									Mevlidhan, neyzen; 1927 de Üsküdarda Namazgâh semtinde dünyaya geldi, Selimiye Camii başimamı Hâfız Mustafa Duruözün oğludur (B. : Duruöz, Hâfız Mustafa). Çamlıca 13. İlk Okulunda, Üsküdar 3. Orta Okulunda okudu ve 1950 de Haydarpaşa Lisesinden diploma aldı; yedek subay olarak askerlik görevini yapdıkdan sonra 1952 de Yapı ve Kredi Bankasına intisab etti. 
Kur’an hıfzına ve mevlidhanlık meşkine çocukluk çağında başlamışdı, hocaları, rehberleri başda babası, Beşiktaşlı Hâfız Riza Bey ile Eyyublu zâkirbaşı Mehmed Emir Efendi olmuşlardı. Ney üflemeğe hevesi ve o yoldaki istîdadı orta okul ve lise talebesi iken uyanmış ve gelişmişdi ve Konservatuvar tâlim heyetinden büyük sanatkâr Kemal Niyazı Seyhun ile neyzenbaşı Ali Can Beyden feyz almışdı. Ayhan Özışık’dan Cümbüş çalmasını öğrenmiş, muallim Feride Büyükaksoy ile de nota ve solfej üzerinde çalışmışdı. İstanbul Musiki Derneğine devam etmiş ve orada Osman Nihad Akın’ın (B. : Akın, Osman Nihad) takdir ve teşvikini görmüşdü; Hâfız Fahri Duruözün çok tatlı bir sesi olduğunu ilk fark eden de Osman Nihad olmuşdu; bir meclisde delikanlıdan bir gazel okumasını istemiş, ünlü bestekârın hatırını kıramayan Hâfız Fahri gazeli okudukdan sonra da : “Eğer istersen bir ses sanatkârı olarak kısa zamanda şöhret sâhibi olursun” demişdi; kendisi şöyle anlatıyor : “Merhum Osman Nihad Bey belki haklıydı, o ilk gençlik çağında gazel, şarkı, türkü okumak bana pek kolay gelir, fakat okur iken bir sanat hüneri göstermenin zevkini alamıyordum; bana zor gelen Kur’an ve Mevlid okuma idi, çok emek ve büyük kaabiliyet istediğini idrâk ettim” diyor. 
1957 de Yapı ve Kredi Bankasındaki memuriyetinden istifâ etti; hayatını mevlidhan olarak kazanmaya başladı, halk ve meslekdaşları arasında “Selimiyeli Hâfız Fahri” diye meşhurdur.
Bu satırların yazıldığı sırada, 1965, otuzsekiz otuzdokuz yaşlarında 1,78 boyunda ince uzun bir zât idi; güzel giyinir, güzel konuşur, edebi kültürü sağlam, İngilizce bilir, vekarlı hâzini Kur’an olmaya elhak lâyık bir zât idi.
Gençliğinde Selimiye Spor Kulübünün futbol takımında sağ açık oynamışdı, bir ara da boks dersleri almışdı. Seyahati sever, ata binmesini sever.
Bankada çalışdığı zamanlara âid bir hâtırayı banka arkadaşlarından biri şöyle anlatıyor : “Dört beş kişi Bebekde Yalı Gazinosunun önünden sandal ile geçiyorduk; gazino ışıklar içinde biz de deniz zifiri karanlığa gömülmüşüz; gazinoda solist bir bayan mikrofonda bir gazel okuyordu; Hafız Fahriye yalvardık, sandalda aynı gazeli okumaya başladı, hem mikrofonu basdıran bir ses, hem de gazelin hakkını veren usta bir ses.. ortada bir yerde bir âh çekdi, ve son mısraı bitirince de bir meded hey!.. dedi ki gazinoda bayanın sesi ağaçdan bir çürük yaprak düşer gibi silindi gitti..”.
Hakkı GÖKTÜRK
								
							Tema
							Kişi
						Emeği Geçen
							
						Tür
							Ansiklopedi sayfası
						Paylaş
							X
									FB
									
								Bağlantılar
							→ Kullanım Şartları
								→ Geri Bildirim
								
							İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
														
						TÜM KAYIT
						Yazar/Üreten
						Hakkı Göktürk
					Kod
						IAM090343
					Tema
						Kişi
					Tür
						Ansiklopedi sayfası
					Biçim
						Baskı
					Dil
						Türkçe
					Haklar
						Açık erişim
					Hak Sahibi
						Kadir Has Üniversitesi
					Tanım
						Cilt 9, sayfa 4784-4785
					Bakınız Notu
						B. : Duruöz, Hâfız Mustafa; B. : Akın, Osman Nihad
					Tema
						Kişi
					Emeği Geçen
						
					Tür
						Ansiklopedi sayfası
					Paylaş
						X
								FB
								
							Bağlantılar
						→ Kullanım Şartları
							→ Geri Bildirim
						İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
						
					
