GÖNÜLLÜ (Hüsnü Kutay) – Kendi kendine yetişmiş resim sanatcısı ; 1949 da İstanbulda Küçükpazarla doğdu ,Eminönü Balıkpazarında limonculuk yapan bir seyyar satıcının oğludur. İlk okulu bitirdikden sonra tahsil imkânı bulamadı, bir müddet babasının çıraklığını yapdı. Yazın ve baharlarda çıplak ayakla, fakat şefkatli bir ananın himmetiyle üstü başı çok temiz ve düzgün dolaşırdı. Doğuş kaabiliyeti ile hâlinden ve yaşından umulmayacak şirinlikde canlı modellerden resimler çizer, matbu resimlerden veya fotograflardan kopyalar yapardı. Bu İstanbul Ansiklopedisi arşivine hayli resim yapmışdır, ve resimlerinden, ilk cildlerden itibaren faydalanmışızdır. O yolda el emeğinin değerlendiğini görmüş medârı iftihârımız bu otodidakt sanatcı bu satırların yazıldığı sırada(haziran 1972) Doğu Anadolu askerlik görevini yapıyordu. Terhisinden sonra, her sıkıntıya göğüs gererek Güzel Sanatlar Akademisine devam etmek kararında idi. Resimlerini önceleri sâdece “Hüsnü” diye imzalamışdır (B.: Amele, müteaddid cild 2, sayfa 765-769; Arma, cild 2, sayfa 1036). Sonra ressam emekli binbaşı merhum Hüsnü Beyin imzası ile karışdığından imzasını “H.Kutay” diye yazmaya başladı (B.: Esmaralda Gemisi, cild 10, sayfa 5313 ;Fenerci, Mustafa, cild 10, sayfa 5631 ; Eskici, Erhan, cild 10, sayfa 5283;Esad, Yorgancı Kara,...

GÖNÜLLÜ (Hüsnü Kutay) – Kendi kendine yetişmiş resim sanatcısı ; 1949 da İstanbulda Küçükpazarla doğdu ,Eminönü Balıkpazarında limonculuk yapan bir seyyar satıcının oğludur. İlk okulu bitirdikden sonra tahsil imkânı bulamadı, bir müddet babasının çıraklığını yapdı. Yazın ve baharlarda çıplak ayakla, fakat şefkatli bir ananın himmetiyle üstü başı çok temiz ve düzgün dolaşırdı. Doğuş kaabiliyeti ile hâlinden ve yaşından umulmayacak şirinlikde canlı modellerden resimler çizer, matbu resimlerden veya fotograflardan kopyalar yapardı. Bu İstanbul Ansiklopedisi arşivine hayli resim yapmışdır, ve resimlerinden, ilk cildlerden itibaren faydalanmışızdır. O yolda el emeğinin değerlendiğini görmüş medârı iftihârımız bu otodidakt sanatcı bu satırların yazıldığı sırada(haziran 1972) Doğu Anadolu askerlik görevini yapıyordu. Terhisinden sonra, her sıkıntıya göğüs gererek Güzel Sanatlar Akademisine devam etmek kararında idi. Resimlerini önceleri sâdece “Hüsnü” diye imzalamışdır (B.: Amele, müteaddid cild 2, sayfa 765-769; Arma, cild 2, sayfa 1036). Sonra ressam emekli binbaşı merhum Hüsnü Beyin imzası ile karışdığından imzasını “H.Kutay” diye yazmaya başladı (B.: Esmaralda Gemisi, cild 10, sayfa 5313 ;Fenerci, Mustafa, cild 10, sayfa 5631 ; Eskici, Erhan, cild 10, sayfa 5283;Esad, Yorgancı Kara, cild 10, sayfa 5244).