Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
Gökkan (Ahmed Refik) maddesi
GÖKKAN (Ahmed Refik) – Yüksek mimar ve ressam ,kendine has bir çığır açmış değerli bir müzehhib, usta bir amatör fotografcı, eski deyimi ile sanat yolunda bir “Hezarfen” ;1896 da İstanbulda doğdu, ordudaki son vazifesi 3.Fırka kumandanlığı olan ferik(korgeneral) Ziya Paşanın oğludur ;annesi Mediha Hanım ünlü celvetî şeyhi Üsküdarlı Aziz Mahmud Hüdâî Efendinin torunlarındandır.
Bürhânı Terakkî Rüşdiyesnde, Mercan Îdâdisinde, ve High School ingiliz mektebinde okudu. 1922 de Sanâyii Nefîse Mektebinin (Güzel Sanatlar Akademisi) mimarlık bölümünü bitirdi ;orada devrin ünlü mimarlarından Monceri’nin en seçkin talebesi olmuşdu.
1925 de Ankara Belediyesinin inşaat müdürlüğüne tayin edildi. Cumhuriyetin o ilk yıllarında devlet merkezi olarak sîmâsını değiştiren Ankaranın ilk îmârında büyük hizmeti oldu,Ankaranın hâlâ göze çarpan şahsiyet sâhibi binâlarından Ziraat ve Osmanlı Bankalarının ve İş Bankasının inşaataında Monceri’nin muâvini olarak çalışdı.Sonra serbest iş hayatına atıldı,yapı müteahhidliği ile meşgul oldu. Bu satırların yazıldığı sırada (1972) yine o işi ile meşgul idi, ve Boyacıköyü Kuruçeşme ile Emirgân arasında, gerideki sırt üstünde kendisinin yaptığı, içindeki antika sanat eserleri ile özel bir müzecik hâlindeki evinde oturmakda idi.
A.Refik Gökkan resim ile klasik yolda ...
⇓ Devamını okuyunuz...
GÖKKAN (Ahmed Refik) – Yüksek mimar ve ressam ,kendine has bir çığır açmış değerli bir müzehhib, usta bir amatör fotografcı, eski deyimi ile sanat yolunda bir “Hezarfen” ;1896 da İstanbulda doğdu, ordudaki son vazifesi 3.Fırka kumandanlığı olan ferik(korgeneral) Ziya Paşanın oğludur ;annesi Mediha Hanım ünlü celvetî şeyhi Üsküdarlı Aziz Mahmud Hüdâî Efendinin torunlarındandır.
Bürhânı Terakkî Rüşdiyesnde, Mercan Îdâdisinde, ve High School ingiliz mektebinde okudu. 1922 de Sanâyii Nefîse Mektebinin (Güzel Sanatlar Akademisi) mimarlık bölümünü bitirdi ;orada devrin ünlü mimarlarından Monceri’nin en seçkin talebesi olmuşdu.
1925 de Ankara Belediyesinin inşaat müdürlüğüne tayin edildi. Cumhuriyetin o ilk yıllarında devlet merkezi olarak sîmâsını değiştiren Ankaranın ilk îmârında büyük hizmeti oldu,Ankaranın hâlâ göze çarpan şahsiyet sâhibi binâlarından Ziraat ve Osmanlı Bankalarının ve İş Bankasının inşaataında Monceri’nin muâvini olarak çalışdı.Sonra serbest iş hayatına atıldı,yapı müteahhidliği ile meşgul oldu. Bu satırların yazıldığı sırada (1972) yine o işi ile meşgul idi, ve Boyacıköyü Kuruçeşme ile Emirgân arasında, gerideki sırt üstünde kendisinin yaptığı, içindeki antika sanat eserleri ile özel bir müzecik hâlindeki evinde oturmakda idi.
A.Refik Gökkan resim ile klasik yolda ve tamamen amatör olarak uğraşdır,tablo satmayı aklından hiç bir zaman geçirmemişdir. Yapdığı İstanbul peyizajları,güngünden eski sîmâsını ve dolayısı târihî şahsiyetini kaybetmekde olan büyük Türk İstanbulun sanat eseri vesikaları hâlini almışdır.
Kendisi için yapdığı resimlerini hiç sergilememişdi,ilk sergisini ,yine resim satmayarak,dostlar hatırı için 1969 da Şişlide Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu salonunda açdı,ve çok büyük bir ilgi topladı.
1919 da Ali Refik Beyin kızı Haurünnisâ Hanımefendi ile evlendi ki artık benzerleri çok azalmış bir kibar kadındır ;bir oğulları oldu, bu satırların yazıldığı tarihde Sâmi Gökkan Ruvayal Lâstik Şirketi müfettişliğinde bulunuyordu.
Refikaabâd – Ahmed Refik Gökkanın Boyacıköyü Kuruçeşme ile Emirgân arasında gerideki sırt üstünde bulunan ve bir özel müze hâlinde olan evine Ord.Prof.Süheyl Ünver tarafından bu isim verilmişdir , tıb ve sanat tarihleri üzerinde verimli çalışmaları ile tanınmış bir zâtin güzel bir buluşudur.
Aslında zamanımızın bir beton yapısı olup dışına aşı boylaı tahta kaplanarak; cebhesinin orta kısmı eli böğründeki bir çıkıntı ve onun iki yanında iki balkon ,ve nihâyet geniş saçaklarla binaya eski bir türk evi hüviyeti verilmişdir.Eve,Boyazıköyü-Emirgân sâhil yolundan dae ve dik bir merdivenli yokuşla ve özel bir yol olan bu yokuşdan da demir bir kapudan girilerek ve ikinci bir taş merdivenden çıkılarak girilir.
Bir divanhâne (Salon),üç oda,bir mutfak ve banyolan mürekkebdir.İç mimâride bir eski türk evi yapma isteği yaldız Divanhânede tatbik edilmiş ve zevkli bir başarı gösterilmişdir.
Divanhânenin yarısı,dışardan görülen eli böğründeler üstündeki kısmı teşkil eder. Bu kısma güzel bir sedir yerleşgitirilmişdir. İkişerden dördü iki yanda, üçüde ortada ve Boğaza nâzır kare şeklinde 7 büyük alt pencere ,ve onların üstünde dik müstatil şeklinde 7 tepe penceresiyle andınlatılmışdır. Alt pencereler kafessizdir, aslında kafes evin hiç bir penceresinde kullanılmamışdır. Alt pencereler eski türk evlerinin tahta kepenkleri şeklinde açılır.Küçük tepe pencereleri çift alçı kalıplarla bezenmişdir, dış görünüşleri dışardakiler yuvarlak camları renksiz petek kalıplardır,içerdekiler de renkli camlarla yapılmış çiçekli kalıplardır,ve o çiçekli kalıpların hepsinin şekilleri evin hezarfen sâhibi tarafından çizilmişdir.
Divanhanenin tavanı çok güzeldir; Ankarada eski bir türk evinin enkazın- satın alınarak ağır külfetle İstanbula getirilmiş ve yerine konmuşdur;tavanın göbek kısmı tek parça olarak getirilmiş ki hiç de kolay iş değildir.
Bir küçük müze hâlindedir dediğimiz bu evde görülen eşyâ arasında önce sâhibinin yapdığı tablolar gelir,yakın geçmişi çizgilerle ve renklerle tesbit etmiş sanat vekikalarıdır.
A.R.Gökhan tezhib sanatını Yeniköylü Nuri Beyden öğrenmişdir. Eline geçen güzel bir kaçyazıyı da tezhib etmişdir; evinin kıymetli eşyâsı arasında bir kısmı kendisi tarafından tezhib edilmiş o yazılar gelir ki aralarında Şeyh Hamdullah, Hâfız Osman,Yesârîzâde Esad,Kadıasker Mustafa İzzet efendiler ve Kâmil Akdik gibi büyük üstadların yazıları bulunmaktadır.
Bu özel müzecikdeki diger bâzı eserler de şunlardır: İkinci Sultan Abdülhamidin eseri fildişi ve sedef kakmalı bir yazı takımı; kalemtıraşlar,makta’lar, kâğıd makasları ;müzelerimizde rastlanmayan bir çubukluk ; Topkapusu Sarayı Müzesine rahatca konulabilecek muhteşem bir mahgal ;boy boy şamdanlar; siniler, maşrabalar, ibrikler;kandiller;gaayet güzel bir Üsküdar Çatması pançası;XVIII.yüzyıl işi küçük bir duvar saati. Bir çalar saat olan bu eser Süleyman Usta imzası ile hicrî 1138(M. 1725-1726) tarihini taşımaktadır,Lâle Devri eseridir ;Süheyl Ünver tarafından bu eve Refikâabâd “Refikaabâd” adının verilmesi için sâdece bu saat kifâyet eder.
Even arsası 1946 da Dr.Tevfik Remzi Kazancıgil’den satın alınmış ve ev o yıl temeli atılarak 1948 de tamamlanmışdır.
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Madde Başlığı
Kod
G1A013
Tema
Kişi
Konular
Tür
Belge
Biçim
Daktilo yazısı, El yazısı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
İstanbul Ansiklopedisi Gökçınar-Göksel bölümü için hazırlanmış Gökkan (Ahmed Refik) maddesi
Not
Kâğıt üzerine daktilo. Madde numarası ve düzeltmeler tükenmez kalemle yazılmıştır.
Provenans
İstanbul Ansiklopedisi Arşivi, Kadir Has Üniversitesi ve Salt iş birliğiyle erişime açılmıştır.
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.