Mûsiki bilgini; aşağıdaki satırları İ. M. K. İnalın “Hoş Sadâ” adıl eserinden alıyoruz: 1865 de İstanbulda Kabasakal semtinde doğdu; Adliye nezâreti mustantiklerinden Şehâbeddin Efendinin oğludur; Aksarayda Mahmudiye Mektebini bitirdikten sonra Tıbbiyei Mülkiye Mektebine girdi, fakat babasınının ölümü üzerine, âilenin geçimi Cemil Beyin omuzlarına yüklenince tıb tahsilini terk etmeye mecbur kaldı, Düyûnu Umûmiye İdâresine memur olarak girdi; ve bütün ömrü orada geçdi, kademe kademe yükselerek İstanbul Başmüdürü oldu; 1926 da şeker hastalığı sebebi ile sol ayağında çıkan bir işi için Haydarpaşa Tıb Fakültesi Hastânesine yattı, orada ameliyat olarak sol bacağının kesilmesine rağmen kurtulamadı, vefât etti, Karacaahmed Mezarlığına defnedildi. Husûsi hayatında, geçen asrın meşhur velilerinden Kuşadalı İbrahim Efendinin halifesi Çinili Hamam sâhibi Bosnalı Mehmed Tevfik Efendiye intisab etmişdi. Gencliğinden beri mûsiki ile meşgul olmuş, bu ilimde derin bilgi sâhibi idi; emsalsiz letâfetde davûdi sesi vardı. Sultan Abdülazizin oğlu Şehzâde Şevket Efendiye üç sene kadar müezzinlik yapmış, onun vefâtında kardeşi Şehzâde Seyfeddin Efendinin dâiresine girmişdi; Seyfeddin Efendinin de mûsiki ile iştigaali, Cemil Beye karşı ayrıca teveccüh ve muhabbetine vesile olmuşdu. Hemen her makamda ...

Mûsiki bilgini; aşağıdaki satırları İ. M. K. İnalın “Hoş Sadâ” adıl eserinden alıyoruz: 1865 de İstanbulda Kabasakal semtinde doğdu; Adliye nezâreti mustantiklerinden Şehâbeddin Efendinin oğludur; Aksarayda Mahmudiye Mektebini bitirdikten sonra Tıbbiyei Mülkiye Mektebine girdi, fakat babasınının ölümü üzerine, âilenin geçimi Cemil Beyin omuzlarına yüklenince tıb tahsilini terk etmeye mecbur kaldı, Düyûnu Umûmiye İdâresine memur olarak girdi; ve bütün ömrü orada geçdi, kademe kademe yükselerek İstanbul Başmüdürü oldu; 1926 da şeker hastalığı sebebi ile sol ayağında çıkan bir işi için Haydarpaşa Tıb Fakültesi Hastânesine yattı, orada ameliyat olarak sol bacağının kesilmesine rağmen kurtulamadı, vefât etti, Karacaahmed Mezarlığına defnedildi. Husûsi hayatında, geçen asrın meşhur velilerinden Kuşadalı İbrahim Efendinin halifesi Çinili Hamam sâhibi Bosnalı Mehmed Tevfik Efendiye intisab etmişdi. Gencliğinden beri mûsiki ile meşgul olmuş, bu ilimde derin bilgi sâhibi idi; emsalsiz letâfetde davûdi sesi vardı. Sultan Abdülazizin oğlu Şehzâde Şevket Efendiye üç sene kadar müezzinlik yapmış, onun vefâtında kardeşi Şehzâde Seyfeddin Efendinin dâiresine girmişdi; Seyfeddin Efendinin de mûsiki ile iştigaali, Cemil Beye karşı ayrıca teveccüh ve muhabbetine vesile olmuşdu. Hemen her makamda yüzden fazla pek güzel şarkılar bestelemişdir; bestelerinde kendine mahsus bir tavrı vardı ki bir kısmını Rauf Yektâ Bey notaya almışdır. İlâhi mahfuzâtı da pek zengindi. Kızıltoprakda Şeyhülislâm Turşucuzâde Ahmed Muhtar Efendinin köşkünü satın almışdı; son gününe kadar orada oturmuşdu. (İ. E. M. İnal, Hoş Sadâ).