1880 ile 1885 arasında Tophânenin güzelliği dillere destan olmuş bıçkın gençlerinden; bir kış gecesi tulumbacı Kürd Yusuf ile beraber Tophanede Tabakhâne Sokağında bir bekâr odasında kömürden zehirlenmiş ölü olarak bulundular. Kadir ve kıymetini bilmemiş, kendisini bıçkınlık yolunda heder etmiş, altın adını bakır yapmış gençlerdendir; kalender Aşık Râzi bu bıçkının adı geçdiği zaman dâimâ “topuklu Cemal Bey” der ve: “Yalın ayak yarım pabuç dolaşan bu şehbaz çok asîl ve kibar bir âilenin evlâdıdır, Çerkes Ali Paşanın torunudur, Cihangir’de saray gibi bir konakda doğmuşdur, bir hayta uşağın teşviki ile dedesinin çekmesini kırıp para çalmış, evinden kaçmış, âilesinin de yüz karası olup dedesi de ar ve hicabı kahrı ile ölünce böyle sokak ortasında kalmışdır” diye anlatırdı; aşağıdaki şarkıyı Âşık Râzi bu Topuklu Cemal için yazmışdır: Onaltı yaşında bir körpe civan Nâz ile işveyi satışı yaman Cevrü cefâsından meded el aman Bir gümüş topuklu âfeti devran Kâkülü alnına taramış berber Sol yanak üstünde beni var anbır Hanım kızlar olmuş kol kol seferber Bir gümüş topuklu âfeti devran Destinde dâire altın zillidir Gümrah perçemleri sırma tellidir Rakkas civan ayağından bellidir Bir gümüş topuklu âfeti devran Mun’atif vahşetle çeşmi cellâdı Çekmiş de kâfir hançeri pulâdı He...

1880 ile 1885 arasında Tophânenin güzelliği dillere destan olmuş bıçkın gençlerinden; bir kış gecesi tulumbacı Kürd Yusuf ile beraber Tophanede Tabakhâne Sokağında bir bekâr odasında kömürden zehirlenmiş ölü olarak bulundular. Kadir ve kıymetini bilmemiş, kendisini bıçkınlık yolunda heder etmiş, altın adını bakır yapmış gençlerdendir; kalender Aşık Râzi bu bıçkının adı geçdiği zaman dâimâ “topuklu Cemal Bey” der ve: “Yalın ayak yarım pabuç dolaşan bu şehbaz çok asîl ve kibar bir âilenin evlâdıdır, Çerkes Ali Paşanın torunudur, Cihangir’de saray gibi bir konakda doğmuşdur, bir hayta uşağın teşviki ile dedesinin çekmesini kırıp para çalmış, evinden kaçmış, âilesinin de yüz karası olup dedesi de ar ve hicabı kahrı ile ölünce böyle sokak ortasında kalmışdır” diye anlatırdı; aşağıdaki şarkıyı Âşık Râzi bu Topuklu Cemal için yazmışdır: Onaltı yaşında bir körpe civan Nâz ile işveyi satışı yaman Cevrü cefâsından meded el aman Bir gümüş topuklu âfeti devran Kâkülü alnına taramış berber Sol yanak üstünde beni var anbır Hanım kızlar olmuş kol kol seferber Bir gümüş topuklu âfeti devran Destinde dâire altın zillidir Gümrah perçemleri sırma tellidir Rakkas civan ayağından bellidir Bir gümüş topuklu âfeti devran Mun’atif vahşetle çeşmi cellâdı Çekmiş de kâfir hançeri pulâdı Her gün bir işkence kârı icâdı Bir gümüş topuklu âfeti devran Çerkesi kesimdir potur cebkeni İbrişim işleme paçası yeni Deryâyi aşk üzre açmış yelkeni Bir gümüş topuklu âfeti devran Doldur ey sâki aşkına şûhun Ol Mîri Cemâlin enîsi rûhun Kârın tamam itsün dili mecrûhun Bir gümüş topuklu âfeti devran