İkinci Sultan Selimin zevcesi ve Üçüncü Sultan Muradın anası Nurbânu Sultanın gözde câriyesi; Haremi Hümâyunda kâhya kadınlığa kadar yükselmiş, evvelâ Nurbânu Sultanın, sonra da Üçüncü Muradın zevcesi ve Üçüncü Mehmedin anası Safiye Sultanın eli olarak devlet işlerine karışmış, yüksek makamlara rüşvetle adam kayırılmasında çok faal roller oynamış, dolayısı ile kendisi de büyük bir servete sâhib olmuşdu. Her ikisi de aşırı derecede zendost olan Sultan Murad ile Sultan Mehmedin halvethânei istifrâşına, saraydaki câriyeler arasından pek hasnâ ve müstesnâ bâkireler seçme hususunda da ihtisas sâhibi olduğu söylenir. Hayır eseri olarak Beykoz arkasındaki Akbaba köyünde bir cami ve hamam, İstanbulda da bir cami yapdırmıştır. (B.:Kethüdâ Kadın Camii).