Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
CÂMEKÂN
Çarşı hamamlarının soyunma yerlerine verilen isim; bir çarşı hamamının “soğukluk” ve harâre (asıl yıkanma yeri)” ile berâber üç bölümünden biri. Câmekân, “câmegâh” isminin halk ağzında bozulmuş şeklidir. (B.: Câmegâh”; fakat bu değişiklik sâdece bir telâffuz farkı olmayıp câmegâhın câmekân oluşunda.
Türk hamam yapısında, sokakdan girilen ilk kısım olan soyunma yerinin üstü, ahşab bir çatı ile örtülmüş ise çatının tam ortasında, bir kubbe ile kapatılmış ise kubbenin ortasında bir boşluk bırakılır, buraya etrafı camlı bir fener oturtulur, soyunma yeri bu süretle yukardan bol ışığa kavuşdurulurdu. Soyunma yerlerine halk ağzında câmegâh yerine câmekân denilmesinde bu tepe ışığı fenerlerinin de büyük dahli vardır.
Zamanımızda, bir kaç küçük hamam müstesnâ, (Hacı Evhadüddin Hamamı gibi), bütün hamam câmekânlığında ahşab bir merdivenle çıkılır, fır dolayı, ortası boş bir ahşab bir koridor üzerinde soyunma odaları bulunan birer asma kat vardır. Bu asma katların hepsi, hamam câmekânlarına on dokuzuncu asırda, Vak’ai Hayriye dediğimiz Yeniçerilerin kaldırılmasından, 1826 dan sonra yapılmışlardır. Câmekânların alt kısmında camlı bölmelerle kurulmuş soyunma odacıkları da öyledir. 1826 dan evvel, büyük veyâ küçük çarşı hamamlarında bölünmüş soyunma odacıkları ve merdivenle çıkılır asma kat...
⇓ Devamını okuyunuz...
Çarşı hamamlarının soyunma yerlerine verilen isim; bir çarşı hamamının “soğukluk” ve harâre (asıl yıkanma yeri)” ile berâber üç bölümünden biri. Câmekân, “câmegâh” isminin halk ağzında bozulmuş şeklidir. (B.: Câmegâh”; fakat bu değişiklik sâdece bir telâffuz farkı olmayıp câmegâhın câmekân oluşunda.
Türk hamam yapısında, sokakdan girilen ilk kısım olan soyunma yerinin üstü, ahşab bir çatı ile örtülmüş ise çatının tam ortasında, bir kubbe ile kapatılmış ise kubbenin ortasında bir boşluk bırakılır, buraya etrafı camlı bir fener oturtulur, soyunma yeri bu süretle yukardan bol ışığa kavuşdurulurdu. Soyunma yerlerine halk ağzında câmegâh yerine câmekân denilmesinde bu tepe ışığı fenerlerinin de büyük dahli vardır.
Zamanımızda, bir kaç küçük hamam müstesnâ, (Hacı Evhadüddin Hamamı gibi), bütün hamam câmekânlığında ahşab bir merdivenle çıkılır, fır dolayı, ortası boş bir ahşab bir koridor üzerinde soyunma odaları bulunan birer asma kat vardır. Bu asma katların hepsi, hamam câmekânlarına on dokuzuncu asırda, Vak’ai Hayriye dediğimiz Yeniçerilerin kaldırılmasından, 1826 dan sonra yapılmışlardır. Câmekânların alt kısmında camlı bölmelerle kurulmuş soyunma odacıkları da öyledir. 1826 dan evvel, büyük veyâ küçük çarşı hamamlarında bölünmüş soyunma odacıkları ve merdivenle çıkılır asma katlar yokdu; câmekânın dört duvarı etrâfını mermer peykeler çevirirdi; ayak takımının, avâmın, esnafın, efendiden, ağadan kimselerin soyunacakları peykeler ayrı ayrı idi; efendi ve kibar sofalarına ayrıca uzanıp istirâhat etmek için döşekle serilir, ve yasdıklar konulurdu. Bazı büyük hamamlarda, meselâ Ayasofya Hamamında olduğu gibi, mermer peykelerin ön kısmı altına, terlik ve nalın koymak için pek zarif höcrecikler yapılırdı. Hâlen hamamların çoğunda alt katda sonradan yapılmış ahşap soyunma odalarının altında eski mermer peykeler pek bâriz olarak görülür.
Câmekânların zemini istisnâsız mermerle döşenmişdir. Bilhassa büyük hamamların câmekânları ortasında bir havuzcuk veya şadırvan, onların ortasında da bir fiskiye yapılmışdır. Câmekândan soğukluğa girilen kapunun bir yanına mermer tekneli bir çeşme, bir yanına da bir kahve ocağı yapmak hamam mimarisi an’anelerinden olmuşdur.
Câmekânın bir dip köşesinde “kafes” bulunur; müşterilerin yıkanıp çıkdıklarında üzerlerinden alınan ıslak ve kirli peştemallarla kuruladıkları peştemal, havlu ve peşkirler hamam uşakları tarafından yıkandıktan sonra kışın ortasına büyük bir mangal konulan ve kafes adı verilen bu ahşab çatının üstüne serilerek kurutulurlar. Dikkatsiz uşaklar elinde harlı âteşle tutuşan kafesler yüzünden pek çok hamamın câmekânında yangın çıkmışdır, meselâ tarihi yapılardan İstanbulda tek kışla hamamı örneği Şehzâdebaşındaki Acemioğlanlar Hamamının câmekânı bu suretle yanmış, ve yerine şimdiki ahşab câmekân yapılmıştır.
Yakın geçmişde (İkinci Abdülhamit devrinde) sabahcı hamamı denilen ve sabaha kadar açık bulundurulup yıkanmak için değil de geceyi geçirmek, gece barınmak için gelen müşterileri de kabul eden hamamlarda câmekânın soyunma odacıkları bir otel odası vazifesini görürlerdi. Sabahcı hamamlarında bu odalar bâzı nâhoş misâfirliklere de sahne olmuşlardır.
Müştei yıkamadıkları boş zamanlarında dellâkler, câmekânda bir köşede, çıplak omuzlarına bir peştemal atarak otururlar. Hizmetleri câmekânda olan natırlar ise dâimâ giyimli, fakat ekseriya çıplak ayaklarında bir mercan terlik, ve pantalonları üstüne, sâir bâzı esnafda olduğu gibi bir peştemal bağlamış bulunurlar. Câmekânın bir siması da müşteriye pabuç çeviren ve müşterinin pabucunu silen yanaşmadır; yanaşmaların natırdan bir nazarda ayırd edilmesi, bellerine peştemal bağlamamış olmasiyle mümkindir.
Hamamcının çekmecesi de câmekânde ve ekseriya kapıya yakınca bir yerdedir.
Bir hamamın câmekânı, orada görülen simâlar ile dâima çok renkli bir resim konusudur. Geçen asrın ilk yarısında İstanbula gelmiş İngiliz ressamı Thomas Allom’un Galatada Kapuiçi Hamamı ile Samatyada Ağa Hamamının câmekânlarını gösteren çok güzel iki gravürü vardır; birincisi gece, ikincisi gündüz yapılmış resimlerdir.
Tema
Diğer
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM060597
Tema
Diğer
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 6, sayfalar 3350-3351
Bakınız Notu
B.: Câmegâh Türk hamam yapısında, sokakdan girilen ilk kısım olan soyunma yerinin üstü, ahşab bir çatı ile örtülmüş ise çatının tam ortasında, bir kubbe ile kapatılmış ise kubbenin ortasında bir boşluk bırakılır, buraya etrafı camlı bir fener oturtulur, soyunma yeri bu süretle yukardan bol ışığa kavuşdurulurdu. Soyunma yerlerine halk ağzında câmegâh yerine câmekân denilmesinde bu tepe ışığı fenerlerinin de büyük dahli vardır. Zamanımızda, bir kaç küçük hamam müstesnâ, Hacı Evhadüddin Hamamı gibi
Tema
Diğer
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.