İngiliz Cunard büyük gemiler işletme şirketinin büyük ve dünyaca tanınmış vapurlarından 38,000 tonluk bir transsatlântikdir; İstanbula 20 Şubat 1950 ve yine 20 Şubat 1960 tarihlerinde, on yıl ara ile iki defa gelmişdir. Bu meşhur geminin İstanbul ziyâretleri üzerine aşağıdaki notları Cumhuriyet gazetesinden alıyoruz: “21 Şubat 1950 — İngiliz bandıralı 38 bin tonluk Brittannic transatlantiği, dün sabah saat 7 sularında 507 turisti hamilen limanımıza geldi. “İkinci Cihan Harbinden sonra ikinci turist kafilesini getiren Brittannic, İstanbulun meşhur sabah sisi içine daldı ve Samatya açıklarında demirledi. Sonra, sisin biraz açılmasile, demirini aldı ve Haydarpaşa açıklarına demirledi. Geminin kaptanı, Britannic’in büyüklüğünü ileri sürerek Yolcu Salonuna yanaşamadı. Bu suretle turistlerin, gemiden çıkışları ve gemiye dönüşleri oldukça güç oldu. Gemiyi limanımıza getiren acenta, Denizyollarının küçük bir vapurunu kiralamıştı. Bu vapur da ancak saatte bir sefer yapabiliyordu. Bu yüzden turistler saatlerce bekliyor ve şikâyet ediyordu. Bunun dışında turistleri karşılamak, gezdirmek için hazırlanan program gayet iyi idi. Gümrük muhafaza teşkilâtı mensubları ve polis teşkilâtı da turistlere azamî kanunî kolaylığı gösterdiler. “Turistleri gezdiren tercümanlar ve bunlara yardım eden ge...

İngiliz Cunard büyük gemiler işletme şirketinin büyük ve dünyaca tanınmış vapurlarından 38,000 tonluk bir transsatlântikdir; İstanbula 20 Şubat 1950 ve yine 20 Şubat 1960 tarihlerinde, on yıl ara ile iki defa gelmişdir. Bu meşhur geminin İstanbul ziyâretleri üzerine aşağıdaki notları Cumhuriyet gazetesinden alıyoruz: “21 Şubat 1950 — İngiliz bandıralı 38 bin tonluk Brittannic transatlantiği, dün sabah saat 7 sularında 507 turisti hamilen limanımıza geldi. “İkinci Cihan Harbinden sonra ikinci turist kafilesini getiren Brittannic, İstanbulun meşhur sabah sisi içine daldı ve Samatya açıklarında demirledi. Sonra, sisin biraz açılmasile, demirini aldı ve Haydarpaşa açıklarına demirledi. Geminin kaptanı, Britannic’in büyüklüğünü ileri sürerek Yolcu Salonuna yanaşamadı. Bu suretle turistlerin, gemiden çıkışları ve gemiye dönüşleri oldukça güç oldu. Gemiyi limanımıza getiren acenta, Denizyollarının küçük bir vapurunu kiralamıştı. Bu vapur da ancak saatte bir sefer yapabiliyordu. Bu yüzden turistler saatlerce bekliyor ve şikâyet ediyordu. Bunun dışında turistleri karşılamak, gezdirmek için hazırlanan program gayet iyi idi. Gümrük muhafaza teşkilâtı mensubları ve polis teşkilâtı da turistlere azamî kanunî kolaylığı gösterdiler. “Turistleri gezdiren tercümanlar ve bunlara yardım eden genç Üniversitelilerden seyyah kafilesi sitayişle bahsettiler; bilhassa Üniversitelilerin iyi hareketlerini anlatdılar. “Britannic transatlantiği ile şehrimize gelen turistler arasında şu meşhur zevat vardı: Dünyanın nylon ve plâstik maddeler kralı, milyarder Du Pont de Nemours ve karısı, muhtelif zamanlarda memleketimize gelerek bir çok Türk dostu kazanan emekli albay V. Furlong, senatör Mr. Bingham, Cenubî Kaliforniya Kadınlar Birliği eski başkanı ve Kahire Üniversitesinin ilk kadın profesörü Dr. Mary S. Crawford, çocuk felci hastaneleri hekimlerinden G. Boardman ve daha bir çok zenginler, emlâk sahibleri, doktorlar v.s.. “Britannic transatlantiği ocak ayının 28 inde New-York limanından hareket etmiş, fakat makinelerde çıkan bir ârıza gemiyi iki gün limanda alakoymuş. Bundan sonra Atlantiği geçiş bir gala haftasile sona ermiş. Madeira adasından sonra Kazablankada da iki gün geçirilmiş; Cezayir ve Malta, dünyanın en yeni cumhuriyetinin merkezi Tel-Aviv ziyaret edilmiş, buradan haçlıların geçid yeri olan Rodosa, nihayet Batı ve Doğunun birleştiği, tarihî eserlerin ve âbidelerin süslediği güzel İstanbula gelinmiş. Bu sabah 7 de buradan hareket edecek olan gemi, Atina, İskenderiye, Palermo, Napoli, Cenova, Barselona, Palma, Cebelitarık ve Lizbon şehirlerini ziyaret edecek, nihayet bu uzun seyahat martın altısında Şerburg ve Southampton limanlarında sona erecektir. “54 gün sürecek olan seyahatin bu lüks gemide yol ve yemk masrafı, turistlere kaça mal olduğunu gösteren gemiden aldığımız tarife şudur: Salonlu, banyolu ve iki yataklı bir lüks kamara da 4500 dolar; (Resmî rayiçle: 11200 lira). Aynı evsafta tek kişilik bir kamara ise 4000 dolardır. Biraz daha ucuz kamaralara gelince yine iki kişilik, duşu ve tuvaleti olan bir kamara 1500 dolardır. (Resmî rayiçle: 3200 lira). Kamaraları gördük. Oldukça konforlu ve rahatdır. “Seyyahlar şehri dolaştıktan sonra, eğlence yerlerinin azlığından şikâyet ettiler. Taksim Gazinosuna veya Park Otele gitmek, oralardaki Avrupa havasının renklerini görmekten ziyade mahallî renklerin süslediği yerleri ziyaret etmek istiyorlar. Tertib edilen programda ise tavsiye edilen yerler hep bu gibi modern gazinolardı. “Brittannic ile meşhur British Gaumont film şirketinin operatörleri de gelmişti. Kendileri bütün gün şehrin filmini çektiler. “İşte dünkü seyyah kafilesi böyle geldi ve kısa bir tevakkuftan sonra bu sabah şehrimizi böyle terkedecekler. Bundan sonra gelecek sayyah gemilerinin şehrimizde en aşağı iki gün kalmalarını temin etmeliyiz; aksi halde turizm hareketinin bir neticesi olan, memlekete ecnebi para celbi işi yürümez. Bunun misalini dün gördük. Turistler sabah Türk parasına çevirecekleri paranın büyük bir kısmını akşam tekrar dolara çevirdiler. “Bundan başka, turist gemilerinin İstanbul dışında kalan turistik bölgeleri ziyaretleri temin edilmelidir; nitekim İtalya, Mısır, Fransa böyle yapmaktadırlar. (Fethi Pirinççioğlu, Cumhuriyet Gazetesi)”. “21 Şubat 1960 — İngiliz bandıralı Britannic trasatlantiği dün 492 Amerikalı turist ile limanımıza gelmiştir. “İngiliz gemisinin boyu uzun olduğu için Büyükdere önlerine kadar giderek dönmek mecburiyetinde kalmıştır. “Geçen ekim ayı içinde limanımıza gelen ve Boğazdaki havai hattı koparan İngiliz bandıralı Caronia transatlantiğinin süvarisi F. J. Storey bu sefer Britannic’e verilmiş ve F. J. Storey tel koparma hâdisesinden sonra ilk defa olarak fakat bu sefer başka bir gemi ile limanımıza gelmiştir. “Süvari F. J. Storey; Britannic transatlantiğini Boğazın iki yakası arasında çekilmiş bulunan kılavuz telinin altından gayet ihtiyatlı geçirmiş ve gemi tel altında âdeta durur gibi gayet yavaş olarak seyretmiştir. “492 Amerikalı turist, gemiye gönderilen muvakkat postahaneden aile ve arkadaşlarına 385 kartpostal ve 240 tane de mektup göndermişlerdir. Yeşilköy açıklarında Amerikalıları karşılayan İstanbul Turizm Müdürü Vedat Türkan’ın başkanlığındaki bir ekip, İstanbul ve Türkiye hakkında basılan iki bine yakın İngilizce broşürü turistlere dağıtmıştır. Yarın sabah limanımızdan ayrılacak olan İngiliz gemisindeki turistler dün akşama kadar kambiyo gişesine 5220 dolâr bırakmışlardır. (Vedat Etensel, Cumhuriyet Gazetesi)”. 21 Şubat 1960 tarihli Hürriyet gazetesinde ise geminin bir resmi altında şu satırlar yazılıdır: “Bir sineması, iki yüzme havuzu, üç asansörü, çeşitli eğlence salonları, bir de bağçesi bulunan Britannic transatlantiği dün limanımıza 480 Amerikalı ve Kanadalı turist getirmişdir”. Britannic Transatlantiği (Resim : Behcet Cantok)