Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
BOZTEPE (Halil Nihad)
Şâir, bilhassa mizah ve hiciv şâiri; aşağıdaki hal tercemesini Mahmud Kemal İnal’in “Son Asır Türk Şâirleri” adlı eserinden alıyoruz: “Trabzonda deniz ticâreti ile meşgul Hasan Efendinin oğludur, 1880 de Trabzonda doğdu. Mahalle sibyan mektebinde okudu, iki sene Islahhâne Mektebine (Sanat Okuluna), birkaç yıl askerî rüşdiyeye, iki sene kadar da mülkî îdâdiye devam etti, daha sonra fransızca okumak ve türkçe okutmak üzere Fransız frerler mektebinde bulundu. Bir tarafdan da Düyûnu Umumiye İdâresine mülâzemet eyledi, hususi muallimlerden de biraz farsca, Gülistan ve Bostan okudu. Mâhitâb adındaki eserinde “İfâdei hâl” isimli manzûmede:
Umûmen şâhidim olsun ehâli
İşitsin devri cumhûrun ricâli
Ne gördüm ez kazâ tahsili âlî
Ne hattâ görmüşüm tahsili tâlî
diyor.
“1903 de Düyûnu Umumiye müskirat şubesi mübeyyizliği ile İstanbula geldi. Tedricen terakkî ederek müfettişlik kalemi kitâbetine, tuz şubesi mübeyyizliğine, komiserlik mübeyyiz ve müsevvidliğine, daha sonra komiserlik kalemi mümeyyizliğine, 1918 de müdür muavinliğine, ve 1922 de müdürlüğüne tâyin olundu. Düyûnu Umumiye idâresinin ilgaasından sonra Osmanlı borcları meselesinin halli için gönderilen heyetle 1925 de Parise gitti. 1927 de Büyük Millet Meclisinin üçüncü devresinde Gümüşhâne, 1931 de dördüncü devrede Trabzon meb...
⇓ Devamını okuyunuz...
Şâir, bilhassa mizah ve hiciv şâiri; aşağıdaki hal tercemesini Mahmud Kemal İnal’in “Son Asır Türk Şâirleri” adlı eserinden alıyoruz: “Trabzonda deniz ticâreti ile meşgul Hasan Efendinin oğludur, 1880 de Trabzonda doğdu. Mahalle sibyan mektebinde okudu, iki sene Islahhâne Mektebine (Sanat Okuluna), birkaç yıl askerî rüşdiyeye, iki sene kadar da mülkî îdâdiye devam etti, daha sonra fransızca okumak ve türkçe okutmak üzere Fransız frerler mektebinde bulundu. Bir tarafdan da Düyûnu Umumiye İdâresine mülâzemet eyledi, hususi muallimlerden de biraz farsca, Gülistan ve Bostan okudu. Mâhitâb adındaki eserinde “İfâdei hâl” isimli manzûmede:
Umûmen şâhidim olsun ehâli
İşitsin devri cumhûrun ricâli
Ne gördüm ez kazâ tahsili âlî
Ne hattâ görmüşüm tahsili tâlî
diyor.
“1903 de Düyûnu Umumiye müskirat şubesi mübeyyizliği ile İstanbula geldi. Tedricen terakkî ederek müfettişlik kalemi kitâbetine, tuz şubesi mübeyyizliğine, komiserlik mübeyyiz ve müsevvidliğine, daha sonra komiserlik kalemi mümeyyizliğine, 1918 de müdür muavinliğine, ve 1922 de müdürlüğüne tâyin olundu. Düyûnu Umumiye idâresinin ilgaasından sonra Osmanlı borcları meselesinin halli için gönderilen heyetle 1925 de Parise gitti. 1927 de Büyük Millet Meclisinin üçüncü devresinde Gümüşhâne, 1931 de dördüncü devrede Trabzon mebusu oldu.
“Meşrutiyetin ilânından sonra gazete ve mecmualarla intişar eden manzumeler ve fransızcadan terceme ettiği parçalarla edebiyat âleminde tanınmaya başladı. Şâirliği kendine meslek ittihaz etmediği halde isimlerine şâir unvânını takan ve takdırmaya çalışanlardan daha şâirâne, daha üstâdâne manzumeler yazarak emsâline ruchânını isbat etti. Gaayet ciddî ve ağır başlı bir zât olduğu tabiatı daha ziyâde mizaha mâil ve o vâdide daha ziyâde muvaffakdır. Aruz ve hece vezninde yazdığı manzumeler, her yolda şiir söylemeye muktedir olduğunu gösteriyor. Tab’ındaki suhûlet ise başkaca şâyânı nazardır. O, ıkınarak, günlerce deryâyı teemmüle dalıp çıkarak şiir söyleyenlerden değildir. Bu sebebledir ki manzumeleri ne kadar uzun olursa olsun insan sıkılmadan okur, dinler,safâ yab olur..
“En nefis eserlerinden olan “Ağaç Kasîdesi” bir kaç yüz beyitden mürekkeb olduğu halde kemâli lezzetle bir hamlede okunur. Bâzı şâirlerimizin ise on onbeş beytini dinlemeye zor tahammül ediyoruz.
“Sükûtîliği de kudreti şâirânesi gibi meşhurdur, her halde “aklı çok olanın sözü az olur” düstûruna riâyet ediyor. Hüsnü ahlâkı ile bütün ehibbâsının muhabbet ve hürmetini kazanmışdır. Âlîcenablığı, hayırhahlığı kendini tanıyanlarca mâlumdur. Herkese elinden geldiği kadar iyilik etmekle neşvemend olur:
“Eserleri: Sihâmı İlham, Âyinei Devran, Mâhitab isimli eş’ar mecmuaları basılmışdır. Alphons Daudet’nin Tartarin de Tarascon nâmındaki eserini “Taraskonlu Tartaren” ismile terceme ederek kitab şeklinde tab olunmuşdur (B.: Sihâmı İlham; Âyinei Devran; Mâhitab).
“Kütübhânelere, kitab sâhiblerine baş vurarak toplayabildiği eş’ar ile Nedim Dîvanını ikmal ve tashih etmiş, ve Nedîmi Kadîm’in divânı ile beraber bir lugatce ilâve ederek 1921 de basdırmışdır” (M. K. İnal, Son, Asır Türk Şâirleri).
Türk Edebiyatı tarihinde otorite bildiğimiz bir dost muharrir, H.N. Boztepenin hal tercemesini yazmayı vaad ettiği halde son anda bu yazıyı yazamayacağını bildirmiş, R. E. Koçu da kendilerine güvendiği için bir kaç saat içinde bir büyük mizah ve hiciv şâirinin şahsiyetini kalem diline vermekden hicab duymuş, yukardaki makaale buraya mutlak zaruret karşısında alınmışdır.
Halil Nihad Boztepe 17 Şubat 1949 da Ankara’da vefat etti.
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM060204
Tema
Kişi
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 6, sayfalar 3073-3074
Bakınız Notu
B.: Sihâmı İlham; Âyinei Devran; Mâhitab
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.