Kadırgadadır; Hadikatül Cevâmi şu mâlûmâtı veriyor: “Kadırga Limanı kurbinde, bânisi bostancıbaşılardan Abdüşşekur oğlu Ali Ağadır. Bu kitabı yazdığımız târihde vakfının kâtibi olan Ahmed Efendi Üsküdara Vâlidei Atik Camiinin ruznamçecisi idi, onda, (on altıncı asrın en büyük hattatlarından) Karahisârî Ahmed Efendinin yazısı ile hicrî 966 (Milâdî 1558 - 1559) tarihinde yapıldığını gösteren vakfiyesini gördük ki, bu vakfiyede Şeyhülislâm Ebussuud Efendinin de imzâsı vardı. Ali Ağa’nın kabrinin nerede olduğu bilinmiyor; şehid olduğu meşhurdur; minberini reisülküttâb Şâmîzâde Efendi koymuşdur, ki kabri bu mescidin mihrab duvarı önündedir. Civârında olan mekteb ile hamam, kabri Üskübde olan vezirlerden Yahyâ Paşanındır. Bu mescidin mahallesi vardır”. Bir avlu içinde, kare plânlı dört duvar üzerine kiremitli çatı çekilmiş bir yapıdır; duvarları bir sıra kesme taş, iki sıra ince tuğla ile örülmüşdür. Son cemaat yeri 1922 yılındaki tâmirinde vakıflar mimarı Alâeddin Bey tarafından yapılmışdır. Minâre ince tuğla yapıdır. Son cemaat yerinin orta kısmı mermer döşeli olup iki yan sedlerinin etrâfı mermer ve ortaları betondur; sol tarafda câmekânlı bir müezzin odası vardır; sağ tarafdan kadınlar mahfiline çıkılır. Camiin giriş kapusunun üstündeki âyeti kerîmenin yazısı hattât Hâmidin eser...

Kadırgadadır; Hadikatül Cevâmi şu mâlûmâtı veriyor: “Kadırga Limanı kurbinde, bânisi bostancıbaşılardan Abdüşşekur oğlu Ali Ağadır. Bu kitabı yazdığımız târihde vakfının kâtibi olan Ahmed Efendi Üsküdara Vâlidei Atik Camiinin ruznamçecisi idi, onda, (on altıncı asrın en büyük hattatlarından) Karahisârî Ahmed Efendinin yazısı ile hicrî 966 (Milâdî 1558 - 1559) tarihinde yapıldığını gösteren vakfiyesini gördük ki, bu vakfiyede Şeyhülislâm Ebussuud Efendinin de imzâsı vardı. Ali Ağa’nın kabrinin nerede olduğu bilinmiyor; şehid olduğu meşhurdur; minberini reisülküttâb Şâmîzâde Efendi koymuşdur, ki kabri bu mescidin mihrab duvarı önündedir. Civârında olan mekteb ile hamam, kabri Üskübde olan vezirlerden Yahyâ Paşanındır. Bu mescidin mahallesi vardır”. Bir avlu içinde, kare plânlı dört duvar üzerine kiremitli çatı çekilmiş bir yapıdır; duvarları bir sıra kesme taş, iki sıra ince tuğla ile örülmüşdür. Son cemaat yeri 1922 yılındaki tâmirinde vakıflar mimarı Alâeddin Bey tarafından yapılmışdır. Minâre ince tuğla yapıdır. Son cemaat yerinin orta kısmı mermer döşeli olup iki yan sedlerinin etrâfı mermer ve ortaları betondur; sol tarafda câmekânlı bir müezzin odası vardır; sağ tarafdan kadınlar mahfiline çıkılır. Camiin giriş kapusunun üstündeki âyeti kerîmenin yazısı hattât Hâmidin eseridir. Sağ ve sol ve mihrab duvarlarında altlı üstlü ikişerden on iki pencere vardır; iki yan duvarda pencereler arasında birer gömme dolap bulunmaktadır; üst pencereler kemerli olup renkli camlarla tezyin edilmişdir. Minâreye sağ maksûredeki bir kapudan çıkılır. Tuğla kırmızısı boyalı beton döşenmiş avlu iki kapulu olup bu kapulardan biri Kadırga Limanı Caddesine, öbürü de, hâlen sokak hüviyetini kaybetmiş ve Kadırga Meydanına katılmış bir sâhaya açılır, mescid avlusu semt halkı tarafından kestirme bir geçid olarak kullanılıyordu. (1962). Hakkı GÖKTÜRK