19 nisan 1950 çarşamba günü sabahı başlamış ve iki gün devam etmiş bir deniz yangındır; Norveç bayrağını tâşıyan ve norveçli armatör Ole Thoressen’in malı olan 3500 tonluk Bosphorus şilebi yangın çıkdığı sabah Haydarpaşa Rıhtımına bağlı bulunuyordu; vak’a hakkında aşağıdaki tafsilâtı 20 nisan 1950 tarihli Cumhuriyet gazetesinden alıyoruz ki İstanbulun bu büyük günlük gazetesi bu yangın haberini birinci sayfasında sağ baş köşede dört sütun üzerinde “Bir Norveç gemisi dün sabah Haydarpaşada infilâk etti” başlığı altında vermişdir: “Gemi, bir kaç gündenberi limanımızda bulunmaktaydı, hamulesini 1000 aded radyo ve gramofonla karpit, suni gübre, nitrat, kâğıd, kereste ve südkostik teşkil ediyordu. “Sabahın erken saatlerinde âni olarak, bir numaralı ambarda yangın çıkdığı görülmüş ve derhal Kadıköy itfaiyesine haber verilmiştir. Vaka mahalline gelen itfaiye, uzun çalışmalarına rağmen yangını söndürememiştir. Bu sırada yangın gittikçe yayılmağa başlamış ve kâğıdlar yangının, karpitlerin bulunduğu ambara doğru sirayet etmesini kolaylaştırmıştır. Gemide infilâk edici madde bulunduğu için şilepin rıhtımda bulunması tehlikeli görülmüş ve geminin süvarisi Kaptan Trostel büyük bir gayretle gemiyi Haydarpaşa mendireğinin ağzına kadar götürmüş ve burada geminin iki demiri funda edilmiştir. “...

19 nisan 1950 çarşamba günü sabahı başlamış ve iki gün devam etmiş bir deniz yangındır; Norveç bayrağını tâşıyan ve norveçli armatör Ole Thoressen’in malı olan 3500 tonluk Bosphorus şilebi yangın çıkdığı sabah Haydarpaşa Rıhtımına bağlı bulunuyordu; vak’a hakkında aşağıdaki tafsilâtı 20 nisan 1950 tarihli Cumhuriyet gazetesinden alıyoruz ki İstanbulun bu büyük günlük gazetesi bu yangın haberini birinci sayfasında sağ baş köşede dört sütun üzerinde “Bir Norveç gemisi dün sabah Haydarpaşada infilâk etti” başlığı altında vermişdir: “Gemi, bir kaç gündenberi limanımızda bulunmaktaydı, hamulesini 1000 aded radyo ve gramofonla karpit, suni gübre, nitrat, kâğıd, kereste ve südkostik teşkil ediyordu. “Sabahın erken saatlerinde âni olarak, bir numaralı ambarda yangın çıkdığı görülmüş ve derhal Kadıköy itfaiyesine haber verilmiştir. Vaka mahalline gelen itfaiye, uzun çalışmalarına rağmen yangını söndürememiştir. Bu sırada yangın gittikçe yayılmağa başlamış ve kâğıdlar yangının, karpitlerin bulunduğu ambara doğru sirayet etmesini kolaylaştırmıştır. Gemide infilâk edici madde bulunduğu için şilepin rıhtımda bulunması tehlikeli görülmüş ve geminin süvarisi Kaptan Trostel büyük bir gayretle gemiyi Haydarpaşa mendireğinin ağzına kadar götürmüş ve burada geminin iki demiri funda edilmiştir. “Saat 12 sularında yangın gittikçe şiddetlenmiştir. Vak’a mahalline gönderilen İstinye deniz itfaiyesinin “Boğaziçi” ve Haliç deniz itfaiyesinin de “Haliç” motörleri cihazsızlıktan, Kilyos ve İmroz kurtarma gemileri de tehlikenin büyük olmasından dolayı büyük bir yardımda bulunamamışlardır. “Nafıa” ve “Kızkulesi” romorkörleri de bir müddet seyirci kalmışlardır. Büyük tehlikeleri göze alarak küçük motörler gemi mürettebatını zorlukla kurtarabilmişlerdir. Mürettebattan Trygse Kopperu ve Tarliyorn Toralsen yaralı oldukları için derhal Denizyolları İdaresinin hastanesine kaldırılmışlardır. “Yanmağa başlıyan karpitler su ile temas edince saat 13.30 da büyük bir infilâk husule gelmiştir. İnfilâk şehrin en uzak yerlerinden bile duyulmuştur. Haydarpaşa gar binasında ve Kadıköydeki bazı evlerde camlar kırılmıştır. “Daha sonra yangın kıç taraftaki ambarlara ve şilepin mazut deposuna doğru sirayet etmeğe başlamıştır. İkinci bir infilâkın neticesinde daha büyük bir hâdisenin zuhur edeceği ve gemi battığı takdirde mendireğin ağzını kapatacağı nazarı itibara alanırak şilepin açığa çekilmesi kararlaştırılmıştır. Bunun üzerine İmroz ve Kilyos kurtarma gemileri çelik halatlarla bir saat kadar şilepi çekmişlerse de atılmış olan demirler buna mâni olmuştur. Müteakıben dinamitle geminin demirlerinin zincirleri kopartılmış ve bir kaç römorkörün yardımı ile “Bosphorus” Haydarpaşa-Salacak arasındaki kumluğa çekilerek baş taraftan oturtulmuştur. “Saat 16 sularında geminin kıç ambarında bir infilâk daha vuku bulmuştur. Bu infilâk neticesinde çıkan alevler geminin direklerine kadar yükselmiştir.” Bu infilâklı yangının devamı müddetince Haydarpaşa - Köprü hattı vapurları Haydarpaşa İskelesine mendireği Kadıköyü ağzından dolaşarak yanaşmışlardır. Tamâmen yanan Bosphorus şilebi bir aydan fazla oturduğu kumsalda kalmış, sonra bir gece Halice çekilerek bozulmuş ve hurda hâlinde satılmışdır.