EN
Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
Hakkında
İstanbul Ansiklopedisi
Reşad Ekrem Koçu
Web Projesi
Maddeler
❯
5. Cilt: Bay-Boğ
BEKCİ, BEKCİ BABA, MAHALLE BEKCİLERİNİN DESTAN VE MÂNİ KATARLARI (İstanbul)
Muhtar Yahya Dağlı tarafından derlenmiş ve 1948 yılında C.H.P. Eminönü Halkevi Kütüphâne ve Yayın kolu destan serisinin 1 numaralı eseri olarak Türk Neşriyat Yurdu tarafından basılmış ve yaılmış değerli bir kitabdır; 15X20,5 eb’adında 92 sayfa olub M. Y. Dağlı ön sözünde, şunları yazıyor : “Her biri ayrı ayrı birer mevzu tasvir ve temsil eden bu destanlar, terâvih namazını müteâkib temcid vaktine kadar davulun refâkatinde halka söylenen ve bir eğlence mevzuu olduğu gibi İstanbulun kendine hâs an’anesini yaşatan karakteristik eserlerdir. “Bu destanlar şekil itibâriyle edebiyatımızda destanların tâbi oldukları nazım usûlüne şeklen uygun değildir, fakat mânâ itibariyle tam bir destan halini arzetmektedir. “İlk bakışta mâniler gibi murabbâ yani dörtlü bir kıta gibi görünürlerse de mevzun olan medih veya tesir, müteâkib murabbâlarda devam ettiği için devam mâhiyetinde mâni katarları diye kabul etmek zarurîdir. Nitekim bu sebeple kitabın ismine de Destan ve mânî katarları denildi. “Mevzuunu teşkil eden maddeler horoz, keçi, pire, köpek gibi hayvan karakterlerini göstermek, para saymak, takılmak ve bekçi ile lâtifeler yapmak nükteler savurmak suretiyle zamanın bâzı âdâb ve âdetlerini de tasvir etmektir. Bu arada Adakale, Ayasofya Kütübhanesi, Sîmkeşhâne, İç ve Dış Bedestenler, Eski Sara...
⇓ Devamını okuyunuz...
Muhtar Yahya Dağlı tarafından derlenmiş ve 1948 yılında C.H.P. Eminönü Halkevi Kütüphâne ve Yayın kolu destan serisinin 1 numaralı eseri olarak Türk Neşriyat Yurdu tarafından basılmış ve yaılmış değerli bir kitabdır; 15X20,5 eb’adında 92 sayfa olub M. Y. Dağlı ön sözünde, şunları yazıyor : “Her biri ayrı ayrı birer mevzu tasvir ve temsil eden bu destanlar, terâvih namazını müteâkib temcid vaktine kadar davulun refâkatinde halka söylenen ve bir eğlence mevzuu olduğu gibi İstanbulun kendine hâs an’anesini yaşatan karakteristik eserlerdir. “Bu destanlar şekil itibâriyle edebiyatımızda destanların tâbi oldukları nazım usûlüne şeklen uygun değildir, fakat mânâ itibariyle tam bir destan halini arzetmektedir. “İlk bakışta mâniler gibi murabbâ yani dörtlü bir kıta gibi görünürlerse de mevzun olan medih veya tesir, müteâkib murabbâlarda devam ettiği için devam mâhiyetinde mâni katarları diye kabul etmek zarurîdir. Nitekim bu sebeple kitabın ismine de Destan ve mânî katarları denildi. “Mevzuunu teşkil eden maddeler horoz, keçi, pire, köpek gibi hayvan karakterlerini göstermek, para saymak, takılmak ve bekçi ile lâtifeler yapmak nükteler savurmak suretiyle zamanın bâzı âdâb ve âdetlerini de tasvir etmektir. Bu arada Adakale, Ayasofya Kütübhanesi, Sîmkeşhâne, İç ve Dış Bedestenler, Eski Saraçhane, Kızkulesi, ve İstanbulun Esnafı ile İstanbulun Yalıları ve İstanbulun seyran yerlerinden de bahsedilmektedir. “Destanların içinde geçen tarihî binalar ve vak’alar, bunların bir buçuk ve hattâ iki asır evvele âid olduğunu ve o devrin hem yaşayışını hem de halk duygularını belirtmesi bakımından İstanbulun yazı diliyle ifâde edilmiş asîl ve canlı birer levhasıdır. “Bu destanların bir kısmı isimsiz ve tarihsiz olarak taş basması ile basılmış ve üzerleri kaba saba resimlerle doldurulmuştur. Bir buraya onlarla Fâtihte Millet Kütübhanesinde merhum Ali Emîrî Efendiye âid yazma mecmualarda gördüğümüz destanları da ilâve eyledik”. M. Y. Dağlı taş basması destanlardaki resimlerden tek örnek almamıştır, sâdece “kaba saba” demekle iktifa etmiş ve eserini metin dışı on iki resim ile tezyin etmiştir. Bu resimler çok görülmüş gravür veya fotoğraf kopyalarıdır. Kitabda metinleri neşredilen destanlar şunlardır: 1— Bekçinin Bezirgânlığı; 2— Bekçinin paça kazanına düşmesi; 3— Bekçi ve fâreler; 4— Esnaflar; 5— Bedestan; 6— sandal Bedestanı; 7— Saraçhane; 8— Ramazan faslı; 9— Ramazan zahîresi; 10 Horoz; 11— Ayazma faslı; 12— Şadırvan; 13— Bahşiş Destanı; 14— Kaz ile Ördek; 15— Sîmkeşhâne; 16— Akçe saymak; 17— Köpekler; 18— Adakale; 19- Sibyanlar; 20— Kızkulesi; 21— Ahvâli insan; 22— Mirasyedi: 23— Kütüphane; 24— İstanbul Yalıları; 25— Seyran Yerleri; 26— Eyyub faslı; 27— Kamer faslı; 28— Mekteb; 29— Saat; 30— Takılma; 31— Arablar; 32— Sıla, rahim; 33— Kadir gecesi; 34— Keçileri; 35— Lâtife; 36— Kediler, 37— Pireler; 38— Sıçanlar; 39— Tenbeller; 40— Çalışma. M.Y. Dağlı “Bedesten”, Sandal Bedesteni”, “Saraçhâne”, “Ayazma”, “Şadırvan”, “Sîmkeşhâne”, “Adakale”, “Kızkulesi”, “Kütübhâne” destanlarına bu konuları aydınlatıcı tarihî notlar ilâve etmiştir. Bu eser, öyle zannediyoruz ki, Halk Evlerinin bütün yayınları gibi bugün güç bulur kitablardandır. Herhalde, çok ciddî olarak gözden geçirilerek yeni baskının yapılması gerekir. Bu kıymetli eserden bu şehir kütüğüne üç destan alıyoruz; diğerleri için kendi maddelerine bakınız. BEKÇİNİN BEZİRGÂNLIĞI 1. Bekçi Baba buna sözün nedir? Dâim kazandığın yedir Varın veren yâd olmamış Ahvâli âlem böyledir 2. Sözlerim râyegân ettim Âleme dâsitan ettim Sizlere hikâyetim var Bekciyi bezirgân ettim 3. Vedâ ediyor dostâne Gitmiyor bâğı bostâne Kim bilür gelir ya gelmez Gidiyor Arabistâne 4. Bekciye duâ eyleyin Yolun açık olsun deyin Deryâdan Mısıra gidecek Bir kalyonun verdim peyin 5. Gittiği yolu bildirdim Bekcinin benzin soldurdum Alub cümle metâların Kalyon içine doldurdum 6. Bana ederseniz sual Nedir Mısıra gidecek mal Minâre gölgesi ile Davul tozu elli çuval 7. Giderken yolda katar Lodosu kim alır satar Poyraz geçermiş orada Yolladım kırk elli kantar 8. Bekci ağır yükdür kurşun Yoğurt art kırk elli arşın Her ne götürsen satılır Dilerim şen ola çarşın 9. Her ne istersen alayım Ben seni sâdık bulayım Öteden getireceğin Şeyi sipâriş kılayım 10. Göz yaşı alma bekci gel Akçe etmez tûli emel Bin kuruşluk çanak çömlek Var imdi al itme kesel 11. Sakınıp deryâye dalma Başını gavgaaye salma Bir akçeye de verseler Kimsenin âhını alma 12. Lodosdan al vâfir yedek Elde bulunsun sakla pek Bir şey al ki fayda olsun Kuru yere çekme emek 13. Züğürtlüğü alma sakın Gelmesin bu yere yakın Devlet kuşunu araşdır Sağına soluna bakın 14. Nedir dersen devlet kuşu Devlet kuşudur bahşişin Dilerim ki bekci senin Devlet kuşun yarsın başın 15. Bekci sakalını tarar Fikrinden başını yarar Ey benim ağa efendim Sözlerimiz buldu karar BEKCİNİN PAÇA KAZANINA DÜŞMESİ 1. Bak bekçinin iz’anına Açlık geçmiş tâ cânına Paça yapdırmaya varmış Paçacının dükkânına 2. Sahanın eline alır Kazanın dibine varır Bir iyice yapsın deyû Paçacıya pek yalvarır 3. Paçacı kazanı açar Bekci de yanına geçer Kazan içine bakarken Başından sarığı düşer 4. Sarığı gider bir yana Bak bekcinin seyrânına Sarığı alayım derken Düşer paça kazanına 5. Bekci bir yol dalar çıkar Paçacı ateşi yakar Bekci başlarken feryâde Paçacı da döner bakar 6. Bekciyi kazanda görür Başına bir kepçe vurur Der ki : — Ne ararsın anda Sahanın taşrada durur 7. Kazan fokur fokur kaynar Bekcinin eli ayağı yanar Kendi de hop hop sıçrar Paçacı sanar ki oynar 8. Bekci o haldeyken yine Paça doldurur koynuna Paçaçı der ki : — Taşra çık Bak eylediğin oyuna 9. Çıkardılar bunu hele Paçacılar güle güle Pişmeye az kalmuş bekci Birazcık kararmış hele 10. Paçacı kazanı döker Vâfir garib zarar çeker Bir sille vurur bekciye Bekci düşer teker meker 11. Bekciniz kaçar gülerek Sizlere geldim bilerek Ağam efendim sultânım Bekcinize bahşiş gerek BEDESTAN DESTANI 1. Başlayalım şirin kâre Bünyad edelim eş’âre Sûki maarifde bugün Şiiri çıkardım bâzâre 2. Vardım bir gün Bedestâne Başladım anı seyrâne Seyreylediğim ziyneti Takrir edeyim yârâne 3. Bedestanda dört olur bâb Satılır birinde kitab Bir kapuda takkeciler (Cümle esnâfı erbab) 4. Bir kapuda fincancılar Etrafında kolacılar Kuyumcular bir kapuda Dolaşmada meyancılar 5. Cevâhirle dolu her bâb Zeyn olmuş cümle dolab Dellalları nidâ ider Ellerinde türlü esvâb 6. Altın gümüş şamdanlar Cevâhirli gülabdanlar Gaayet âlâ tefârikler Gördüm anda buhurdanlar 7. Her dolabın var sâhibi Oturuyor beyler gibi Top top dîbâlar asılır Ziyner verir her cânibi 8. Samur kürkleri pür ziynet Divan rahtleri pür kıymet Cevherli gaddâre kılıç Bî nihâye pandol (pandül) saat 9. Çünkü mezadlar yürüdü Aklımı duman bürüdü Seyredince bunca malı Yüreğim yağı eridi 10. İnci ile lâlü mercan Eski mâden cam gül fincan Anlar senin olsun bekci Birer birer sat da harcan 11. Sözlerimiz bir az kaba Sözüm sana bekci baba Abdestinin içi dışı Bekci benden sana caba
Tema
Folklor
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM050142
Tema
Folklor
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 5, sayfalar 2417-2419
Tema
Folklor
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
  İş birliğiyle
Kullanım Şartları
Çerez Politikası
KVKK