EN
Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
Hakkında
İstanbul Ansiklopedisi
Reşad Ekrem Koçu
Web Projesi
Maddeler
❯
5. Cilt: Bay-Boğ
BEKÂR, BEKÂR UŞAĞININ EVLENMESİ
İstanbula bir iş tutmaya, para kazanmaya gelmiş bekâr uşağının Büyükşehirde kefâlet bağları, ve bekâr nızâmı denilen göz hapsi altında yaşamakdan kurtulması, bekâr hanlarından veya odalarından çıkıp bir mahalle içine girebilmesi için (sakalık ve bekçilik gibi hizmetler hâriç; B.: Bekçi; Saka) muhakkak evlenmesi gerekirdi; fakat bekâr uşağı kimseyi tanımadığı izin araya, o devrin tâbiri ile “oğlana babalık yapan” bir kılavuz girerdi. Kılavuz bâzan bu işi hakikaten baba gibi insânî duygularla yapar, İstanbulda bir ev açabilecek kadar para birikdirmeğe muvaffak olmuş delikanlıya münasib bir kız bulur kız tarafını da iknâ eder, oğlanı bekâr hayatının türlü mahrumiyetinden, ve bilhassa fuhuş yollarına sapmaktan, o yolların türlü kötü âkibetinden kartarırdı. Bir bekâr uşağına bulunan kız da ekseriya fakir bir âilenin evlâdı, hattâ hem fakir, hem de bir öksüz veya yetim olurdu; yâhud bir konağın evlenme çağına gelmiş câriyesi, halayığı, beslemesi olurdu. Kılavuzlar bâzan da bu işi bir para karşılığı yapar, kılavuzluğu meslek edinmiş kimseler olurdu. Ya oğlan bunlardan birine baş vurur, münâsib ırz ehli bir kız bulunmasını ister; yahud kız tarafı, her hangi bir sebeble kısmeti çıkmayan kıza, bekâr uşağı tâifesinden nâmuslu, çalışkan, çapkınlığı veya bıçkınlığı, yâhud her hangi bir lekesi...
⇓ Devamını okuyunuz...
İstanbula bir iş tutmaya, para kazanmaya gelmiş bekâr uşağının Büyükşehirde kefâlet bağları, ve bekâr nızâmı denilen göz hapsi altında yaşamakdan kurtulması, bekâr hanlarından veya odalarından çıkıp bir mahalle içine girebilmesi için (sakalık ve bekçilik gibi hizmetler hâriç; B.: Bekçi; Saka) muhakkak evlenmesi gerekirdi; fakat bekâr uşağı kimseyi tanımadığı izin araya, o devrin tâbiri ile “oğlana babalık yapan” bir kılavuz girerdi. Kılavuz bâzan bu işi hakikaten baba gibi insânî duygularla yapar, İstanbulda bir ev açabilecek kadar para birikdirmeğe muvaffak olmuş delikanlıya münasib bir kız bulur kız tarafını da iknâ eder, oğlanı bekâr hayatının türlü mahrumiyetinden, ve bilhassa fuhuş yollarına sapmaktan, o yolların türlü kötü âkibetinden kartarırdı. Bir bekâr uşağına bulunan kız da ekseriya fakir bir âilenin evlâdı, hattâ hem fakir, hem de bir öksüz veya yetim olurdu; yâhud bir konağın evlenme çağına gelmiş câriyesi, halayığı, beslemesi olurdu. Kılavuzlar bâzan da bu işi bir para karşılığı yapar, kılavuzluğu meslek edinmiş kimseler olurdu. Ya oğlan bunlardan birine baş vurur, münâsib ırz ehli bir kız bulunmasını ister; yahud kız tarafı, her hangi bir sebeble kısmeti çıkmayan kıza, bekâr uşağı tâifesinden nâmuslu, çalışkan, çapkınlığı veya bıçkınlığı, yâhud her hangi bir lekesi olmayan bir oğlan bulunmasını isterdi. Geçen asrın külhâni şâirlerinde Beşiktaşlı Gedâî (B.: Gedâî, Beşiktaşlı) eski İstanbul hayatının bu konusu üzerine bir destan yazmışdır. Bu namlı şâir bektâşî ve bekâr olduğundan, destanında İstanbuldan kız bulub evlenen delikanlıyı mes’ud etmemiş, kadınların cehlini, bu cehlin neticesi türlü edebsizliklerini, erkeği dâimâ istismar ettiklerini göstermek istemişdir. DESTAN 1. Size bir nev icâd destan söyleyim İzniniz olursa söyleyim eğer Er ile avratın kîylü kaalini Size naklideyim ben birer birer 2. Görüb meftun olur kaşı kaareye Bekâr olan elbet bakmaz pâreye Gelir bir kılavuz geçer âreye Derki sana buldum bir perî peyker 3. Filân kesin kızı gaayetle hesnâ Gonca gülden nâzik bir hub dilrübâ Hem âhû bakışlı gözleri elâ Nezâketi dünyâ varını değer 4. Oğlan der ki benim bahtım karadır Yürek delik deşik sînem yaradır Geçen günlerimi korkum aradır Gel uğratma başım derde peder 5. Kılavuz der tuz biberdir aşına Yeni girmiş on üç on dört yaşına Bir devlet kuşudur kondu başına Derler nâmerd olan kısmetin deper 6. Oğlan der ki her kim buyurur teklif Gördüğünü ister ol zâti şerif Günden güne gider masârif Hiç olmasa ayda on lira ister 7. Kılavuz der ayda yeter üç lira Yalı konak eylemeyin iştirâ İki odalı ev tutarsın kirâ Nere gitsen ehlin berâber gider 8. Anı babasından alayım sana Sağ oldukca duâ eylersin bana Beş on dükkânı var hep kâgir binâ Geçinmek yüzünden çekmezsin keder 9. Hâsıl kararlaşır tutarlar düğün Ziyâfete dâvet eyler gördüğün Giyinir kuşanır güveği bir gün Akşam zifaf içeri girer 10. Hâsılı olurlar ehlile iyâl Ara yerden geçer altı ay filhâl Er avret beynine düşer infiâl Başlar çarhi felek aksine döner 11. El çeker bunlardan zevku muhabbet Günden güne artar derd ile fırkat Garib başlarına kopar kıyâmet Divanenin ömrü beyhûde geçer 12. Hanım derki ne beklersin yanımı Var git herif sıkma benim canımı Bugün gördüm filân kesin hanımı Takmış kulağına elmas küpeler 13. Oğlan derki benim nazlı cânânım Sana fedâ olsun bu tatlı canım Sen ellere bakma kaşı kemânım Bu kadar ettiğin cefâlar yeter 14. Hanım der ki ben de bir nâzik tenim Var mıdır ellerden bir noksan yerim Al ferâce parlak potin isterim Beklerim tez al gel akşama kadar 15. Kocası der nedir bunun çâresi Kesilmiyor mesârifin âresi İki cebimde var bir mum pâresi Alamam efendim yokdan ne biter 16. Hanım der ki yarın eyleme ihmâl Bul bir zengin âdem var eyle suâl Yüzde on fâiz ver bir ağadan al İşini bilene yokmu sîmü zer 17. Kocası der ben bu işi bilemem Sonra uhdesinden beri gelemem Vakti dolar paraları veremem Gider Ağa bizi arzuhal eder 18. Hanım der ki ya al ya beni bırak İşte sana oldum yıldızdan ırak Gayri var git başın çaresine bak Akşam eve koymam gelirsen eğer 19. Kocası der evim elimle yıkdım Sen benden usandın, ben senden bıkdım Altı ayda onbin kuruşdan çıkdım Elverir elinden gayri elhazer.. 20. Hanım der ki bak bak bu herif kaçık Hiç kadın olur mu böyle ap açık Her neyin var ise al evimden çık Bundan sonra bana lâzım değil er 21. Kocası der benim nazlı cânânım Emrini tutmaya yokdur kolayım Mevlâm versin ben de sana alayım Elmas küpe yüzük cevherli kemer 22. Hanım der ki sonra nâdim olursun Ne borç eder ne kimseden alırsın Rakıya şaraba para bulursun Yuvarlarsın kuruşluğu ikişer 23. Kadın kocasını eder iştikâ Hâkim kapusunda görülür dâvâ Derler ki bu kadın yâr olmaz sana Koyver yakasını olma derbeder 24. Oğlan der ki bunun her bir sözü ok Hâne harâb oldum çok yıkıldım çok Bir para vermeğe iktidârım yok Yolumu yolsuza düşürdü kader 25. Kadın der ki dinle ey âli himem Nikâh nafakamdan geçtim istemem Kurtulsam elinden daha gam yemem Duyarsa vâlidem kurbanlar keser 26. Hâsılı boşanır avret erinden İyilik memûl olmaz binde birinden Mevlâ esirgesin karı şerrinden Esir olmuş koç yiğitler ne çeker 27. Ger olsa adamın elinde varlık Beyhûde çeker mi dünyada darlık Yâhû vezirlikdir şimdi bekârlık Zirâ destindedir çok hefti kişver 28. Eğer evlenmezse dünyâda insan Ne ile dolardı bu kevnü mekân Beyhûde beyhûde söylersin heman Gedâî başında rûzigâr eser
Tema
Diğer
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM050128
Tema
Diğer
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 5, sayfalar 2404-2405
Bakınız Notu
B.: Bekçi; Saka; B.: Gedâî, Beşiktaşlı
Tema
Diğer
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
  İş birliğiyle
Kullanım Şartları
Çerez Politikası
KVKK