GÜME FASLI – Klasik Türk Mûsikisi icrâsında ,hânende ve sâzende,enn büyük topluluğa verilmiş isim ;bir saray deyimidir ve 1826 dan sonra İkinci Sultan Mahmud zamanında kullanılmışdır. Osmanlı Sarayındaki Enderun koğuşları yüz yıllar boyunca bir saray okulu,bir sanat akademisi olmuşdu (B.:Enderun ,cild ,sayfa );bilhassa musiki eğitimi bakımından en parlak devrine Üçüncü Sultan Selim zamanında ulaşmış ve parlak devir İkinci Sultan Mahmud zamanında da devam etmişdi.Aşağıdaki satırları Tayyarzâde Atâ Beyin (B.:Atâ Bey,Tayyarzâde,cild ,sayfa ) Enderun tarihinden alıyoruz : “ Saraya 1241 (1825-1826) yılında girdim.O zaman sarayda musiki eski usül üzere Meşkhânede öğretilirdi.Koğuşlarda bulunan varlıklı gencler koğuş zâbiteri vasıtası ile Silâhdar Ağadan zin izin alırlar ayda bie iki defa kendi koğuşlaranda bulunan musikişinaslarla ve diger koğuşlardaki musiki ile meşgul ağaları akşam kahvealtısına çağırarak akşam namazından sonra şarkı ,nakış,semâi,besta gibi şeyler okunur,çalınırdı. “ Bu zevk ve şevkin daha büyüğü pâdişah huzurunda icrâ edilen ve saray ağzınca Güme Faslı denilen çalış ve okuyuşdur.Güme Fasıllarına Sarayla ilgisi olmayan ,musikiyi saray dışında öğrenmiş kimseler de katılırdı. “ Güme Faslına katılanlar pâdişah huzurunda yere serilen ihramlara otururlar,ve pâdişahın kend...

GÜME FASLI – Klasik Türk Mûsikisi icrâsında ,hânende ve sâzende,enn büyük topluluğa verilmiş isim ;bir saray deyimidir ve 1826 dan sonra İkinci Sultan Mahmud zamanında kullanılmışdır. Osmanlı Sarayındaki Enderun koğuşları yüz yıllar boyunca bir saray okulu,bir sanat akademisi olmuşdu (B.:Enderun ,cild ,sayfa );bilhassa musiki eğitimi bakımından en parlak devrine Üçüncü Sultan Selim zamanında ulaşmış ve parlak devir İkinci Sultan Mahmud zamanında da devam etmişdi.Aşağıdaki satırları Tayyarzâde Atâ Beyin (B.:Atâ Bey,Tayyarzâde,cild ,sayfa ) Enderun tarihinden alıyoruz : “ Saraya 1241 (1825-1826) yılında girdim.O zaman sarayda musiki eski usül üzere Meşkhânede öğretilirdi.Koğuşlarda bulunan varlıklı gencler koğuş zâbiteri vasıtası ile Silâhdar Ağadan zin izin alırlar ayda bie iki defa kendi koğuşlaranda bulunan musikişinaslarla ve diger koğuşlardaki musiki ile meşgul ağaları akşam kahvealtısına çağırarak akşam namazından sonra şarkı ,nakış,semâi,besta gibi şeyler okunur,çalınırdı. “ Bu zevk ve şevkin daha büyüğü pâdişah huzurunda icrâ edilen ve saray ağzınca Güme Faslı denilen çalış ve okuyuşdur.Güme Fasıllarına Sarayla ilgisi olmayan ,musikiyi saray dışında öğrenmiş kimseler de katılırdı. “ Güme Faslına katılanlar pâdişah huzurunda yere serilen ihramlara otururlar,ve pâdişahın kendilerine iltifatından sonra fasla başlanır,ve vaktin müsaadesine fasıl bir kaç saat sürer. Güme Faslını teşvik edip koruyan Sultan Mahmud Han efendimiz olmuşdur..”.