Fatih kazasının Karagümrük nahiyesinde Muhtesibiskender mahallesinde, Aksekicamii sokağile Akseki caddesi kavşağı köşesindedir; tuğla minareli bir ahşab mesciddir; bu satırların yazıldığı sırada Elliüçüncü ilkokul olarak kullanılmakta idi. (1945 Aralık). İlk yaptıran, İstanbula Fatih Sultan Mehmedle gelenlerden Kemaleddin Efendidir, kabri de, mescidin mihrabı önündedir; on beşinci asırdan kalma iri bir granit üzerine, son tamirinde konulmuş mermer bir kitabe levhasında: Banii evvel Akseki Kemaleddin Efendi Rahmetullahi aleyh 857 yazılıdır. Harab olmuş, on yedinci asır başında Reisülküttablardan Dal Mehmed Efendi tarafından yeniden yaptırılmıştır (H. 1013) 1604 de ölen Mehmed Efendi de Kemaleddin Efendinin yanına gömülmüştür. Bundan sonra bu mescit uzun zaman yine bakımsız kalmış, fevkalâde harab olmuş, en son (H. 1315) 1897 de Mehmed Şevki Efendi adında bir hayır sahibi tarafından bugünkü şeklinde ihya edilmiştir. Akseki caddesi üzerindeki avlu kapısında tâlik hat ile şu kitabe okunmaktadır: Sa’yi meşkûr ola merhum Kemalüddinin Dinine devletine hizmet ile oldu saîd; Hazreti Fatih ile şehri Stanbula gelüp Yapdı bu mescidi kim medfeni de ande bedid; Kalbi âşık gibi olmuş idi virâneü harab İdüb ol ma’bedi mesdud felek ahdi medid; Yetişüb kıldı Hacı Şevki Efendi ihya Yeniden eyled...

Fatih kazasının Karagümrük nahiyesinde Muhtesibiskender mahallesinde, Aksekicamii sokağile Akseki caddesi kavşağı köşesindedir; tuğla minareli bir ahşab mesciddir; bu satırların yazıldığı sırada Elliüçüncü ilkokul olarak kullanılmakta idi. (1945 Aralık). İlk yaptıran, İstanbula Fatih Sultan Mehmedle gelenlerden Kemaleddin Efendidir, kabri de, mescidin mihrabı önündedir; on beşinci asırdan kalma iri bir granit üzerine, son tamirinde konulmuş mermer bir kitabe levhasında: Banii evvel Akseki Kemaleddin Efendi Rahmetullahi aleyh 857 yazılıdır. Harab olmuş, on yedinci asır başında Reisülküttablardan Dal Mehmed Efendi tarafından yeniden yaptırılmıştır (H. 1013) 1604 de ölen Mehmed Efendi de Kemaleddin Efendinin yanına gömülmüştür. Bundan sonra bu mescit uzun zaman yine bakımsız kalmış, fevkalâde harab olmuş, en son (H. 1315) 1897 de Mehmed Şevki Efendi adında bir hayır sahibi tarafından bugünkü şeklinde ihya edilmiştir. Akseki caddesi üzerindeki avlu kapısında tâlik hat ile şu kitabe okunmaktadır: Sa’yi meşkûr ola merhum Kemalüddinin Dinine devletine hizmet ile oldu saîd; Hazreti Fatih ile şehri Stanbula gelüp Yapdı bu mescidi kim medfeni de ande bedid; Kalbi âşık gibi olmuş idi virâneü harab İdüb ol ma’bedi mesdud felek ahdi medid; Yetişüb kıldı Hacı Şevki Efendi ihya Yeniden eyledi, ma’mur anı bâ sa’yi mezid Hissemendi niami ecrü mesûbat itsun Hırkai pâki risaletden anı rabbi mecid; Pederü maderinin ruhları şâd olarak Bulalar cenneti âlâda safâi câvid; Sa’di beş vakıt gelüb okuna hangi tarih “Akseki Mescidi himmetile oldu tecdid. Yâhu! 1315, Ramazani şerif, Mescidin üçüncü bânisi olan bu Hacı Şevki Efendinin kabri de mescidin mihrabı önündeki hazirededir, mermerden kabir taşındaki kitabesi de şudur: “Bânii salisi tarikati rifaiye meşayihinden ve maliye hazinesi memurin kalem hülefasından Akseki Camiişerifi bânii salisi elhac Şevki Aşki Efendinin halvetgâhı mânevîsidir — Sene Hicrî 1324 (M. 1906)”. Bibl.: Hadikatül cevami, I; REK ve Saim Turgud, Gezi notu. Akseki Mescidi (Resim : Nezih)