KADİRCAN (Hanzâde) – Aşağıdaki satırları Üsküdarlı Âşık Râzinin evrâkı metrûkesinden alıyoruz:“ Görmedim,bilmem,1280-1290(1863-1873) arasında İstanbul haytaları ve hânberduşları arasında diyar garibi bir delikanlıdır,düşüp kalkdıkları Hanzâde dermiş,aslı Hiveliymiş,memleketinden bir kalender dervişin yanında gelmiş,derviş İstanbulda ölünce,han odasından sokağa düşmüş.Ahvalini bizim Tophâne Müşürlüğü kalemi kudemâsından Tatar Talat Efendiden dinlemişdim.Şânında şu manzumeyi yazdım: Bakma perçeminde bite yavşağa Hem köhne şalvara ipden kuşağa Yalun taban garibandan uşağa Hanzâde dirler ki şâhi hûbandır Hive Hanı torunuymuş eşbahim Diyar garibidir o güzel beyim Ayaklarnı yüz göz sürüp öpeyim Toz toprağı hâki pâki Turandır Düşmez kalkmaz efendimiz bir Yezdan Başımızın tacı olmuş mihriban Nâzü cilve nûri şebab hüsnü an Hanzâdelik biçilmiş bir kaftandır Ayak çıplak sırtında yok mintanı Dolaşıyor çayır çemen bostanı Oynatırlar meclis kurup fettanı Sanmayınız Hanzâdeye bühtandır “İstanbuldan memleketlisi başka bir kalender derviş tarafından alınıp götürülmüş..” Âşık Râzinin evrâkı metrukesi arasında bu Hanzâde Kadircanın,o tarafların kıyâfetiyle bir resmi görülmüşdür,Râzinin kaydine göre Tatar Talat Efendiden alınmış . Vâsıf HİÇ