Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
Kilindir Oğrusu maddesi
KİLİNDİR OĞRUSU – On yedinci asır başlarında asıl adı unutulmuş, ocaklı ayakdaşları arasında Kilindir Oğrusu lâkabiyle anılan yeniçeri erâzilinden bir uğursuz ve nursuz, zehri kaatil adamdı. Yeniçeri ocağının altmış beşinci orta (tabur) neferlerinden, her türlü habâsetve şenâaati nefsinde toplamış, kara yüzü kalbinin aynası dev yapılı bir gençti.
Kilindir, o zamanlar bir şarap ölçeğineverilmiş olan isimdir. “Oğru” da malûm, hırsız demektir. Yiğit lâkabiyle anılır derler, Kilindir Oğrusunun ne mal olduğu lâkabinden bellidir. Bu serseri, 1622 senesinde kanlı bir yeniçeri ihtilâliyle tahttan indirilen ve henüz on sekiz yaşında bulunan Genc Osmanın kanına susamış olanların şenî cinayet âleti oldu.
Uzun boylu, bir melek gibi güzel yüzlü, buğday benizli, mavi gözlü, sarı saçlı, daha bıyıkları bileterlememiş genç padişah, Polonya seferinde Hotzin kalesinin muhasarasında yeniçerilerin türlü edebsizlik ve itaatsizliğini görmüş, bu asker ocağını sıkı bir disiplin altında ıslâha, olmazsa, yeniçerileri kaldırıp yeni bir asker ocağı kurmağa karar vermişti. Sefer dönüşünde de işe, İstanbuldaki serseri, hayta ve hezele, hergele güruhunun temizlenmesiyle başlamıştı. Bu gibileri yakalatarak gemilerde küreğe vurdurtuyor, yahut taş kayıklarına doldurtarak, bir rivayete göre, geceleyin denize attırı...
⇓ Devamını okuyunuz...
KİLİNDİR OĞRUSU – On yedinci asır başlarında asıl adı unutulmuş, ocaklı ayakdaşları arasında Kilindir Oğrusu lâkabiyle anılan yeniçeri erâzilinden bir uğursuz ve nursuz, zehri kaatil adamdı. Yeniçeri ocağının altmış beşinci orta (tabur) neferlerinden, her türlü habâsetve şenâaati nefsinde toplamış, kara yüzü kalbinin aynası dev yapılı bir gençti.
Kilindir, o zamanlar bir şarap ölçeğineverilmiş olan isimdir. “Oğru” da malûm, hırsız demektir. Yiğit lâkabiyle anılır derler, Kilindir Oğrusunun ne mal olduğu lâkabinden bellidir. Bu serseri, 1622 senesinde kanlı bir yeniçeri ihtilâliyle tahttan indirilen ve henüz on sekiz yaşında bulunan Genc Osmanın kanına susamış olanların şenî cinayet âleti oldu.
Uzun boylu, bir melek gibi güzel yüzlü, buğday benizli, mavi gözlü, sarı saçlı, daha bıyıkları bileterlememiş genç padişah, Polonya seferinde Hotzin kalesinin muhasarasında yeniçerilerin türlü edebsizlik ve itaatsizliğini görmüş, bu asker ocağını sıkı bir disiplin altında ıslâha, olmazsa, yeniçerileri kaldırıp yeni bir asker ocağı kurmağa karar vermişti. Sefer dönüşünde de işe, İstanbuldaki serseri, hayta ve hezele, hergele güruhunun temizlenmesiyle başlamıştı. Bu gibileri yakalatarak gemilerde küreğe vurdurtuyor, yahut taş kayıklarına doldurtarak, bir rivayete göre, geceleyin denize attırıyordu. Kilindir Oğrusu ve benzeri baldırı çıplaklara “böyle padişah gerekmez!” idi.
İhtilâl günü, Mayıs ayının ondokuzuna rastlamış bir perşembe günüdür, sarayı hümâyun yeniçeriler tarafından basıldığı zaman Sultan Osman hâs bahçenin bir oğrun kapısından kaçarak Süleymaniyedeki yeniçeri ağalığına sığınmıştı. Fakat bunu haber alan yeniçeriler bu kumandanlık dairesi önüne gelmişler, padişahı müdafaa etmek isteyen ağalarını paralamışlar ve Sultan Osmanı, ağalık sarayında istirahat etmek üzere çekildiği odadan sırtında bir entari, yalın ayak, başı açık çıkararak bir hammal beygirine bindirip türlü hakaretle Aksarayda Et Meydanındaki kışlalarına götürmüşlerdi.
Kilindir Oğrusu kendisini ilk defa işte bu mahşeri sahnede göstermişti. Altuncuoğlu adında bir hayta ile beraber, korkusundan etrafına şaşkın şaşkın bakan ve kalabalık arasında kendisine merhamet edecek bir yüz arayan padişaha yaklaşmış, Altuncuoğlu ârsız ve hayâsız bir tecavüzle genç hükümdarın baldırını sıkmış, Kilindir Oğrusu da:
- Nasılsın cânım Osman Çelebi!. Şehbaz yiğitleri taş gemilerine doldurup denize atmak nasıldı?
Diye sırnaşmıştı. Biçare delikanlı az sonra kaatili olacak bu rezil herife istihkar ile bakmış ve cevap vermeğe tenezzül etmemişti.
O gün Sultan Osmanın yerine bir mecnun olan Birinci Mustafa ikinci defa olarak tahta oturtulmuştu. Mührü hümayun da bu padişahın kızkardeşinin kocası olan Kara Dâvud Paşaya verilmişti. Yeni Sadrâzam hunhâr bir adamdı.. İhtilâlci asker Genç Osmanı padişah olarak istememekle beraber ölümüne râzı değildi. Kara Dâvud Paşa ise Genç Osmanın yaşamasını kendisi için tehlikeli gördü. Tasarladığı cinayetin âletini ararken Kilindir Oğrusu paşanın tam istediği adam oldu.
İhtilâl gününün akşamı âdi bir yük arabasına bindirilen Genç Osman Yedi Kule zindanına götürüldü; az sonra da, neyi tasdik ettiğini bilmeyen mecnun hükümdardan Sultan Osmanın idam fermanını almış olan Kara Dâvud Paşa Yedi Kuleye geldi.
Sultan Osman daracık zindanında tekrar Kilindir Oğrusu ile karşılaştı; fakat genç padişahı öldürmeyi üzerine alan buhabis herifle dört ayakdaşı işlerini kolaylıkla başaramadılar. Kuvvetli ve çevik olan Sultan Osman zindan kapısının dar ve çok basık oluşundan istifade ederek kendisini tekme ve yumrukla uzunca bir zaman müdafaa etti. Bu boğuşma arasındadır ki, Kilindir Oğrusu melanetteki hünerini gösterdi, Sultan Osmanın bir sendelemesinden istifade etti, canalıcı bir uzvunu pençesine geçirerek acı kuvvetiyle sıkıp burmağa başladı; delikanlı feryad ederek yere yığılınca öbür cellâdlar kemend atarak biçareyi boğuverdiler.
Kilindir Oğrusu gibiler melanet ve habasetleriyle öğünürler; hemen ertesi günü câni, idam adı altındaki bu iğrenç cinayeti öğünülecek bir vaka gibi anlatmağa başladı, ayakdaşı baldırı çıplaklar, haytalar arasında günün kahramanı oldu; İstanbulda Yedi Kule vakasını bütün tafsilâtiyle öğrenmiyen kalmadı. Kışlada, kahvehanede, yahut bir hamamın göbek taşında:
- Şöyle ettim, böyle ettim.. Osman Çelebiyi yere çaldım..Kemendi atıp boğduk.. Ve sağ kulağını kesip padişahımızın valideleri Sultan hazretlerine götürdük, bir kese altın bahşiş aldık..
Diye secaat zannederek cinayetini pervasızca itiraf eden Kilindir Oğrusuna bu hizmeti karşılığı Sübaşılık verilmişti, serseri, paytahtın büyük zabıta âmirlerinden biri olmuştu.
Fakat yeniçerilerin ekseriyeti Sultan Osmanın ölümüne tarafdar değildi; Yedi Kule cinayeti ile ocaklarına padişah kanı lekesinin sürüldüğünü söyliyerek ayaklandılar, Sadrâzamı cinayetin mürettibi olarak itham ettiler, padişahdan onun ve Yedi Kule cellâdlarının başlarını istediler. Kara Dâvud Paşa azl ve bir kaç ay sonra idam olundu. Kilindir Oğrusu da yakalandı, Yedi Kule zindanında, cinayet sahnesi olan yerde boğularak idam edildi; ve vakada cürüm ortaklariyle beraber mensup olduğu altmış beşinci yeniçeri ortası da ocak defterinden silinerek lâğvedildi; ve bu orta, yeniçeri ocağının tamamen kaldırılacağı tarihe kadar bir daha kurulmadı.
Yeniçerilerin ücretleri üç aydan üç aya sarayda divanı hümayun önünde merasimle dağıtılırdı; bu münasebetle de ortalar ananevi bir yoklamadan geçirilirdi. Sıra altmış beşinci ortaya gelince ses verilmezdi. Üçüncü çağırılışta zabitlerden biri:
- Yoktur!..
Diye bağırır; divanı hümayunun toplandığı Kubbealtının önüdeki avluda bulunan yeniçeriler de bir ağızdan:
- Yok olsun!..
Derlerdi.
Mehmed KOÇU
Tema
Folklor
Emeği Geçen
Tür
Kupür, Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Madde Başlığı
Yazar/Üreten
Mehmed Koçu
Kod
K25A001
Tema
Folklor
Konular
Tür
Kupür, Belge
Biçim
Baskı, Daktilo yazısı, El yazısı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
İstanbul Ansiklopedisi Ki-Kl bölümü için hazırlanmış metin
Not
Kâğıt üzerine baskı, daktilo ve tükenmez kalem. Kupürler belgeye yapıştırılmıştır. Tükenmez kalemle düzeltmeler ve eklemeler yapılmıştır.
Provenans
İstanbul Ansiklopedisi Arşivi, Kadir Has Üniversitesi ve Salt iş birliğiyle erişime açılmıştır.
Tema
Folklor
Emeği Geçen
Tür
Kupür, Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.