KARADEMİR ( Hilmi ) – 1966 yılında İstanbulda 22.Asliye Hukuk Mahkemesi mübâşiri ; gazetelerle yayınladığı bir evlenme ilânından sonra “ Şâir Mübâşir ” lakabı ile ; evlenme ilânı şudur: “Yirmialtı yaşında, 1.76 boyunda, 75 kilo ağırlığında, kötü alışkanlıkları olmayan, edebiyatın bir dalından hoşlanan, mahçup tavırlı, içine kapanık, duyguları ince bir devlet memuruyum. Beni içinde bulunduğum acı yalnızlıktan kurtarıp, bana yeniden hayat verebilecek, bu kere şehir içinde doğmuş büyümüş, (İlk karısını köyden almış. Anlaşamamışlar ve mahkemece boşanmışlar) iyiyi – doğruyu seçebilen görgülü ve iyimser, 18-26 yaşları arasında, boyu 1.60 dan, kilosu 55 aşağı olmayan, kumral veya esmer, sinemadan, tiyatrodan, şiir ve roman okumaktan hoşlanan, kız veya dul bir bayanla bizzat işyerime (Kendi veya ailesiyle) gelerek konuşup anlaşmak suretiyle, ya da (Şayet İstanbul'dan uzakta oturuyorsa) mektuplaşmak yoluyla evlenmek istiyorum.” 21 aralık 1966 tarihli Hürriyet gazetesinde: “..yüzlerce genç kız ve kadın Adliye Sarayının Şâir Mübâşiri Hilmi Karademirle evlenmek için sıraya girmişdir” diye bir haber vardır. Yine aynı gazete o günlerde bu genç adamın dâima yalnızlıkdan şikâyet eden şiirlerinden bir kaçını yayınlamışdır ; birini alıyoruz: .............. Yaşantım Kuştepede Kuşların hiç uğramadı...

KARADEMİR ( Hilmi ) – 1966 yılında İstanbulda 22.Asliye Hukuk Mahkemesi mübâşiri ; gazetelerle yayınladığı bir evlenme ilânından sonra “ Şâir Mübâşir ” lakabı ile ; evlenme ilânı şudur: “Yirmialtı yaşında, 1.76 boyunda, 75 kilo ağırlığında, kötü alışkanlıkları olmayan, edebiyatın bir dalından hoşlanan, mahçup tavırlı, içine kapanık, duyguları ince bir devlet memuruyum. Beni içinde bulunduğum acı yalnızlıktan kurtarıp, bana yeniden hayat verebilecek, bu kere şehir içinde doğmuş büyümüş, (İlk karısını köyden almış. Anlaşamamışlar ve mahkemece boşanmışlar) iyiyi – doğruyu seçebilen görgülü ve iyimser, 18-26 yaşları arasında, boyu 1.60 dan, kilosu 55 aşağı olmayan, kumral veya esmer, sinemadan, tiyatrodan, şiir ve roman okumaktan hoşlanan, kız veya dul bir bayanla bizzat işyerime (Kendi veya ailesiyle) gelerek konuşup anlaşmak suretiyle, ya da (Şayet İstanbul'dan uzakta oturuyorsa) mektuplaşmak yoluyla evlenmek istiyorum.” 21 aralık 1966 tarihli Hürriyet gazetesinde: “..yüzlerce genç kız ve kadın Adliye Sarayının Şâir Mübâşiri Hilmi Karademirle evlenmek için sıraya girmişdir” diye bir haber vardır. Yine aynı gazete o günlerde bu genç adamın dâima yalnızlıkdan şikâyet eden şiirlerinden bir kaçını yayınlamışdır ; birini alıyoruz: .............. Yaşantım Kuştepede Kuşların hiç uğramadığı bir kentte. Öylesine yaşıyorum, öylesine işte, Tüm sevilere sırt dönmüş, Bir dört duvar arasında, Yarı sağ , yarı ölmüş. Hilmi Karademirin evlenmeye muvaffak olamadığı anlaşılıyor ki üç ay sonra yine aynı gazetenin 25 şubat 1967 tarihli nushasının birinci sayfasında: “ Şâir Mübâşir bileklerini kesdi ” başlığı altında bir intihar haberi yayınlanmışdır: “ Bekârlık çekilmiyor diyerek hâkimin odasına kapanan Hilmi şiir yazdı ve intihara teşebbüs etti ; hastahâneye kaldırılmış, durumunun vahim olmadığı bildirilmişdir; intihar teşebbüsünden az önce yazdığı şiir şudur: Bir Düş olsaydı İçinde yaşadığım şu hayat Ürkerek uyansaydım birden Açsaydım gözlerimi dünyaya Ne olurdu ben de bugün. Onlar arasında olsaydım Onlar gibi yaşayıp Onlar gibi ölseydim. Bahtsız genç adamın hayatı hakkında başka bilgi edinilemedi. Bürhaneddin OLKER