HÜSNİYE DOĞAN – Aydın bir türk kadını,türk kadınlığının yüz akı sîmâlardan biri ; 1908 de İstanbulda doğdu,Dr.Mehmed Hüsnü Bey ile Mâsûme Hanımın kızıdır. Mehmed Hüsnü Bey aslen Kazanlı olup iki arkadaşı ile birlikde tahsil için İstanbula gelmiş,Tıbbiyei Mülkiyeyi bitirmiş,Türkiyede yerleşmiş,uzun bir süre Magnisada hükûmet tabibliği yapmış,Birinci Cihan Harbinde kendi isteği ile ordu hizmetine girmiş,askerlerden sirâyet eden tifüsden öldüşdür;Harb Mecmuasının yaşayan ölüler başlıklı sayfasına resmi konmuşdur.Annesi Mâsûme Hanım,Eskişehirde yerleşmiş ticâretle meşfil Taşkendli Hacı Abdürrahman Efendinin kızıdır. Üç ağabeyi vardı,Dr.Muzaffer bey,muharrir ve gazeteci Senih Muammer Bey(B.: Aalatur,Senih Muammer,cild 2,say1a 581),Diş doktoru Kenan Bey. 192 Beşiktaşda Mihrimah Kız Rüşdiyesinde,sonra Alyans İzraelit Fransız Kolejinde okudu,henüz 17 yaşında ve çok güzel bir kız iken,kendisine âşık olan ağabeyi Dr.Muzaffer Beyin en yakın arkadaşı Dr.Fâzıl Doğan Beyle evlendi,yüksek tahsilini oto didakt olarak yapdı,öylesine ki ,felsefe tarih ve edebiyat ile meşgul oldu,ve okumakla da kalmayıp üniversitede dinleyici olarak felsefe kurslarını tâkib ett. Zevci Dr.Fazıl Bey çok genc yaşında Emed Cebhesinde elinde silâhla bilfiil Millî Mücâdeleye katılmış,kendisine Gördes-Demirci havâlisi kum...

HÜSNİYE DOĞAN – Aydın bir türk kadını,türk kadınlığının yüz akı sîmâlardan biri ; 1908 de İstanbulda doğdu,Dr.Mehmed Hüsnü Bey ile Mâsûme Hanımın kızıdır. Mehmed Hüsnü Bey aslen Kazanlı olup iki arkadaşı ile birlikde tahsil için İstanbula gelmiş,Tıbbiyei Mülkiyeyi bitirmiş,Türkiyede yerleşmiş,uzun bir süre Magnisada hükûmet tabibliği yapmış,Birinci Cihan Harbinde kendi isteği ile ordu hizmetine girmiş,askerlerden sirâyet eden tifüsden öldüşdür;Harb Mecmuasının yaşayan ölüler başlıklı sayfasına resmi konmuşdur.Annesi Mâsûme Hanım,Eskişehirde yerleşmiş ticâretle meşfil Taşkendli Hacı Abdürrahman Efendinin kızıdır. Üç ağabeyi vardı,Dr.Muzaffer bey,muharrir ve gazeteci Senih Muammer Bey(B.: Aalatur,Senih Muammer,cild 2,say1a 581),Diş doktoru Kenan Bey. 192 Beşiktaşda Mihrimah Kız Rüşdiyesinde,sonra Alyans İzraelit Fransız Kolejinde okudu,henüz 17 yaşında ve çok güzel bir kız iken,kendisine âşık olan ağabeyi Dr.Muzaffer Beyin en yakın arkadaşı Dr.Fâzıl Doğan Beyle evlendi,yüksek tahsilini oto didakt olarak yapdı,öylesine ki ,felsefe tarih ve edebiyat ile meşgul oldu,ve okumakla da kalmayıp üniversitede dinleyici olarak felsefe kurslarını tâkib ett. Zevci Dr.Fazıl Bey çok genc yaşında Emed Cebhesinde elinde silâhla bilfiil Millî Mücâdeleye katılmış,kendisine Gördes-Demirci havâlisi kumandanlığı verilmişdi.Çerkez Edhemin ihânetini,kardeşi Reşid’in hayırlı bir tesadüfle eline geçen mektubundan keşfederek Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmetini îkaaz etmişdi.Kırmızı kordelalı İstiklâl Madalyası hâmili idi sâhibiydi.Zaferden sonra Ayvalıkda yerleşmişdi.1951 de İstanbulda vefat etti,kabri Ayvalıktadır. Hüsniye Hanımın Fazıl Beyden iki oğlu olmuşdur,Gültekin Doğan ve İlter Doğan, Ayvalıkda otururlar,bir pirina fabrikaları vardır. Hüsniye Doğan Hanımefendinin Evi – Harbiyede Altınbakkalda Tek Apartımanının bir katı ;bu aydın kadının çok geniş bir muhiti vardır,ünlü şâir Behcet Kemal Çağların (B.:Çağlar,Behcet Kemal,cild 7,sayfa 3650) anî ölümü bütün dostlarını şaşırtmış,o dostlar acıyı paylaşmak üzere Hüsniye Doğan Hanımefendinin evinde bir çarşanba akşamı toplanmışlardı.1969 dan bu yana her salı akşamı o evde bir toplantı yapmak,hanımefendinin sofrasında bir akşam yemeği yenmek o dostlar arasında bir gelenek oldu,ilk dostlara yenileri katıldı. Şiirler okunur,hatıralar anlatılır,kitablardan,sanat eserlerinden bahsedilir,ev,bir özel akademi havasına bürünür.En büyük noksan,o toplantıların bir zabıtnâmesinin tutulmayışıdır; tutulmuş olsaydı,millî kütübhânemize hiç bir kaynakda bulunmayan kayıdları ihtivâ eden bir eser konulurdu.