HÜSEYİN (Digo) – Geçen asır sonlarının tulumbacılarından,Üsküdar Belediye Dâiresi Sandığı uşaklarındandı ;esmer,uzun boylu,sırım gibi delikanlıydı ; iri kıyım öylesine koşarlı ve dayanıklı ayakları vardı ki,coşmakdaki sür'at ve mukaavemeti ile yalnız Üsküdarın değil,gazete sütunlarında övülerek koca İstanbulun şöhretleinden olmuşdu; tulumbacılığın yanında gazete müvezziliği yapardı ki delikanlıya,iş olarak,biçilmiş kaftandı. Üsküdar ve Kadıköy gazete serbâyilerinin bir meseleden araları açılmış,birbirlerinin iş bölgesine müvezzi çıkarır olmuşlardı.Devrin iki büyük gazetesinden Sabah'ın sahibi Mihran Efendi Kadıköy bayiini tutar,gazetesini evvelâ ona gönderir verdirtir ;İkdam'ın sahibi Cevdet Bey de aksi,,Üsküdar bâyiini tutar,İkdam da önce Üsküdarlılara verilirdi.Bu suretle matbaalardan gazeteleri toplamak aynı zamanda bitmiş olurdu,fakat Sabahın “Müvezzi Sabah” adında bir istimbotu vardı,Kadıköy bâyii o istimbotla önce Kadıköyüne geçer ve küçük gemi,hemen Boğazın Anadolu yakası iskelelerine doğru yola çıkardı.ûsküdarın gazetesini ise üç çifte bir futa getirir idi,ve Üsküdar müvezzileri de gazeteleri koltuklayıp Kadıköy ve Boğaz istikaametlerinde koşmaya başlarlardı.Rüzgâr ayaklı Digo Hüseyin de bir bir tarafa, bir gün de öbür tarafa koşardı. Bir gün Haydarpaşada tireni kaçırmış,...

HÜSEYİN (Digo) – Geçen asır sonlarının tulumbacılarından,Üsküdar Belediye Dâiresi Sandığı uşaklarındandı ;esmer,uzun boylu,sırım gibi delikanlıydı ; iri kıyım öylesine koşarlı ve dayanıklı ayakları vardı ki,coşmakdaki sür'at ve mukaavemeti ile yalnız Üsküdarın değil,gazete sütunlarında övülerek koca İstanbulun şöhretleinden olmuşdu; tulumbacılığın yanında gazete müvezziliği yapardı ki delikanlıya,iş olarak,biçilmiş kaftandı. Üsküdar ve Kadıköy gazete serbâyilerinin bir meseleden araları açılmış,birbirlerinin iş bölgesine müvezzi çıkarır olmuşlardı.Devrin iki büyük gazetesinden Sabah'ın sahibi Mihran Efendi Kadıköy bayiini tutar,gazetesini evvelâ ona gönderir verdirtir ;İkdam'ın sahibi Cevdet Bey de aksi,,Üsküdar bâyiini tutar,İkdam da önce Üsküdarlılara verilirdi.Bu suretle matbaalardan gazeteleri toplamak aynı zamanda bitmiş olurdu,fakat Sabahın “Müvezzi Sabah” adında bir istimbotu vardı,Kadıköy bâyii o istimbotla önce Kadıköyüne geçer ve küçük gemi,hemen Boğazın Anadolu yakası iskelelerine doğru yola çıkardı.ûsküdarın gazetesini ise üç çifte bir futa getirir idi,ve Üsküdar müvezzileri de gazeteleri koltuklayıp Kadıköy ve Boğaz istikaametlerinde koşmaya başlarlardı.Rüzgâr ayaklı Digo Hüseyin de bir bir tarafa, bir gün de öbür tarafa koşardı. Bir gün Haydarpaşada tireni kaçırmış,ayaklarına yol vermiş,tiren Feneryolu istasyonuna girerken,Hüseyin çokdan orada : - İkdam !..diye bağırınca yolculardan başka makinist bile alkışlamış. Boğaz yolunda da Müvezzi Sabah istimbotunu geçer,her iskelede azıcık mola verir,istimbot gelirken iskeleden mendil sallar,ve yine yoluna devam ederdi,hem yol boyundaki yalılara ve kahvehânelere gazete bırakmak şartı ile.Bir gün İkdamda:“Sabah refikimizin istimbotu varsa bizim de kara vapurumuz var..” diye Hüseyini öven bir sütunluk yazı çıkmışdı.Ahmed Cevdet Bey esmerliğinden ötürü Digo Hüseyine “Karaduman” derdi (Resmi için B.: Gazete Müvezzileri,cild 11,sayfa 6033) Digo lakabının nereden geldiğini,ve Hüseyinin ne zaman öldüğünü tesbit edemedik. Vâsıf HİÇ