HÜMÂŞAH HASEKİSULTAN – Osmanlı Hânedânının en bahtsız hükümdarı ve cihan tarihinin en namlı zendostlarından Sultan İbrahimin aşk ile bağlandığı tek kadın (B.:İbrahim) ;aslının nereli ve hangi millerden olduğu bilinmiyor,esirciden satın alınıp pâdişaha takdim edildiği muhakkakdır,büyük ihtimal ile bir çerkes yâhud gürcü kızı olacakdır. Osmanlı Tarihinde “Telli Haseki” lakabı ile anılır.Hânedan geleneğince pâdişah bir bâkire câriyeyi istifrâş eder,zamanımız deyimi ile metres edinir,ve metresi bir çocuk doğurdukdan sonradır ki nikâh kıyılır ve genc kadına Hasekisultan unvânı verilirdi,Pâdişah Zevcesi anlamında idi.Zifaf çok önceden olduğu için,bir unvanla pâdişah zevcesi olmuş kadınlara ayrıca düğün yapılmazdı. Sultan İbrahim âşık olduğu Hümâşahı istifraş etmedi,önce İstanbulun en zengin genc adamı olarak nikâh kıydırdı,muhteşem bir düğün yaptırdı,ve zifaf odasında Hasekisultanını bir Gelin Kız olarak gördü.Hümâşahın “Telli Haseki” lakabı bundan gelir.Onu saraydaki Haremi Hümâyundan da çıkardı,baş başa muhabbetleri için Hümâşaha ikaametgâh olarak Sultanahmed Meydanındaki İbrahimpaşa Sarayını tahsis etti. Devlet ve Saray erkân düğün hediyesi olarak Telli Hasekiye kıymetli mücevherler takdim etti. Bir gün masalcı Voyvoda kızı, padişaha bir masal anlatmıştı: “Nigâristan padişahının bir...

HÜMÂŞAH HASEKİSULTAN – Osmanlı Hânedânının en bahtsız hükümdarı ve cihan tarihinin en namlı zendostlarından Sultan İbrahimin aşk ile bağlandığı tek kadın (B.:İbrahim) ;aslının nereli ve hangi millerden olduğu bilinmiyor,esirciden satın alınıp pâdişaha takdim edildiği muhakkakdır,büyük ihtimal ile bir çerkes yâhud gürcü kızı olacakdır. Osmanlı Tarihinde “Telli Haseki” lakabı ile anılır.Hânedan geleneğince pâdişah bir bâkire câriyeyi istifrâş eder,zamanımız deyimi ile metres edinir,ve metresi bir çocuk doğurdukdan sonradır ki nikâh kıyılır ve genc kadına Hasekisultan unvânı verilirdi,Pâdişah Zevcesi anlamında idi.Zifaf çok önceden olduğu için,bir unvanla pâdişah zevcesi olmuş kadınlara ayrıca düğün yapılmazdı. Sultan İbrahim âşık olduğu Hümâşahı istifraş etmedi,önce İstanbulun en zengin genc adamı olarak nikâh kıydırdı,muhteşem bir düğün yaptırdı,ve zifaf odasında Hasekisultanını bir Gelin Kız olarak gördü.Hümâşahın “Telli Haseki” lakabı bundan gelir.Onu saraydaki Haremi Hümâyundan da çıkardı,baş başa muhabbetleri için Hümâşaha ikaametgâh olarak Sultanahmed Meydanındaki İbrahimpaşa Sarayını tahsis etti. Devlet ve Saray erkân düğün hediyesi olarak Telli Hasekiye kıymetli mücevherler takdim etti. Bir gün masalcı Voyvoda kızı, padişaha bir masal anlatmıştı: “Nigâristan padişahının bir sarayı varmış..İçinin her tarafı, duvarlarına ve tavanına varınca samurla kaplıymış.” Bunu dinliyen Sultan İbrahim derhal başda büyük devlet adamları, zengin tüccarlar, bütün vezirler, valiler gelmek üzere, herkesten kudret ve takati derecesinde samur kürk toplattı ve İbrahim Paşa sarayının büyük bir salonu, duvarlarına ve tavanına varınca samurla kaplandı.. Hümaşah ve Sultan İbrahim samurlara büründüler ve bir masalı hakikat olarak yaşadılar.. Bahtsız sultan İbrahim, öz anası Kösem Mahpeyker Sultanın hırsına kurban olarak tahttan indirildi, pek az sonra da yine anasının hazırladığı bir entrika ile idam olundu. Ölümünde henüz otuz dört yaşındaydı. Kocasının felâketinden sonra Telli Haseki Hümaşah ne oldu bilmiyoruz... Ya, Bayazıddaki Eski Sarayın bir dairesinde bir müddet çile çektikten sonra sessizce öldü veyahut da gizlice, yok edildi.