Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
Héroine maddesi
HÉROİNE – Bizde “Eroin” telâaffuz edilir,ayak takımı ağzında “Horayin” denilir,hâneberduşlar,apaşlar argosundaki karşılıkları da “Beyaz”,“Mal”,“Kurukafa”,“Toz” dur; bütün dünyâda ve memleketimizde,bilhassa İstanbulda ve çoğunlukla delikanlılar,erkek gençlik arasında korkunc tahribât yapan ve toz hâlinde kullanılan beyaz renkli keyif maddesi müdhiş zehir ,“Beyaz Zehir” ;kimyâ ilmindeki adı “Di Asetil Morfin” dir ; ilk defa olarak 1898 de alman kimyâgeri Dresser tarafından bulunmuşdur,tıbda morfinden daha müessir bir madde olarak kullanılması düşünülmüş,fakat az sonra bir “keyif verici” olarak ilk defa Amerikada kullanılmış, ve hemen dünyâya yayılmışdır.Keyif maddesi olarak satışı dünyâca yasakdır.İmâli külfetsiz,mâliyeti düşük,satış fiâtı çok yüksek,îmalcilerini ve satıcılarını kısa zamanda büyük servede kavuşdurduğu için,kaçakcılığı,her türlü cezâ göze alınarak yapılan bir maddedir.
Beyaz,kokusuz ve tadı acı bir tozdur,suda ve alkolde erir.İbtidâî maddesi ,memleketimizde çok bol yetişen Afiyondur.
Bu keyif verici zehir memleketimizde 1918 mütârekesinden sonra işgal yıllarında yayılmaya başlamışdır.Bizde afiyon bol yetişdiği için,dünya tıb piyasasına sevk edilmek şartı ile,ilk defa olarak bir japon kimyagerine İstanbulda Taksimde bir Héroine imâlâthânesi kurma izni verilmişdir,,19...
⇓ Devamını okuyunuz...
HÉROİNE – Bizde “Eroin” telâaffuz edilir,ayak takımı ağzında “Horayin” denilir,hâneberduşlar,apaşlar argosundaki karşılıkları da “Beyaz”,“Mal”,“Kurukafa”,“Toz” dur; bütün dünyâda ve memleketimizde,bilhassa İstanbulda ve çoğunlukla delikanlılar,erkek gençlik arasında korkunc tahribât yapan ve toz hâlinde kullanılan beyaz renkli keyif maddesi müdhiş zehir ,“Beyaz Zehir” ;kimyâ ilmindeki adı “Di Asetil Morfin” dir ; ilk defa olarak 1898 de alman kimyâgeri Dresser tarafından bulunmuşdur,tıbda morfinden daha müessir bir madde olarak kullanılması düşünülmüş,fakat az sonra bir “keyif verici” olarak ilk defa Amerikada kullanılmış, ve hemen dünyâya yayılmışdır.Keyif maddesi olarak satışı dünyâca yasakdır.İmâli külfetsiz,mâliyeti düşük,satış fiâtı çok yüksek,îmalcilerini ve satıcılarını kısa zamanda büyük servede kavuşdurduğu için,kaçakcılığı,her türlü cezâ göze alınarak yapılan bir maddedir.
Beyaz,kokusuz ve tadı acı bir tozdur,suda ve alkolde erir.İbtidâî maddesi ,memleketimizde çok bol yetişen Afiyondur.
Bu keyif verici zehir memleketimizde 1918 mütârekesinden sonra işgal yıllarında yayılmaya başlamışdır.Bizde afiyon bol yetişdiği için,dünya tıb piyasasına sevk edilmek şartı ile,ilk defa olarak bir japon kimyagerine İstanbulda Taksimde bir Héroine imâlâthânesi kurma izni verilmişdir,,1920-1922 arasında memlekete küçümsenmeyecek bir döviz sağlayacakdı.Yine o yıllar arasında ikinci imâlâthâne bir fransız tarafından Kuzguncukda,üçüncüsü de bir musevî doktor tarafından Eyyubsultanda Bahâriyede kuruldu.Fakat bu üh îmâlâthânede yapılan eroinler,kolay ve çok para kazanma hırsı ile memleket içinde keyif piyasasına da kaçak olarak verildi,ve devlet,döviz kaygusunu bir yana atarak 1931 de üçünü de kapattı.Ama ustaları gizli îmâlâta devam ettiler.Umulmayan yerlerde,ahırlarda,kulübelerde,hattâ harâbeler içinde,ve dâimâ şehir dışında,tenhâ,sapa yerlerde en basit ve ucuza mal âletler ve tesislerde îmâlâthâneler kuruldu; yalın ayaklı ve çul çaput içindeki bir adamı kısa zamanda paraya kavuşdurduğu için çok cesur cessur satıcıları bulmakda güçlük çekilmedi,ve eroin îmalcileri,kaçakcıları ve satıcıları ile mücâdele,zâbıtayı en çok yoran meselelerden biri oldu.
Eroin tiryâkilerinin günlük dozu balangıçda 0,10 gramdır, giderek 1,50 grama yükselir.
Perâkende satışında hep argo deyimle kullanılır; müşterisine, kullanmak için alıcısına “Mekci”,“İçici”,”Presci” denilir.1,50 gramlık ölçüsüne”Yüksük” denilir.Gizli piyasaya küçük paketler içinde verilir, bir paketde bir yüksük eroin vardır. 8-10 paket ihtivâ eden bir ambalajına “Fişek”veya şarjörden bozma “Jarjor” denilir.
“Beyaz Zehir” burun deliğine sokulan huni şeklindeki kağıtla çekilir veya elin baş parmağı yukarı kaldırılmak suretiyle meydana gelen çukura doldurularak buruna çekilir. Bundan sonra da sigara içilir ki, buna da “Cilâ” tabir olunur denilir.
Eroinin alışkanlık yönünden tesiri çok sür'atlidir , tiryâkisi olmak için iki sefer kullanmak kâfidir ; müdhiş ibtilâdan kurtulmak da o nisbetde güçdür.
Gencler, hatta bâzan daha yüzleri bile tüylenmemiş oğlanlar eroine, muhitlerinden görerek ile alışırlar. Önce bir nefis mücâdelesi , tereddüd devri geçirilir. Küçük delikanlı “aynalı”, güzel çocuk ise, kendisini eroin kullanmaya teşvik edenler çok olur; alışıp da “toz” alacak parası olmadığı zaman iffetini fedâ etmekde bir an tereddüd etmez. Keyif, sarhoşluk devresi geçince vücudda bir yorgunluk hissedilir , tiryâki o devrede hiç bir iş yapamaz, hattâ düşünemez. Zamanında ve belli dozunda eroin çekmediği zaman da müdhiş krizler geçirir, cinnet sınırına kadar varır.
Vücuddaki tahribâtı korkunçdur. Delikanlılık tarâveti çok çabuk solar, geçer ; cild gençlik ışığını kaybeder; ağğız dâimâ kurudur, kesik nefesalır ; beyin çalışmaz hâle gelir ; bir insan posası, yaşayan ölü olur.
İhsan BİRİNCİ
Piyasa – Bir Mâli Polis Narkotik Büro memurunun beyânına göre 1967 de yasak kaçakcı piyasasında 1 kilo eroin 12000 liraya rahatca müşteri bulmakda idi ; içici de 1,5 gram eroini 20-25 lira arasında alıyordu (18 şubat 1967, Hürriyet Gazetesi).
Hüseyin Kaleli – İstanbulun en eski eroin îmalatcısı , 1902 doğumlu olub eroin imalini 1931 de kapatılan imalâthânelerin birinde işçi iken öğrenmişdi. Bir müddet İstanbulda kaçak olarak çalışdı , yakalanma tehlikesi görünce Konyaya giderek Meram Köyünde bir imâlâthane kurdu. 1951 de yakalandı, 14 yıl hapse mahkûm oldu , Ankara Cezâevinde yattı ; 1967 de Bileceğin Gözpazarı ilçesinin Güngören köyünde yeni bir imâlâthâne kuracağı sırada 100 kilo afiyon , imal aletleri ve kimyevi maddelerle birlikde tekrar yakalandı. Bu yakalanmanın adli safhâsı tesbit edilemedi (18 şubat 1967, Hürriyet Gazetesi).
Bob, Vasil, Yasef – 1948 de İstanbuldan Amerikaya eroin kaçıran bir şebeke, Yasef imalci olup imâlâthânesi Kuzguncuk gerilerinde idi , Bob ve Vasil de kaçakcı, satıcılar idi. İstanbul içi müşterileri ile buluşma yerleri Pera Palas Oteli karşısında Güzel Adana Barı, Amerikaya toplu satış kararı ve satış meselesi de Beyoğlunda Tepebaşında Aybandı Sokağında apartımanın bir dâiresi idi. Amerikadan bu iş için White adında bir polis müfettişinin iştirâkı ile, üç eroin kaçakcısı , alıcı gibi görünen amerikalıya malı teslim ettikleri anda apartıman basılarak yakalandılar. Tahmin edilen eroin kaçak piyasa değeri o tarihde 4,5 milyon türk lirası idi. Vak'anın adlî safhası tesbit edilmedi (5 haziran 1948, Gece Postası Gazetesi).
Tahtakale ve Süleymaniye – 1943 ile 1950 arasında İstanbulun çoğu çıplak ayaklı çul çaput içinde perişan eroin mübtelaları günlük ihtiyaçları bir poşet eroini bu semtin dar ara sokaklarına ve çok erken saatlerde dolaşan satıcılardan alırlardı ; parolaları yol sormakdı : “Beyazıda nerden gidilir ?.. Maltepe merede ?.. Tozkoparan nerede ?..” derlerdi,hepsi eroin anlamında : “Beyaz”,“Mal”,“Toz” alacağım demekdi.
Mustafa - “Gelenbevi Orta Okulunda talebemdi , âteşim bir zekâya sâhib ve bir Adomio kadar güzeldi , son sınıfda iken, 15-16 yaşlarında eroine alışdı , mektebi de terketti , evini de terketti mahvoldu gitti. Bir gün Tahtakalenin bir ara sokağından geçiyordum, bir kahveden bir genc fırladı, koşdu elimi öpmek istedi, Güzel Mustafa, yalın ayak, başı açık, üstünde çıplak ete giyilmiş mülevves bir Pantolon ve mülevves bir ceket :
- Bu ne hal ?.. dedim.
- Sağ kalırsam iki gün sonra gel gör beni hocam , bak nasıl Apiko'yum !.. dedi.
“İki gün sonra gittim gördüm, pek şık bir küçükbey idi.İstanbul içine 2 kilo eroin sokulacakdır; fakat zâbıtanın çok sıkı tertibat aldığı öğrenilir, malı, zâbıta çenberinden geçip şehre sokmak 2000 lira karşılığı bir fedâi aramış ;koşarlı ayaklarına güvenen Mustafa bu işi üzerine alır, üstünde iki kilo eroinle ve bir ve gece, bir kertenkele sessizliği ile sürüne sürüne zâbitanın ayağı dibine kadar yaklaşır, sonra birden fırlayarak Yedikule Kapusundan şehre ve kurşun yağmuru altında şehre girer, malı tenbih edilen yere bırakıp iki bin lirasını alır. Sözünü tuttu ,o gün Bakırköyü Akıl Hastahânesine giderek büyük, asil insan Dr. Fahreddin Kerim Gökay'ın hazâlat ve şefkatine sığında; tedâvi ile korkunç zehirin pençesinden kurtuldu ; namuslu, başarılı bir iş adamı oldu” (Muzaffer Eren, 1948).
Tema
Diğer
Emeği Geçen
Tür
Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Madde Başlığı
Yazar/Üreten
İhsan Birinci
Kod
H32A017
Tema
Diğer
Konular
Heroin, Haneberduş, Taksim, Kuzguncuk, Eyüp Sultan, Bahariye, İhsan Birinci, Hürriyet (Gazete), Hürriyet (Newspaper), Hüseyin Kaleli, Konya, Meram Köyü, Meram Village, Ankara Cezaevi, Ankara Prison, Bilecik, Gölpazarı, Güngören Köyü, Güngören Village, Bob, Vasil, Yasef, Pera Palas Oteli, Pera Palace Hotel, Güzel Adana Barı, Beyoğlu, Tepebaşı, Aybasdı Sokağı, Aybasdı Street, Gece Postası (Gazete), Gece Postası (Newspaper), Tahtakale, Süleymaniye, Beyazıt, Maltepe, Tozkoporan, Gelenbevi Ortaokulu, Gelenbevi School, Yedikule Kapısı, Yedikule Gate, Bakırköy Akıl Hastanesi, Bakırköy Mental Hospital, Fahrettin Kerim Gökay, Muzaffer Esen
Tür
Belge
Biçim
Daktilo yazısı, El yazısı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
İstanbul Ansiklopedisi Hem-Hez bölümü için yazılmış metin. 18 Şubat 1967 tarihli Hürriyet gazetesi haberi, 5 Haziran 1948 tarihli Gece Postası gazetesi haberi ve Muzaffer Eren'in 1948 tarihli notu alıntılanmıştır.
Not
Kâğıt üzerine mürekkep ve daktilo. Metnin bir bölümü başka bir kâğıda yazılarak yapıştırılmıştır.
Bibliyografya Notu
Hürriyet gazetesi, 18 Şubat 1967; Gece Postası gazetesi, 5 Haziran 1948; Muzaffer Eren, 1948
Provenans
İstanbul Ansiklopedisi Arşivi, Kadir Has Üniversitesi ve Salt iş birliğiyle erişime açılmıştır.
Tema
Diğer
Emeği Geçen
Tür
Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.