Entries
Examine all the Istanbul Encyclopedia entries from A to Z.
Volumes
Browse A to G volumes published between 1944 and 1973.
Archive
Discover Reşad Ekrem Koçu's works for the entries between letters G and Z.
Discover
Search by subjects or document types; browse through archival docs that are open access for the first time.
ÂBİDEİ HÜRRİYET
Büyük şehirde yapılmış ilk millî anıttır; Şişlinin ötesinde, Kâğıthane vadisine hakim ve bu âbideye nisbetle “Hürriyetiebediye tepesi” denilen yerdedir; Otuz bir Mart vak’asından sonra, İttihad ve Terakki fırkasının en kuvvetli olduğu bir devirde bu vak’ada, İkinci Meşrutiyet uğrunda şehid olan zabit ve neferlerin Anıt-Kabri olarak yaptırılmıştır.
Âbidei Hürriyet için 1909 nisanında açılan müsabakaya Türk san’atkârlarından, devrin büyük şöhretleri olan mimar Kemaleddin ve Vedad Beylerle Kostantin Kiryakidi Efendi ve Vedad Beyin talebelerinden Muzaffer Bey, yabancı san’atkârlardan da yine o zamanın pek tanınmış bir siması, Mösyö Valori girmiş, Muzaffer Beyin projesi birinciliği kazanarak anıt yapısı kndisine verilmiştir (B. : Muzaffer Bey, Mimar).
Âbidei Hürriyet resim ve plân bakımından bir benzeri bulunmıyan bir eserdir. Dış görünüşü: Gayet geniş ve fevkalâde ziynetli mermer bir kaide üzerine dikilmiş bir top namlusundan ibarettir. Kaide de üç kısımdır, evvelâ üç köşesinden merdivenlerle oldukça genişçe bir plâtforma çıkılır; bunun ortasında, merdivenlere karşı olan üç köşesi birer yuvarlak taş gülle ile süslenmiş ikinci bir parça, bunun ortasında da altı köşeli kesik ehram şeklinde üslûplaşmış türk çiçek nakışlariyle bezenmiş asıl kaide gelir. Bu ehramın, merdivenlere karşı ola...
⇓ Read more...
Büyük şehirde yapılmış ilk millî anıttır; Şişlinin ötesinde, Kâğıthane vadisine hakim ve bu âbideye nisbetle “Hürriyetiebediye tepesi” denilen yerdedir; Otuz bir Mart vak’asından sonra, İttihad ve Terakki fırkasının en kuvvetli olduğu bir devirde bu vak’ada, İkinci Meşrutiyet uğrunda şehid olan zabit ve neferlerin Anıt-Kabri olarak yaptırılmıştır.
Âbidei Hürriyet için 1909 nisanında açılan müsabakaya Türk san’atkârlarından, devrin büyük şöhretleri olan mimar Kemaleddin ve Vedad Beylerle Kostantin Kiryakidi Efendi ve Vedad Beyin talebelerinden Muzaffer Bey, yabancı san’atkârlardan da yine o zamanın pek tanınmış bir siması, Mösyö Valori girmiş, Muzaffer Beyin projesi birinciliği kazanarak anıt yapısı kndisine verilmiştir (B. : Muzaffer Bey, Mimar).
Âbidei Hürriyet resim ve plân bakımından bir benzeri bulunmıyan bir eserdir. Dış görünüşü: Gayet geniş ve fevkalâde ziynetli mermer bir kaide üzerine dikilmiş bir top namlusundan ibarettir. Kaide de üç kısımdır, evvelâ üç köşesinden merdivenlerle oldukça genişçe bir plâtforma çıkılır; bunun ortasında, merdivenlere karşı olan üç köşesi birer yuvarlak taş gülle ile süslenmiş ikinci bir parça, bunun ortasında da altı köşeli kesik ehram şeklinde üslûplaşmış türk çiçek nakışlariyle bezenmiş asıl kaide gelir. Bu ehramın, merdivenlere karşı olan üç cephesine gelince: Âbidenin gün doğusuna bakan asıl yüzüne rastlayan tarafta o devrin hükümdarı Beşinci Mehmed Reşadın tuğrası, şimale bakan tarafta “Tarihi istirdadı hürriyet 10 Temmuz 1324”, cenuba bakan tarafta da “Timsali Meşrutiyet 11 Temmuz 1325” yazısı ve tarihleri vardır. Ehramın bu üç cephesinde, âbidenin içine ışık veren birer mermer şebike vardır. Kesik ehram şeklindeki bu kaidenin üstüne istalaktitli bir mermer çember konmuş, onun üstüne de örme taştan top namlusu inşa edilmiştir. Namlunun gün doğusu tarafında: Bir can kurtaran simidi, bir gemi çapası süngüleri takılmış on tane tüfek ve bir Türk bayrağından mürekkep bronz bir plâk vardır.
İsimleri Âbidei hürriyetin üzerinde yazılı olan hürriyet şehitleri şunlardır: Erkânıharp binbaşı Ahmed Muhtar Bey bin Emin Bey, Bahriye binbaşılarından Ali Kabuli bin Salih Bey, mülâzimisani Mehmed bin Bekir Efendi, Hüseyin bin Mustafa, Hakkı bin Memduh Efendi, Hüseyin bin Şakir, Ahmed bin Hacı Şevket, Mehmed bin Hacı Remzi, Bayran bin Hacı Şehabeddin, Mehmed bin Ömer, Eyyub bin Beşir, Hüseyin bin Abdürrahman, Emin bin Yunus, Said bin Abdülkerim, Bekir bin Bekir, İdris bin Yusuf, Mahmud bin Rüstem, Mustafa bin Ahmed Said, Hüseyin bin Derviş, Hasan oğlu Neşat, Timur Melek oğlu Ali Mustafa, Hüseyin bin Mehmed, Osman bin Mahmud, Maksud bin Ali, Riza bin Mahmud, Mehmed bin Hüseyin, Arap Mustafa bin Şuayıb, Nüsret bin Ahmed, Şahin bin Ahmed, Ramazan bin Abdülbaki, Edhem bin Bahtiyar, Mehmed bin Hüseyin, Hayreddin bin Kanber, İsmail bin Mehmed, Mahmud bin Ali, Ömer bin Mustafa, Receb bin Lâtif, Mehmed bin Hüseyin, Hafız Ahmed bin Hüseyin, Celâl bin Zeynel, Naim bin Süleyman, Ramiz bin Halil, Recep bin Yakub, Ahmed bin Osman, Rüstem bin Mahmud, Mehmed Ali bin Abdüllâtif, Receb bin Lâtif, Ahmed bin Mustafa, Abdürrahman bin Salih, Hüseyin bin Mustafa, Hüseyin bin Ali, Refik bin İbrahim, Mehmed bin Halil, Zekeriya bin Osman, Ali bin Süleyman, Ali bin Ahmed, Hüseyin bin Mustafa, Yusuf bin Yakub, Paşo bin Salih, Abdülvahid bin Mehmed, İsmail bin Süleyman, Hüseyin bin Osman, Hüseyin bin Musa, Said bin Ahmed: Ömer bin İbrahim, Mehmed bin Abdullah, Kadir bin Kadir, Bekir bin Seyid, Mehmed bin Hamid, Selko bin Dalyan.
Âbidei Hürriyetin içine, gün doğusuna bakan cephesinin önünde, bir minber kapısı şeklinde yapılmış gayet zarif mermer bir kapıdan girilir; kapının üstünde “Makberei Şühedayı Hürriyet” kitabesi vardır. Kapı kanatları oymalı bronzdandır. Âbidenin içi bir camidir. Mihrap sol köşededir, şehitlerin lâhidleri bu mihrap duvarının içindedir. Âbidenin bütün ağırlığı, üç tane gayet kalın fil ayağı ile bunlar arasına atılmış üç kemere üzerine oturtulmuştur. Bu kemerlerin ortasına tutturulmuş renkli camdan bir kubbeciğe bir âvize asılmıştır. Camilerin içine yazılması mutad âyetler, mermer plâklar üzerine oyularak duvarlarla fil ayaklarının ortaya bakan yüzlerine konulmuştur. Camiin içindeki yazılar, Mızıkai Hümayun İmamı Haci Hasan Sabri Efendinin eseridir. İçini su bastığı için camiin döşemeleri kaldırılmıştır. 1946 da İstanbul Ansiklopedisi adına bu maddenin tesbiti için yapılan ziyaretde bir karıştan fazla su bulunuyordu.
Hürriyet şehitleri 14 Nisan 1909 da büyük bir cenaze töreni yapılarak gömülmüşlerdi; tabutlar kırmızı ve yeşil bayraklara sarılmış ve Hareket Ordusundaki silâh arkadaşları tarafından taşınmıştı; ve Enver Bey (Enver Paşa) bir nutuk söylemişti. Hareket Ordusu kumandanı Mahmud Şevket Paşa da, Âbidei Hürriyetin civarında kendisiyle beraber şehit düşen iki yaveriyle müstakil bir açık türbede yatmaktadır. O devrin kahramanlarından Talât Paşa merhumun Berlinden getirilen kemikleri de, 1944 de Âbidei Hürriyet yanında hazırlanan bir kabire konulmuştur.
1945 yılında Âbidei Hürriyette, inşası tarihindenberi bekçilik yapan Rizeli Hüseyin Ağa, Hürriyetiebediye tepesiyle âbide civarındaki çamları ve diğer ağaçları kendi eliyle dikip yetiştirmiş emektar bir ihtiyar idi. (Nisan 1945).
Âbidei Hürriyet
(Resim : Reşad Sevinçsoy)
Âbidei Hürriyette mescidin kapısı
(Resim : Reşad Sevinçsoy)
Âbidei Hürriyet Mescidi
(Plan : Reşad Sevinçsoy)
İttihad ve Terakki Fırkasına karşı muhalefetin mizahında “Âbidei Hürriyet”.
— Kızım bu kimin taşı böyle?
— Â.. bilmiyor musunuz.. Âbidei Hürriyet!.
— Yâ... Hürriyeti buraya gömmüşler demek!..
(Karikatür : Rıfkı. Aydede Mecmuası)
Theme
Building
Contributor
Reşad Sevinçsoy, Rıfkı
Type
Page of encyclopedia
Share
X
FB
Links
→ Rights Statement
→ Feedback
Please send your feedback regarding Istanbul Encyclopedia records to istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org.
TÜM KAYIT
Identifier
IAM010366
Theme
Building
Type
Page of encyclopedia
Format
Print
Language
Turkish
Rights
Open access
Rights Holder
Kadir Has University
Contributor
Reşad Sevinçsoy, Rıfkı
Description
Volume 1, pages 169-171
Note
Image: volume 1, pages 169, 170
See Also Note
B. : Muzaffer Bey, Mimar
Theme
Building
Contributor
Reşad Sevinçsoy, Rıfkı
Type
Page of encyclopedia
Share
X
FB
Links
→ Rights Statement
→ Feedback
Please send your feedback regarding Istanbul Encyclopedia records to istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org.