Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
Hayri Efendi (Seyyid Mehmed) maddesi
HAYRİ EFENDİ ( Seyyid Mehmed ) – Devlet adamı ve şâir ;hicrî 1147 (1734-1735) Bolunun Viranşehir kazâsının Ömerli kariyesinde doğdu,köyünde “Kastamonu Mütesellimi” lakabı ile anılır Yahyâ Ağa adında birinin oğlu idi.Bir mıkdar tahsilde bulunmuş,hattâ manzum ve mensur bir şeyler yazmaya heves etmişdi,akranları arasında yüz güzelliği ve zekâsı ile de şöhret bulmuşdu.Trabzon vâlisi iken sadırâzam olan Hekimoğlu Ali Paşa İstanbula giderken yolu Ömerliden geçmiş,o zaman 19-20 yaşlarında bulunan Hayri Efendi,paşanın istidadlı gencleri himâye ve terbiye etmesi ile tanınmış kâhyası Vemiyüddin Efendiye bir kasîde takdim ederek onun iltifâtına nâil olmuş ve dâvetini kabul ile Hekimoğlu Ali Paşanın kapusu halkı arasında İstanbula gelmişdi ;müverrih Cevdet Paşa ile münâsebetle şu meşhur kıtayı kaydediyor :
Ehli dil ârâm ider,her kande kim rağbetlenür ;
Kâ olur gurbet vatan,kâhi vatan gurbetlenür .
Pâk tıynet kûşei gurbetde hâr olsun mu hiç,
Gevher,âguuşi sadefden dûr olur kıymetlenür.
Hekimoğlu kapusunda refah içinde yaşarken hâmisi Veliyüddin Efendinin kâhyalıkdan ayrılması üzerine müşkil bir duruma düşdü,kadir ve kiymet bilir kimselerin delâleti ile devlet ricâlinden Hamza Hâmid Efendiye takdim edildi ve onun himâyesi ile sadâret kethüdâlığı kalemine kâtiblikle girdi,kaleminin ifâde düzg...
⇓ Devamını okuyunuz...
HAYRİ EFENDİ ( Seyyid Mehmed ) – Devlet adamı ve şâir ;hicrî 1147 (1734-1735) Bolunun Viranşehir kazâsının Ömerli kariyesinde doğdu,köyünde “Kastamonu Mütesellimi” lakabı ile anılır Yahyâ Ağa adında birinin oğlu idi.Bir mıkdar tahsilde bulunmuş,hattâ manzum ve mensur bir şeyler yazmaya heves etmişdi,akranları arasında yüz güzelliği ve zekâsı ile de şöhret bulmuşdu.Trabzon vâlisi iken sadırâzam olan Hekimoğlu Ali Paşa İstanbula giderken yolu Ömerliden geçmiş,o zaman 19-20 yaşlarında bulunan Hayri Efendi,paşanın istidadlı gencleri himâye ve terbiye etmesi ile tanınmış kâhyası Vemiyüddin Efendiye bir kasîde takdim ederek onun iltifâtına nâil olmuş ve dâvetini kabul ile Hekimoğlu Ali Paşanın kapusu halkı arasında İstanbula gelmişdi ;müverrih Cevdet Paşa ile münâsebetle şu meşhur kıtayı kaydediyor :
Ehli dil ârâm ider,her kande kim rağbetlenür ;
Kâ olur gurbet vatan,kâhi vatan gurbetlenür .
Pâk tıynet kûşei gurbetde hâr olsun mu hiç,
Gevher,âguuşi sadefden dûr olur kıymetlenür.
Hekimoğlu kapusunda refah içinde yaşarken hâmisi Veliyüddin Efendinin kâhyalıkdan ayrılması üzerine müşkil bir duruma düşdü,kadir ve kiymet bilir kimselerin delâleti ile devlet ricâlinden Hamza Hâmid Efendiye takdim edildi ve onun himâyesi ile sadâret kethüdâlığı kalemine kâtiblikle girdi,kaleminin ifâde düzgünlü ile dikkati çekerek o kalemde başkâtib oldu,1764 de hâcegânlık pâyesi verildi,1769 da sadâret kethüdâsı kâtibi,1771 de beylikci oldu.Özel hayatında âlûde meşrebliği ve cemâl âşıklığı yüzünden bir sara Samakov kasabasına sürgün edildi ise de menfâsına gitmeye hazırlanırken af edildi,tekrar beylikci oldu,1781 de Reisülkütab oldu, 1782 de de sadâret kethüdâı oldu. Kısa süren o memuriyteinden azlinden az sonra 1784 de çavuşbaşı,1785 de tekrar reisülküttab,1786 da tekrar sadâret kethüdâsı oldu.Rusya ile yeni bir harbin başlaması alâmetleri belirdiğinde ,bir sefere enazdan iki sene hazırlanmak gerekdiğini söyleyerek hemen harbe gidilmesinin aleyhinde bulundu,hoş görülmeyerek azil edildi ise de,harb başladığında onun gibi devlet işlerinden anlar bir kişiye ihtiyac görülerek orduda Nişancılık ike sefere memur edildi ve İstanbuldan ayrıldı,1787 de yine orrduda tekrar Reisülküttab oldu;22 eylül 1789 da 23,000 şehid verilen Boza bozgunundan bir gün sonra,ordunun geri kalan kısmı perişan bir şekilde çekilirken ,azgın akan Boza Irmağı üzerindeki köprünün yıkılması ile suya dökülüp boğulan iki üç bin kişi arasında o da bulundu.
Son yıllarda rindâne hayatını tarketmiş,bir şeyhe intisab ederek cemâl âşıklığını dervişlik kisvesine koymuş,evi de bir fukarâ tekkesi hâline gelmişdi.Bir takım garib gencleri evinde barındırır,tahsil ve terbiyeleri ile meşgul olarak istikballerini sağlardı.Cevdet Paşa :“Boza Suyu,nice cengâver yiğitlerle beraber işte böyle nâdir yetişir bir vücudu da yutmuşdur” diyor.
aşağıdaki beyit şiir diline örnekdir :
Bir dil ki perçemi hûbâna bend olur
Kem kadr iken serâmed olur,serbülend olur.
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Madde Başlığı
Kod
H29A030
Tema
Kişi
Konular
Tür
Belge
Biçim
Daktilo yazısı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
İstanbul Ansiklopedisi Haygaz-Hayrullah bölümü için yazılmış metin. Cevdet Paşa'nın bir kıtası ve Hayri Bey'in bir beyiti alıntılanmıştır.
Not
Kâğıt üzerine daktilo
Bibliyografya Notu
Cevdet Paşa; Hayri Bey
Provenans
İstanbul Ansiklopedisi Arşivi, Kadir Has Üniversitesi ve Salt iş birliğiyle erişime açılmıştır.
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.