HALLYDAY (Johnny) – Avrupada konserleri ve plakları ile çok büyük şöhret sahibi olmuş,bu satırların yazıldığı sırada da çılgın gençlik çağını doldurarak yavaş yavaş unutulmaya başlanmış bir fransız şantörü gitarcısı; 13 mayıs 1966 çarşanba günü uşakla,karısı ve yine ünlü şantözlerden Sylvie Vartan ve “Şeytanlar” diye anılan 9 kişilik orkestrası ile İstanbula gelmiş ve 14-16 nisan arasında “Klöp X” de 7 konser vermiş, “Ye Ye Müziğinin İstanbullu hayranları kızlı oğlanlı gencler” tarafından çlgınca alkışlanmışdı. O tarihde sesi 200 milyon fransız fırangına sigortalı bulunuyordu. 1.81 metre boyunda, uzunca saçlı sarı saçlı ve çene kemiğine kadar inmiş favorili 23 yaşındaki genc şantör konserlerinin ilkinde,gala konserinde sahneye dap daracık ve parıldar siyah kumaşdan bir kostüm ve ayaklarında yumurta ökçeli ve sipsivri burunlu çizmelerle çıkmışdı,o tarihden sonra da İstanbulda öyle kumaşlardan esvablar ve “Hallyday Çizmeleri” ve sipsivri burunlu iskarpinler moda olmuşdu.Her konserinde dokuz Yeye “Ye Ye” şarkısı okumuş,arada solo olarak da gitar çalmışdır.İlk okuduğu şarkının adı henüz plağa verilmiş çok yeni bir bestesi idi,adı “J usqu'a la mi nuit” ( Gece yarısına kadar ) idi . İstanbulda kaldığı beş gün boyunca ünlü şanötrün peşinden ayrılmamış Ümid Tambil'in Ses Macmuasında yayı...

HALLYDAY (Johnny) – Avrupada konserleri ve plakları ile çok büyük şöhret sahibi olmuş,bu satırların yazıldığı sırada da çılgın gençlik çağını doldurarak yavaş yavaş unutulmaya başlanmış bir fransız şantörü gitarcısı; 13 mayıs 1966 çarşanba günü uşakla,karısı ve yine ünlü şantözlerden Sylvie Vartan ve “Şeytanlar” diye anılan 9 kişilik orkestrası ile İstanbula gelmiş ve 14-16 nisan arasında “Klöp X” de 7 konser vermiş, “Ye Ye Müziğinin İstanbullu hayranları kızlı oğlanlı gencler” tarafından çlgınca alkışlanmışdı. O tarihde sesi 200 milyon fransız fırangına sigortalı bulunuyordu. 1.81 metre boyunda, uzunca saçlı sarı saçlı ve çene kemiğine kadar inmiş favorili 23 yaşındaki genc şantör konserlerinin ilkinde,gala konserinde sahneye dap daracık ve parıldar siyah kumaşdan bir kostüm ve ayaklarında yumurta ökçeli ve sipsivri burunlu çizmelerle çıkmışdı,o tarihden sonra da İstanbulda öyle kumaşlardan esvablar ve “Hallyday Çizmeleri” ve sipsivri burunlu iskarpinler moda olmuşdu.Her konserinde dokuz Yeye “Ye Ye” şarkısı okumuş,arada solo olarak da gitar çalmışdır.İlk okuduğu şarkının adı henüz plağa verilmiş çok yeni bir bestesi idi,adı “J usqu'a la mi nuit” ( Gece yarısına kadar ) idi . İstanbulda kaldığı beş gün boyunca ünlü şanötrün peşinden ayrılmamış Ümid Tambil'in Ses Macmuasında yayınlanmış çok derli toplu güzel bir yazısında Johnny Hallyday'ın hal tercemesi şöyle tesbit edilmişdir : “ Asıl adı Jean-Philippe Smet'dir ;babası Belçıkalı,anası Fransızdır.Jean-Philippe küçücükken babası habersizce kaçıp kaybolmuş,anası da başka başka bir erkeğin peşine takılıp gidince çocuğu halası yanına almışdır,çok mütevâzı şartlar altında geçinen kadının bir kızı ve Leo Hallyday adında bir dâmâdı vardır,karı koca Parisin kenar gazinolarından birinde şarkıcılık yapmaktadırlar.İlk müzik terbiyesini onlardan görmüş,ilk şarkılarını onların yanında ve bir eskiciden alınmış gitarını çalarak söylemişdir,ve henüz 9 yaşında iken sahneye çıkmış,ve aniştesi amerikalının soy adına nisbetle Johnny Hallyday takma adını alarak bir daha değişdirmemişdir. “Uzunca bir zaman iş bulma sıkıntısı çekmişdir,bir ara,1954 de sinema filmlerinde figüranlık yapmışdır.1959 da,16 yaşında iken Marcadet Palace adında bir kabarede konser verdiği gece,soyunma oadasında kendisini bulan iki plak prodüktörü anlaşmış,isimleri Jan ve Jil olan o iki adam yakışıklı küçük delikanlıya plak ile şöhret yolunu açmışlardır ;“T'aimer Follement” (Seni çılgınca sevmek)isimli ilk plağı 30,000 aded satılınca nazarı dikkati çekmiş,ikinci plağı “Vien danser le twist ” (Twist oynamaya gel) 1 milyon satarak Johnny Hallyday birden şöhret olmuşdur..”(Ümid Tambil). 1965 de yine ünlü genc şantöz Sylvie Vartan ile evlenmişdir,Türkiyeden Fransaya hicret etmiş ermeni asıllı bir âilenin kızıdır,ve Türkiyeye Johnny'den önce,kızlığında gelmiş,konserler vermişdir ( B.:Vartan,Sylvie) . Johnny Hallyday'ın İstanbula gelişi,günlük gazetelerde :“..Bir kaç bir kaç yıldanberi Avrupayı yerinden oynatan Johnny Hallyday nihâyet İstanbula geldi..”, s“Hallyday ve Vartan geldiler..”,“Gencliğin ilâhı ve güzel karısı şehrimizde” gibi yazı başlıkları ike aksettirilmiş,ve pek çok resimleri yayınlanmışdır.Bu arada şöhretinin ilk kademelerinde iken çekilmiş bir resmi vardır,Johnny 18-19 yaşlarındadır,ve tuğla örgü bir duvarın önünde uzun oturmuş ve duvarda da adı yazılıdır;üzerinde o zamanın modası blucin bir Pantolon vardır,çorapsız ayaklarına da beyaz bezden bir pabuç giymişdir,en sevdiği resmi olduğunu söylemişdir,“Niçin pabuç giydiniz de ayaklarınız çıplak değil ” sorumuza :“Şimdi pişmanım..” cevabını vermişdi. Ses Dergisinde çıkan başka bir yazıda da :“Yılda 7 milyon kazanıyor, kazancı artdıkca burnu büyümüş bir sanatkâr..”,“Anası babası tarafından terk edilmiş,bataklıkdan yetişmiş bir çiçek..” gibi cümleler vardır.Muhâbir haklıdır.Johnny Hallyday gazetecilerle yapdığı ilk konuşmada : “Sylvie beni aldattı,buraya gelirken Türkiyeyi,Türkleri ve Boğazı seveceksin demişdi,ma ben hiç beğenmedim..” demiş,fakat zeki oğlan,küstahlığını hemen fark ederek sözünü :“Şaka söylüyorum..” diye temile kalkmışdır.Bütün emsâli gibi Tapkapusu Sarayını,Ayasofyayı,Sultanahmed Camiini gezmiş,ve ısrarlı isteği üzerine bir türk dostu tarafından Galatasarayı Hamamına da götürülmüşdür,Türkü ve Boğazı beğenmeyen şantöz türk hamamını ve türk dellâki beğenmiş olacakdır ki halvete kapanıp yıkanması,gazetelerin kaydına göre iki buçuk saat sürmüşdür,ve hamamda da pek çok resimleri çekilmişdir; çıkarken hamama ücret ve bahşiş 500 lira bırakmışdır. 0 1966 nisanında büyük kalender halk şâiri Bitlisli Ali Çamiç Ağa merhumun dayısı oğlu,âile geleneğince yine bir halk şâiri ve bir şileble Amerikaya kaçacak kadar mâcerâperest,Onyedinci Yüzyılda Bitlis Hanlığı yapmış Abdal Hanın torunlarından Hakkı Çamiç de Amerikadan İstanbula dönmüş bulunuyordu ( B.: Çamiç,Bitlisli Ali,cild 7,sayfa 3700 ;Çamiç,Hakkı,cild 7,sayfa 3703),Johnny Hallyday için şu hicviyeyi yazmışdır ;tashih gören mısrâlara bir “x” işâreti konmuşdur : Bitlisli Hakkı Çamiç olmuş nâmü şânımız Abdal Hana dayanır bizim hânedânımız Kırk kuşak ecdâdımız cemal âşıklarıdır Severiz güzelleri güzel çeker cânımız Bir fransız hânende nâmı Coni Şah imiş Resmini görür görmez kaynamışdır kaanımız . İstanbula gelir de görmez olur muyuz hiç Konserine gitmeye kâfidir irfânımız . Hele bu delifişek Abdaloğlu Çamiçe Rehberlik ider ise Koçu Bey sultânımız Yirmisinin üstünde altın başak bir fetâ . Karısı da ermeni yosması Vartanımız Irladı durdu oğlan habire ha depindi . Temelinden sarsıldı san'ata imânımız . Ne türkü sevebilmiş ne de hoşlanabilmiş İstanbul şehrimizden Parisli fettanımız Ama gek gör efendim canı hamam istemiş Galatasarıyna gitmiş o civânımız Halvet olup zeberdest Dellâk Süleyman ile . İki buçuk üç saat yıkanımış mihmânımız Bunu haber alırda durur mu hiç bu Hakkı Dayımızdan var iken elde bir farmânımız . Âferinler Hafikli,yahud Tokad,Dadaylı . Yüzümüzü ağartmış zehir pehlivânımız . Heman tescil edeyim altmış altı yılında Memnun etmiş Coniyi Dellâk Süleymânımız