MUSTAFA (Dalyancı) - 1885 ile 1895 arasında Büyükçekmecedeki meşhur çift dalyanının tayfalarından 19-20 yaşlarında tuvana ve zeberdest ve gaayetle güzel bir delikanlı, zamanının en iyi,yaman yüzücüsü olarak tanınmışdı;1895 yazında İstanbula geldiğinde bir iş için Şirketi Hayriye vapurlarından biriyle yukarı boğazda Rumelikavağına giderken Tarabya önünde gemicileri acemi olan bir kotra anî ve yanlış bir manavra ile vapurun önüne düşmüş ve parçalanarak batmış,kotrada bulunan dördü kadın ikisi erkek altı kişi denize dökülmüş,zâten pırpırı kıyâfet olan Dalyancı Mustafa süratle soyunub denize atlamış,çok sert poyraz yeliyle çalkanan denizde,bir ingiliz bankerinin iki güzel kızını,korkudan birbirlerine sarılarak sulara gömülüb boğulmak üzere iken kurtarmışdır. Bu merdâne hareket karşısında zengin baba Dalyancı Mustafaya boğazdaki yalısında büyük bir ziyâfet vermiş,ve onun kendilerini sık sık ziyâret etmesini ısrarla istemiş.Genc ve güzel,ve muhakkak ki ingilizler için çok pitoresk kıyâfeti ile de albenisi yerinde olan dalyan tayfası bir âile dosto olarak yalıya geldikce bankerin küçük kızı delikanlıya âşık olmuş,Mustafa da kızın aşkına kayıdsız kalmamış,muaşaka da âilenin gözünden kaçmamış,zengin baba :“Ben de gencliğimde fakirdim ve kömür mâdenlerinde amele idim ” diyerek Dalyancı Mus...

MUSTAFA (Dalyancı) - 1885 ile 1895 arasında Büyükçekmecedeki meşhur çift dalyanının tayfalarından 19-20 yaşlarında tuvana ve zeberdest ve gaayetle güzel bir delikanlı, zamanının en iyi,yaman yüzücüsü olarak tanınmışdı;1895 yazında İstanbula geldiğinde bir iş için Şirketi Hayriye vapurlarından biriyle yukarı boğazda Rumelikavağına giderken Tarabya önünde gemicileri acemi olan bir kotra anî ve yanlış bir manavra ile vapurun önüne düşmüş ve parçalanarak batmış,kotrada bulunan dördü kadın ikisi erkek altı kişi denize dökülmüş,zâten pırpırı kıyâfet olan Dalyancı Mustafa süratle soyunub denize atlamış,çok sert poyraz yeliyle çalkanan denizde,bir ingiliz bankerinin iki güzel kızını,korkudan birbirlerine sarılarak sulara gömülüb boğulmak üzere iken kurtarmışdır. Bu merdâne hareket karşısında zengin baba Dalyancı Mustafaya boğazdaki yalısında büyük bir ziyâfet vermiş,ve onun kendilerini sık sık ziyâret etmesini ısrarla istemiş.Genc ve güzel,ve muhakkak ki ingilizler için çok pitoresk kıyâfeti ile de albenisi yerinde olan dalyan tayfası bir âile dosto olarak yalıya geldikce bankerin küçük kızı delikanlıya âşık olmuş,Mustafa da kızın aşkına kayıdsız kalmamış,muaşaka da âilenin gözünden kaçmamış,zengin baba :“Ben de gencliğimde fakirdim ve kömür mâdenlerinde amele idim ” diyerek Dalyancı Mustafa hem güzel kızını,hem de oğlanın bir iş tutabilmesi için sermâye vermiş. Galatada büyük bir kundura mağazası açan Dalyancı Mustafa 1918 de tahminen 42 yaşında,müslüman olarak Nigâr Hanım adını alan ve kocasının ölümünden sonra da Türkiyeyi terk etmeyen ve bir başka erkekle evlenmeyen ingiliz kızı da 1960 yılında 82 yaşında ölmüşdür.Dalyancı Mustafanın adı onun ağzından tesbit edilmişdir.