Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
ABDİ ÇELEBİ CAMİİ
Samatyada Sulumanastırda, kendi adını taşıyan mahallededir. Kapısı Marmara caddesindedir, Müdafaayı Milliye caddesiyle Samatya arkası sokağının köşesinde dolma bir sed üzerindedir. “Yedim İçtim Camii” ve “Yenicami” isimleriyle de anılır.
Hadikatülcevamide de Çilingirler Mescidi diye kayıtlıdır. Kapısının üzerindeki arabça “Mesciden halisan livechillâh” tarih kitabesine göre, ilk yapısı 1533 (H. 940) yılında bitmiştir. Mimar Sinan, Tezkiretül-ebniyede kendi eserleri arasında gösterir.
Dört fil ayağı üzerine atılmış kemerler üstünde bir kubbeli bir mabed indi. Vakfı kalmadığından tamir edilip bakılamamış, geçen asır sonlarına doğru çökmeğe mahkûm bir harabe haline gelmişti. Fakat İkinci Abdülhamid devrindeki Ermeni Vak’ası üzerine hemen bütün sekenesi ermeni olan bu semtte bir karakol bulundurulması tensib edilmiş, Abdi Çelebi camiinin yanına bir itfaiye karakolu yapılmıştı ki, bugün bu karakolun yerinde Samatya Maliye Şubesi bulunmaktadır. Serasker Rıza Paşa, bu karakol yapılırken, rivayete göre Hazinei Hassadan bin altın alarak mabedin de ihyasına muvaffak olmuş, harab kubbesinin yerine kiremit örtülü ahşap bir çatı çektirmiş, dış görünüşünü de bozarak bugünkü şeklinde tamir ettirmiştir ki, Mimar Sinan yapısından hemen hiçbir iz kalmamıştır. Abdi Çelebi camii ampir üslûbunun güze...
⇓ Devamını okuyunuz...
Samatyada Sulumanastırda, kendi adını taşıyan mahallededir. Kapısı Marmara caddesindedir, Müdafaayı Milliye caddesiyle Samatya arkası sokağının köşesinde dolma bir sed üzerindedir. “Yedim İçtim Camii” ve “Yenicami” isimleriyle de anılır.
Hadikatülcevamide de Çilingirler Mescidi diye kayıtlıdır. Kapısının üzerindeki arabça “Mesciden halisan livechillâh” tarih kitabesine göre, ilk yapısı 1533 (H. 940) yılında bitmiştir. Mimar Sinan, Tezkiretül-ebniyede kendi eserleri arasında gösterir.
Dört fil ayağı üzerine atılmış kemerler üstünde bir kubbeli bir mabed indi. Vakfı kalmadığından tamir edilip bakılamamış, geçen asır sonlarına doğru çökmeğe mahkûm bir harabe haline gelmişti. Fakat İkinci Abdülhamid devrindeki Ermeni Vak’ası üzerine hemen bütün sekenesi ermeni olan bu semtte bir karakol bulundurulması tensib edilmiş, Abdi Çelebi camiinin yanına bir itfaiye karakolu yapılmıştı ki, bugün bu karakolun yerinde Samatya Maliye Şubesi bulunmaktadır. Serasker Rıza Paşa, bu karakol yapılırken, rivayete göre Hazinei Hassadan bin altın alarak mabedin de ihyasına muvaffak olmuş, harab kubbesinin yerine kiremit örtülü ahşap bir çatı çektirmiş, dış görünüşünü de bozarak bugünkü şeklinde tamir ettirmiştir ki, Mimar Sinan yapısından hemen hiçbir iz kalmamıştır. Abdi Çelebi camii ampir üslûbunun güzellikten mahrum bir eseridir. Meşrutiyet ve onu takip eden İtalya, Balkan ve Birinci Cihan Harpleri içinde mabed yine bakımsız kalmış, öylesine ki, yanındaki çeşmeden su taşıyan sucular, içine merkeplerini bağlamağa başlamışlardır. Nihayet son defa avlusundaki imamlara meşruta ev ile beraber Süeda adında zengin ve hayırsever bir türk kadını tarafından ikinci defa olarak esaslı bir surette tamir ettirilmiştir. Ayrıca müezzinler için de beton bir ev yaptırılmıştır. Mahalleli arasında şöyle bir fıkra naklolunur:
Bayan Süeda ağır hastalanmış, derdinden kurtulursa harab bir camii tamir ettirmeyi nezretmiş, niyeti de Samatyadaki Hatuniye mescidini ihya imiş.. Bu sırada ulemadan bir ihtiyarın Samatya Maliye Şubesine bir işi düşmüş.. Yerini bilmiyormuş, yolda birisine sormuş:
— Şu yoldan gidersiniz, karşınıza kocaman bir kilise çıkar.. Onun karşısında harab bir cami vardır.. Maliye Şubesi de onun yanındadır!. cevabını almış..
Mamûr bir kilise karşısındaki harab camiin manzarası ihtiyarın izzeti nefsini rencide etmiş, tanıdıklarından bulunduğu hayır sahibi zengin kadını, Hatuniye mescidi yerine Abdi Çelebi camiinin tamirine ikna etmiş.. Tamir esnasında mabedin içinden elli iki araba moloz ve gübre çıkarılmış.
Tavanın ortasına “Allahü Nurüssemavat..” âyeti kerimesi İsmail Hakkı Bey’in nefîs bir celî hattı ile yazılmıştır. Mihrabda da Reisülhattatin Kâmil Beyin çini üzerine bir ihlâsı şerifi, bir Besmelei şerifi ve Sadakallâhülâzimi vardır. Bu son tamir ve tezyininde Mısır çarşısında baharat tüccarı Bay Hacı Hüsnü 1318 tarihini taşıyan hattat Tevfik Beyin bir Besmelei şerif levhasını hediye etmiştir. Mabedi bir de güzel âvize süslemektedir ki, Naciye Sultan sarayından alındığı söylenmektedir.
Bibl. : Hadikatül cevami, I; REK, Gezi notu.
Tema
Yapı
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM010061
Tema
Yapı
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 1, sayfa 24
Bibliyografya Notu
Bibl. : Hadikatül cevami, I; REK, Gezi notu.
Tema
Yapı
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.