İSMAİL HAKKI PAŞA (Kurt) –Hal tercemesini Türk Ansiklopedisinden alıyoruz : “Sultan Abdülmecid,Abdülaziz ve İkinci Sultan Andülhamid devirlerindeki muharebelerde yararlıklar ve devlet idâresinde başarılar göstermiş asker ve devlet adamı;1818 de Karsda doğdu,oranın eşrafından Hâtunoğulları âilesindendir,babasının adı Şerif Beydir.Zeki ve kurnaz oluşundan Kurt İsmail Paşa diye anılmışdır,gencliğinde,25 yaşlarında Kars vilâyeti kazalarından birinde kaymakamlık yapmış,sonra binbaşı rütbesi ile ordu hizmetine geçmiş ve askerlikde müşürlüğe,marşalliğe kadar yükselmişdir.Kırım Harbine yarbay olarak katılmış,uzun bir süre rue ve iran hududlarında kumandanlık,vâlilik yapmışdır,aşiret ayaklanmalarını bastırmada başarı göstermiş,Erzurum vâlisi ve kumandanı iken 1876 Türk-Rus Harbinde yararlıkları görülmüş,harb sonunda Şurâyı Devlet üyeliği ile İstanbula getirilmiş,pâdişah yaverliği ve saray müşürlüğü ile taltif edilmiş,başkanı pvdişah olan askeri teşkilât komisyonuna ikinci başkan tayin edilmiş ve o vazifede iken 1896 da vefat etmişdir,kabri Üsküdarda Yeni Vâlide Camii hazîresindedir ”(Türk Ansiklopedisi). Üsküdarlı Halk Şâiri Vasıf Hoca Kurt İsmail Paşanın çehreli genc uşaklar besleme merakından bahsediyor ve “Ahlâkı hasene sâhibi,garibler hâmisi,uşak adı altında garibandan pek çok genci h...

İSMAİL HAKKI PAŞA (Kurt) –Hal tercemesini Türk Ansiklopedisinden alıyoruz : “Sultan Abdülmecid,Abdülaziz ve İkinci Sultan Andülhamid devirlerindeki muharebelerde yararlıklar ve devlet idâresinde başarılar göstermiş asker ve devlet adamı;1818 de Karsda doğdu,oranın eşrafından Hâtunoğulları âilesindendir,babasının adı Şerif Beydir.Zeki ve kurnaz oluşundan Kurt İsmail Paşa diye anılmışdır,gencliğinde,25 yaşlarında Kars vilâyeti kazalarından birinde kaymakamlık yapmış,sonra binbaşı rütbesi ile ordu hizmetine geçmiş ve askerlikde müşürlüğe,marşalliğe kadar yükselmişdir.Kırım Harbine yarbay olarak katılmış,uzun bir süre rue ve iran hududlarında kumandanlık,vâlilik yapmışdır,aşiret ayaklanmalarını bastırmada başarı göstermiş,Erzurum vâlisi ve kumandanı iken 1876 Türk-Rus Harbinde yararlıkları görülmüş,harb sonunda Şurâyı Devlet üyeliği ile İstanbula getirilmiş,pâdişah yaverliği ve saray müşürlüğü ile taltif edilmiş,başkanı pvdişah olan askeri teşkilât komisyonuna ikinci başkan tayin edilmiş ve o vazifede iken 1896 da vefat etmişdir,kabri Üsküdarda Yeni Vâlide Camii hazîresindedir ”(Türk Ansiklopedisi). Üsküdarlı Halk Şâiri Vasıf Hoca Kurt İsmail Paşanın çehreli genc uşaklar besleme merakından bahsediyor ve “Ahlâkı hasene sâhibi,garibler hâmisi,uşak adı altında garibandan pek çok genci himâye etmiş,kötü yollara düşmekden korumuşdur ki Erzurumlu Âşık İbrahim onlardan biridir..” diyor.Âşık İbrahim de kendi hayatı üzerine yazdığı manzumelerden birinde bu ünlü vazirden şöyle bahsediyor : Yarı hemşehrim olur Kurt İsmail Paşamız Otuz otuzbeş var mı yaşdan yana farkımız aramız Ben onbeşlik bir uşak yaban gülü goncesi Yakama geçdiğinde paşamın kurt pançesi Bir gün süslü apiko bir gün hırpânî kopuk Kimi Serkeş Dadaş der kimi gün Gümüş Topuk Çubukdar ulak oldum,gün geldi dellâk oldum Yolunde hizmetimle şâd oldum helâk oldum Tam üç yıl hizmet ettim paşaların kurdune Hakkımı helâl ettim rahmet olsun ruhuna