Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
Yaz. (Mehmed Emin) maddesi
Yaz. (Mehmed Emin) – Son büyük hattatlardan ve büyük mûsikişinas, bestekâr ve neyzen; Mevlevi tarikatinden olduğu için muhitinde Emin Dede diye anılırdı ; 5 cemaziyelevvel 1300 (13 nisan 1883) de Tophâne üstünde Kaadiriler Yokuşundaki (zamanımızdaki adı Türkgücü Sokağı) 48 numaralı evde doğdu; Hırkaişerif Camii hatibi Eyyub Sabri Efendi’nin oğludur; Tophânede Sirkeci ibtidâi mektebinde, Feyziye Rüşdiyesinde, Mülkiye Mektebinin idadi kısmında okudu; iki sene kadar Mektebi Hukuk’a ve Süleymaniye Camiinde Hoca Nuri Efendi’nin derslerine devam etti, 18-19 yaşlarında iken Posta-Telgraf Nezâretinin mektebi kaleminde kâtib oldu. Birinci Cihan Harbi başında, açılan bir imtihanı kazanarak Erkânı Harbiyei Umumiye (Genelkurmay) Harita Şûbeti Matbaası hattatlığına alındı. Harbden sonra da Posta-Telgraf Nezâretindeki kaleminde mümeyyizliğe kadar yükseldi. Memuriyet hayatının bu basit ve mütevâzı durumu karşısında san’at haya , onu devrin devrinin mümtaz bir simâsı yapacak kadar parlak oldu .
Yazıya Feyziye Mektebi muallimlerinden hattat Kadri Efendiden başlamışdı, önce sülüs ve nesih öğrenmişdi. Sonra zamanın büyük üstadlarından Sabi Efendiye giderek celi yazı mesketmişdi. Büyük kardeşi Ömer Vasfi Efendi de kıymetli bir hattatdı, ondan da çok faydalanmışdı.
Mahmud Kemal İnal “Son Hattatlar” i...
⇓ Devamını okuyunuz...
Yaz. (Mehmed Emin) – Son büyük hattatlardan ve büyük mûsikişinas, bestekâr ve neyzen; Mevlevi tarikatinden olduğu için muhitinde Emin Dede diye anılırdı ; 5 cemaziyelevvel 1300 (13 nisan 1883) de Tophâne üstünde Kaadiriler Yokuşundaki (zamanımızdaki adı Türkgücü Sokağı) 48 numaralı evde doğdu; Hırkaişerif Camii hatibi Eyyub Sabri Efendi’nin oğludur; Tophânede Sirkeci ibtidâi mektebinde, Feyziye Rüşdiyesinde, Mülkiye Mektebinin idadi kısmında okudu; iki sene kadar Mektebi Hukuk’a ve Süleymaniye Camiinde Hoca Nuri Efendi’nin derslerine devam etti, 18-19 yaşlarında iken Posta-Telgraf Nezâretinin mektebi kaleminde kâtib oldu. Birinci Cihan Harbi başında, açılan bir imtihanı kazanarak Erkânı Harbiyei Umumiye (Genelkurmay) Harita Şûbeti Matbaası hattatlığına alındı. Harbden sonra da Posta-Telgraf Nezâretindeki kaleminde mümeyyizliğe kadar yükseldi. Memuriyet hayatının bu basit ve mütevâzı durumu karşısında san’at haya , onu devrin devrinin mümtaz bir simâsı yapacak kadar parlak oldu .
Yazıya Feyziye Mektebi muallimlerinden hattat Kadri Efendiden başlamışdı, önce sülüs ve nesih öğrenmişdi. Sonra zamanın büyük üstadlarından Sabi Efendiye giderek celi yazı mesketmişdi. Büyük kardeşi Ömer Vasfi Efendi de kıymetli bir hattatdı, ondan da çok faydalanmışdı.
Mahmud Kemal İnal “Son Hattatlar” isimli eserinde Mehmed Emin Ertuğrul’un yazı sanatı için hattat Necmeddin Efendinin : “En büyük kudreti sülüs ve nesihde idi, güzel tâlik de yazardı, yalnız bir Hilyei Şerife yazmışdır, Bâki Efendi zâde Müfid Beyde idi, Mushab yazmamışdır” sözünü nakletmekle yetiniyor.
Musişinas hüviyeti hakkındaki aşağıdaki satırları , bu konuda söz yetkisine sâhib Halil Can’ın Türk Musikisi Dergisindeki “Emin Dede” makaalesinden alıyoruz :
“Emin Dedenin musikide ilk hocası Tophânede Nusratiyye Camii kayyumlarından Hafız Haşim Efendidir, ilk olarak düyek usuli ile başlayarak Kutbünnâyî Osman Dedenin Rast Âyinini meşk etmiştir.
“Sonradan Beyoğlu mevlevihanesinde kudumzen başı Raif Dede merhuma birkaç sene geceleri giderek bir kısım âyinleri geçmiştir. Birtarafdan da zamanının en kuvvetli nayzeni olan Aziz Dededen ney üflemeğe başlayup ilk olarak Şevki Tarab peşrevini geçmiştir. Aziz Dedenin hayatı müddetince meşke devam edip üstadının takdirini kazanmışdı. O sırada Şevket Gavsi Beyden çizgili notayı ve Rauf Yakta Beyden de alafranga ve Hamparsum notalarıyle musiki nazariyâtını öğrenmiştir. Emin Dedenin kıraati musikide yegâne muallimi Altıncı Belediye Dairesi muhasebecisi Sadık Bey murhumdur. Raif Dedenin vefatından sonra geceleri Sadık Beye devam edip evvelâ Nevâ faslından başlayarak bir çok nâdide eserleri geçmiş ve her dersi müteakip notalarını yazmıştır. Aziz Dedenin vefatından sonra Bahariye Mevlevihanesi Şeyhi Hüseyin Fahreddin Efendiye devamla bir çok peşrev ve semâiler geçmiştir. Bu çalışmalariyle beraber (Bolâhenk Nuri beye de devama başlayarak Merhumun vefatına kadar pek çok eser geçmiş ve Nuri Beyin bestelediği karcığar ve bûselik âyinlerini bizzat kendisinden yazmıştır. Bir tarafdan da Tophânede Karabaş Dergahı şeyhi Hopçuzâde Ahmed Efendiye devamla Nâyî Osman Dedenin en meşhur eserlerinden olan Mi’raciye’nin Dügâh, Segâh, Sabâ ve Müstear bahirlerini meşk, ve her meşki müteâkip notalarını yazmış ve bazı mühim ilâhileri dahi almıştır.
“Hopçuzâde Ahmed Efendinin vefatı üzerine biraderi Hopçuzâde Rıza Efendiden den Hüseyni bahrini geçmiştir. (Bu çalışmalar, musiki âleminde ancak hârikulâde gayret olarak kıymetlendirilir. Türk musikisine eşsiz hizmetdir)
“Hakkı Dedenin vefatı üzerine Beyoğlu Mevlevihânesine Nayzen Başı olmuş ve mevlevihânelerin kapandığı zamana kadar bu vazifesine devam etmiştir. Nayzen Başılığın tevcihi sıralarında Darülelhan da da Ney muallimi olmuş ve kemal sâhibi bir hoca sıfatiyle rahlei tedrisine diz çökenlere durup dinlenmeden, usanmadan meşk etmekden büyük zevk duymuştur. Üstadın bu vadideki en mühim hususiyeti, tarihî kiymeti hâiz eserlerin her ne suretle olursa olsun tahrifine asla müsaade etmemesidir. Her eseri kendisinin geçtiği gibi notaya aldığından en küçük teferratına kadar öylece meşk ederdi” (Halil Can).
Yakınlarının ittifak ile söyledikleri, yazdıklarından: çok cömerd, çok mükrim, gaayetle nâzik, son derecede hassas, musikideki bütün bilgisi genc nesillere devretmek için çırpınmış bir insandı. Ömrünün son günlerine kadar bekâr yaşamış, vücûdun bir tarafına felc gelince bakılmaya muhtac olmuş, müşfik bir kadın bulunarak evlenmiş, o temiz kadına da ölümünde Tophânedeki evini bırakmışdır.
Büyük sanatâr hoca 19 safer 1364 (M.3 şubat 1945) de vefat etmişdir. Halil Can : “ Cumartesi günü 12.30 da tekmili enfâs etmiş. Ertesi gün perestişkârlarının elleri üstünde Tophâne rıhtımından motorla Eyyubsultana götürüldü ve ağabeyi Hacı Ömer Vasfi Efendinin yanına defnedildi” diyer.
Aşağıdaki ölüm tarihi en yakın dostu Gazievranoszâde Sâmi Beyindir:
Bargâhı rahmetinde mazharı gufran idüb
Nûri didârında şâd et yâ mûcibesâilin
Bir çıkar târihi Sâmi böyle bir şahsiyyetin
“Levhalar yazsun bihişte badema Hâcı Emin”
1365 – 1 = 1364 (1945)
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Kupür, Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Madde Başlığı
Kod
Y7047
Tema
Kişi
Konular
Tür
Kupür, Belge
Biçim
Baskı, El yazısı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
İstanbul Ansiklopedisi Yat-Yaz bölümü için yazılmış metin
Not
Kâğıt üzerine tükenmez kalem. Kupürler tükenmez kalemle yazılan metinlerin arasına yapıştırılıp üzerlerinde tükenmez kalemle ekleme ve çıkarmalar yapılmıştır.
Bibliyografya Notu
Mahmud Kemal İnal, "Son Hattatlar"; Halil Can, “Emin Dede”, Türk Musikisi Dergisi
Provenans
İstanbul Ansiklopedisi Arşivi, Kadir Has Üniversitesi ve Salt iş birliğiyle erişime açılmıştır.
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Tür
Kupür, Belge
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.