TR
Entries
Examine all the Istanbul Encyclopedia entries from A to Z.
Volumes
Browse A to G volumes published between 1944 and 1973.
Archive
Discover Reşad Ekrem Koçu's works for the entries between letters G and Z.
Discover
Search by subjects or document types; browse through archival docs that are open access for the first time.
About
Istanbul Encyclopedia
Reşad Ekrem Koçu
Web Project
Entries
❯
Volume 8: Çir-Diş
DELİ LAZ
Üsküdarlı Halk şâiri Âşık Râzinin anlatdığına göre 1313 (1895-1896) de Kasımpaşa İskelesinde yaşı yetmişi aşmış bir kayıkcı, Râzinin tâbiri ile “denize kürek çalmada delikanlılara meydan okur, koçan gibi bir laz”; o yaşda “cami yıkılmış, mihrap durur” bir erkek güzeli olub nice tâze yosma hanımlar muhabbetine, sohbetine rağbet eder, gaayetlelâübâli meşreb, dilbaz; bilhassa gencliğindeki çapkınlıkları bir meddah hüneri ile anlatırmış. Âşık Râzı bu yaşlı çapkın kayıkcının hayatını manzum olarak yazmak istemiş, fakat tamamlayamamış. Nevcivanlık çağında hanım oynaşı olarak girdiği bir konakdan bir câriye ayartıp kaçıran Deli Laz o kız ile evlenip çapkınlık yollarından ayağını bir müddet çekmiş ise de zevcesi bir kaç sene sonra ölünce kurtuluş yolunu Tersâneye girmekde bulmuş, on beş sene kadar da bahriye askerliği yapmış; “Gözümde, yüzümde ne vardır bilemem, bir avratle yüz yüze, göz göze geldim mi kadının ayakları dolaşır, dâvet için ışmarı çakar” diyen eski çapkın bahriyeliden ayrılınca, nice pırpırı kopuk civanları kıskandıracak mâceralarına tekrar başlamış. Âşık Râzinin tamamlanmamış manzümesi şudur : Avrupa kâkülü o laz kopuğa Kesmişdir Galata berberi urum Bak şu kara donlu gümüş topuğa Bu ne çalım be ne caka kurum İskelede bekler yosma avretler Nöbete girmesin pırpırı lazı Gö...
⇓ Read more...
Üsküdarlı Halk şâiri Âşık Râzinin anlatdığına göre 1313 (1895-1896) de Kasımpaşa İskelesinde yaşı yetmişi aşmış bir kayıkcı, Râzinin tâbiri ile “denize kürek çalmada delikanlılara meydan okur, koçan gibi bir laz”; o yaşda “cami yıkılmış, mihrap durur” bir erkek güzeli olub nice tâze yosma hanımlar muhabbetine, sohbetine rağbet eder, gaayetlelâübâli meşreb, dilbaz; bilhassa gencliğindeki çapkınlıkları bir meddah hüneri ile anlatırmış. Âşık Râzı bu yaşlı çapkın kayıkcının hayatını manzum olarak yazmak istemiş, fakat tamamlayamamış. Nevcivanlık çağında hanım oynaşı olarak girdiği bir konakdan bir câriye ayartıp kaçıran Deli Laz o kız ile evlenip çapkınlık yollarından ayağını bir müddet çekmiş ise de zevcesi bir kaç sene sonra ölünce kurtuluş yolunu Tersâneye girmekde bulmuş, on beş sene kadar da bahriye askerliği yapmış; “Gözümde, yüzümde ne vardır bilemem, bir avratle yüz yüze, göz göze geldim mi kadının ayakları dolaşır, dâvet için ışmarı çakar” diyen eski çapkın bahriyeliden ayrılınca, nice pırpırı kopuk civanları kıskandıracak mâceralarına tekrar başlamış. Âşık Râzinin tamamlanmamış manzümesi şudur : Avrupa kâkülü o laz kopuğa Kesmişdir Galata berberi urum Bak şu kara donlu gümüş topuğa Bu ne çalım be ne caka kurum İskelede bekler yosma avretler Nöbete girmesin pırpırı lazı Görmeli ne işmar ne işâretler Oğlanda da hoyrat cilveyi nazı Kışın kayıkhâne kahve hamamda Yaz geldikde kayık içinde yatar Andaki vahşet yok ruhâmı hamda Çevrü cefâsını çekmez kantar Bir elmas gül yüzük ya altun saat Ergenlik hakkım dir elbet isterim Muhabbet nâmesi didiğin kâğât Hani ipek çevre silmeye terim Topuk vura vura attığım adım Bahâsı azdan az bir altun diyem Dâvete uydum da avrete vardım Hani atlas boğça çamaşır giyem İşlediğim kayık köhneden köhne Gerekir oynaşım alsun yenisin Sînemiz küşâde hem pâbürehne Deryâyı aşk üzre gezdirem gelsin Elif görsem mertek be görsem çanak Yokdur kitâbetim çetele tuttum Kimi mürdüm gözlü kimi gül yanak Elli avret oldu ismin unuttum Biri Ayvansaray çiçeği kahbe Biri Kırk çeşmeli biri Vefalı Biri hamamcıdır birisi ebe Biri çift otuzluk cadaloz çalı Biri canfes ipek hanımsultanım Serer oynaşına kuştüyü döşek Biri paşa kızı kartca bir hanım Dört koca artığı o haspam bişek Biri urum sarraf kokonasıdır Biri kuyumcunun ermen dudusu Biri altun küpü dev anasıdır Bahşişi ihsanı avuç dolusu Geçmeden şebâbet nümâyiş nakşı Deli poyraz misâl esdim de esdim Gülle topuk ile kırarken taşı Cellâd nigâhımla haraca kesdim Çıkmışdır nâmımız bir deli laza Ammâ âkil idim düzdüm tüyümü Kasub da kendimi çekdikce naza Dizdim altunları basdım düğümü Duhteri pâkîze câriye gördüm Gördüm de konakta hanımla yattım Ammâ irtesi gün çözüldü düğüm Bir yolun bularak kızı ayarttım Ferâce sırtına boğça koltuğa Dimeyüb kayıkcı pırpırı oğlan Kaçdı bu daltaban bıçkın kopuğa Didem işte hak bu gerisi yalan El çekdim haramdan tövbei nasuh Buldum gayri dengim küffüm helâlim Bundan gayri yârim tek enîsi ruh Ol tâze fidânım kaaşı hilâlim Denize hep kürek çalmakdır işi Hep o deli lazım deli poyrazım Yine yalın ayak şehbaz vahşeti Lâkin helâleime cilveyle nazım Üçyüzon üçde tam yaş oldu yetmiş Hâlâ yolum gözler bir nice haspa Ahlatın iyisin ayı yer imiş Şimdi de oynaşım hep tâze yosma Bu mâcerâlar arasında baskınlar, karakolluk olmalar, hattâ atlatılan ölüm tehlikeleri bile varmış. Deli Lazın kara donu, kara mintanlı, şâhin başı kara puşulu ve yalın ayağı yarım pabuçlu bir kayıkcı Don Juan olduğu anlaşılıyor. Yine Râziden Kayıkcı Deli Lazın 1316 da öldüğü öğreniliyor: Kasımpaşalı meşhur koçan gibi Deli Laz İstanbul yosmaları koşar idi peşinde Cevher ile tarihin yazdım fevtine bu yaz “Karı koynunda göçdü kayıkcı yetmişinde” 1316 (1898 - 1899) Vâsıf HİÇ
Theme
Person
Contributor
Type
Page of encyclopedia
Share
X
FB
Links
→ Rights Statement
→ Feedback
Please send your feedback regarding Istanbul Encyclopedia records to istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org.
TÜM KAYIT
Creator
Vâsıf Hiç
Identifier
IAM080638
Theme
Person
Type
Page of encyclopedia
Format
Print
Language
Turkish
Rights
Open access
Rights Holder
Kadir Has University
Description
Volume 8, pages 4358-4359
Theme
Person
Contributor
Type
Page of encyclopedia
Share
X
FB
Links
→ Rights Statement
→ Feedback
Please send your feedback regarding Istanbul Encyclopedia records to istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org.
In collaboration with  
Rights Statement
Cookie Policy
LPPD