Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
GOYGOYCULAR
İstanbulda her sene yalnız “Muharrem” ayında meydana çıkıp bu ilk gününden son gününe kadar büyük şehri sokak sokak dolaşan ve mutlakaa her iki gözü kör dilenci kaafilelerine verilmiş isimdir.
Goygoycuların İstanbulda ilk defa ne zaman görüldükleri tesbit edilemedi; zannediyoruz ki İkinci Sultan Mahmud zamanında ve 1826 da Yeniçeri Ocağının kaldırılmasından sonra olacaktır. Sultan Mahmud o kadim asker ocağını kaldırdıktan sonra, devlet bünyesinde ıslahata başlamış, bir geniş kıyâfet inkilâbı olmuş; programları, örnekleri Avrupadan alınarak yeni mektebler, müesseseler açılmış, orduya ve okullara Avrupa dilleri öğretimi girmiş, aşırı muhâfazakâr ve muhakkak ki çoğunluğu da teşkil eden aşırı câhil kitle pâdişâhı “dinsizlik”, “gâvurluk” ile ittihamâ başlamışdı. Onların da dinî hisleri okşanmış, zararsız tâvizler verilmiş, târih kaynakları karıştırılarak İstanbulun muhtelif yerlerinde, pâdişâhın çevresindeki kimselerin gördükleri rüyâlarla bir takım “Sehâbe Kabirleri” bulunmuş, merâsimle ihyâ edilmiş, bu arada mübârek bir mâtem ayı bilinen Muharrem ayında kaafilelerle dilenmeye çıkan Goygoycular da hoş görülmüş, belki de devlet ricâli kapularından verilen cömerdce sadakalarla himâye edilmişdi. Goygoycuların kaafile kaafile dilenmeleri meşrutiyet devrinde 1909 - 1910 dan sonra yasak ed...
⇓ Devamını okuyunuz...
İstanbulda her sene yalnız “Muharrem” ayında meydana çıkıp bu ilk gününden son gününe kadar büyük şehri sokak sokak dolaşan ve mutlakaa her iki gözü kör dilenci kaafilelerine verilmiş isimdir.
Goygoycuların İstanbulda ilk defa ne zaman görüldükleri tesbit edilemedi; zannediyoruz ki İkinci Sultan Mahmud zamanında ve 1826 da Yeniçeri Ocağının kaldırılmasından sonra olacaktır. Sultan Mahmud o kadim asker ocağını kaldırdıktan sonra, devlet bünyesinde ıslahata başlamış, bir geniş kıyâfet inkilâbı olmuş; programları, örnekleri Avrupadan alınarak yeni mektebler, müesseseler açılmış, orduya ve okullara Avrupa dilleri öğretimi girmiş, aşırı muhâfazakâr ve muhakkak ki çoğunluğu da teşkil eden aşırı câhil kitle pâdişâhı “dinsizlik”, “gâvurluk” ile ittihamâ başlamışdı. Onların da dinî hisleri okşanmış, zararsız tâvizler verilmiş, târih kaynakları karıştırılarak İstanbulun muhtelif yerlerinde, pâdişâhın çevresindeki kimselerin gördükleri rüyâlarla bir takım “Sehâbe Kabirleri” bulunmuş, merâsimle ihyâ edilmiş, bu arada mübârek bir mâtem ayı bilinen Muharrem ayında kaafilelerle dilenmeye çıkan Goygoycular da hoş görülmüş, belki de devlet ricâli kapularından verilen cömerdce sadakalarla himâye edilmişdi. Goygoycuların kaafile kaafile dilenmeleri meşrutiyet devrinde 1909 - 1910 dan sonra yasak edilmişdir.
Hepsi Dârendeliydi. Yıl boyunca şehrin iş yeri, ticâret merkezi, işlek yol, belli bir köşesinde ve dâimâ aynı noktada oturur, dilenirler, muharreme doğru da Şehzâde Camii avlusunda kendilerine tahsis edilmiş Tabhâne binâsında toplanırlar, o ay şirket hâlinde çalışırlardı. Altışar kişilik en çok tahminen 10 takım, kaafile idiler, 60 kadar kör dilenci. Her takımın kaafilenin de gözlü, fakat mutlakaa topal veya çolak bir de sürüdücü, rehberi olurdu. O bir ay için kendilerine mahsus bir kıyâfetleri vardı; külâh larına ince beyaz yemeni sararlar, sırtlarına beyaz cübbe giyerler, ayaklarında sarı pabuç, elelirne de uzun birer asâ alırlardı. En önde sürücüleri, yolda, birbirinin omuzuna sol elleriyle tutunup bir dizi hâlinde yürürlerdi.
Bir takımdaki altı körden her birinni omuzunda ikişer gözlü birer heybe, torba bulunurdu. Rivâyet edilir ki ikişer gözlü altı torbadan murad, “Oniki İmam Aşkına” sadaka erzak niyâzı idi. Verilecek erzakın kaba muhtac olanları için de torbalarda kap bulundurulurdu. Torba-heybe gözleri aşğı yukarı şöyle idi :
1 – 2 : Zeytin yağı, sâde yağı
3 – 4 : Pirinç, bulgur
5 – 6 : Un, irmik
7 – 8 : Şeker, sabun
9 – 10 : Hoşaflık, başda kuru fasulya, nohud, bakla, mercimek
11 – 12 : Tarhana, çay kahve
Yine tahmin ve zan ile kaydediyoruz, Goygoycular bu tarz dilenciliği, temeli XVII. Yüzyılda atılmış İstanbuldaki Külhan Beyliği teşkilâtından almış olacaklardır (B.: Külhan Beyleri).
Her kaafile, takımda altı körden biri muhakkak güzel ve yanık sesli bir dilenci olurdu; iki üç kıtalık bir ilâhi okur, ilâhinin her beyit aralarında da, sürücüleri de dâhil bir ağızdan bir nekaraat terennüm ederlerdi kendilerine “Goygoycu” adının takılmasına o sözler sebeb olmuşdu.
M. Zeki Pakalın tarafından “Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri” isimli eserinde şu goygoycu ilâhisi kaydedilmişdir :
Kerbelânın yazıları
Şehid olmuş gazileri
Hoy goygoy cânım!
Fatma Ana kuzuları
Hasan ile Hüseyindir
Hoy goygoy cânım!
Kerbelânın ta içinde
Nur balkır siyah saçında
Hoy goygoy cânım!
Yatır kanlar içinde
Hasan ile Hüseyindir
Hoy goygoy cânım!
M. Kayalar da şöyle bir metin veriyor :
Gökde melek yerde her can ağladı
Nârı hasret ciğerleri dağladı
Mevlâ yâ hoy goygoy cânım!
Herhangi bir metin vermeden: “Bir kerbelâ mersiyesi okurlar ve beyitleri arasına kendilerine lâkab olan terennümü katarlardı” diyebiliriz.
Değerli bir müdekkik olan Efdalüddin Tekiner, Goygoycuların ara nağme terennümlerinin meşhur bir Kerbelâ mersiyesindeki: “Hey kaygulu cânım..” mısraının câhil dilenci ağzında bozulmuş şekli olduğunu söylemektedir.
Goygoyculara erzakla birlikte sadaka olarak para da verilirdi; fakat para, kaafiledeki altı körün kendi ellerine verilirdi. Topladıkları erzak sadakası ise bir yıllık rızıklarına yeterdi.
Hüsnü KINAYLI
Tema
Diğer
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Yazar/Üreten
Hüsnü Kınaylı
Kod
IAM110675
Tema
Diğer
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 11, sayfalar 7056-7057
Bakınız Notu
B.: Külhan Beyleri
Tema
Diğer
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.