“Mezid balığı cinsinden, en irisi 25 santim boyunda ve 100 gram ağırlığında olur: İstanbul suları balıklarındandır: “dib balıklarından olub ağa oltaya gelmez, kendine mahsus sepetlerle avlanır; gündüzleri gezip dolaşmaz, deliklere kaya kovuklarına girip yatar, geceleri de deniz dibinde bir taşa sarılıp yengeç ölüsü yahud kurt ve böcek av arar. Boğaziçinde Anadolu ve Rumeli Hisarları önünden yukarı boğazda Kavaklara kadar olan sularda avlanır. “Yılan balığını andırır, vücudu yapışkan ve kılçıksızdır. Sırtında, başının sırta birleşdiği terden sırt yüzgecine kadar çok alçak bir yelesi vardır. Yeleden kuyruğa ve sidikliğinden kuyruğa sırt ve karın yüzgeçleri vardır. Kuyruğu yuvarlak olup iki yanında yan kanadları ve altınd ada iki aded ince uzun alt kanatları vardır. Ağzı büyük, alt çenesi kısa, her iki çenesi ufak ve sivri dişlidir; biri çenesinin altında uzun, ikisi de burun deliklerinin yanında kısa bir bıyığı vardır. “Vücudunu örten pullar o kadar ufak ve yumuşakdır ki gözle görülmez, el ile de güç fark edilir. Başı ve vücudunun büyükçe bir kısmı kestâne rengindedir, yanları ve karın kısmı beyazımtıraktır. “Tutuldukdan sonra çok dayanmaz, tez bozulur, onun içindir tutulunca livarlara atılır ve Balıkhâne mezadına livarlarda getirilir. “Eti lezzetlidir. Bizde en istekli müşterisi m...

“Mezid balığı cinsinden, en irisi 25 santim boyunda ve 100 gram ağırlığında olur: İstanbul suları balıklarındandır: “dib balıklarından olub ağa oltaya gelmez, kendine mahsus sepetlerle avlanır; gündüzleri gezip dolaşmaz, deliklere kaya kovuklarına girip yatar, geceleri de deniz dibinde bir taşa sarılıp yengeç ölüsü yahud kurt ve böcek av arar. Boğaziçinde Anadolu ve Rumeli Hisarları önünden yukarı boğazda Kavaklara kadar olan sularda avlanır. “Yılan balığını andırır, vücudu yapışkan ve kılçıksızdır. Sırtında, başının sırta birleşdiği terden sırt yüzgecine kadar çok alçak bir yelesi vardır. Yeleden kuyruğa ve sidikliğinden kuyruğa sırt ve karın yüzgeçleri vardır. Kuyruğu yuvarlak olup iki yanında yan kanadları ve altınd ada iki aded ince uzun alt kanatları vardır. Ağzı büyük, alt çenesi kısa, her iki çenesi ufak ve sivri dişlidir; biri çenesinin altında uzun, ikisi de burun deliklerinin yanında kısa bir bıyığı vardır. “Vücudunu örten pullar o kadar ufak ve yumuşakdır ki gözle görülmez, el ile de güç fark edilir. Başı ve vücudunun büyükçe bir kısmı kestâne rengindedir, yanları ve karın kısmı beyazımtıraktır. “Tutuldukdan sonra çok dayanmaz, tez bozulur, onun içindir tutulunca livarlara atılır ve Balıkhâne mezadına livarlarda getirilir. “Eti lezzetlidir. Bizde en istekli müşterisi musevilerdir. İstanbul balık pazarlarına gelen gelincik balığının yüzde doksan dokuzunu onlar alır” (Karakin Deveciyan, Balık ve Balıkcılık). “Gelincik balığının en lezzetli zamanı şubat ve mart aylarıdır, âlâ tavası olur” (Nevsâli Osmânî). “Otuz yıldanberi Boğaziçi balıkçıları Gelincik Balığı avına rağbet etmez olmuşdur. Kendine mahsus sepetle avlanması, avlandıktan sonra satılıncaya kadar muhafazası zahmetli ve az çıkması bu rağbetsizliğin sebebleri olmuşdur; beyaz etli, hafif ve lezzetli balıkdır. Bilhassa musevilerin makbulüdür” (A. Cabir Vada, Boğaziçi Konuşuyor, 1942).