Büyük şehir İstanbulda ayak takımı arasında cinsî sapıklığın pervasızca yaygınlığı yüzünden üzerinde bilhassa kriminologların ve ayak takımı hayatı üzerine hikâye ve roman yazarlarının dikkatle durmaları gereken vak’alardan biri; Gedikpaşa Caddesinde Memik Han’daki lokanta-aşçı dükkânında garsonluk yapan 18 - 19 yaşlarında Yusuf Akyüz yakışıklı, güzelce bir gençdir. 26 yaşındaki Tâlib Ünsal da, hanın karşısındaki odun deposunun sahibinin kardeşidir ve o depoda, hammallık yapmaktadır ve genç garsona her zaman elle ve dille sarkıntılık yapmaktadır ve garson gencin ihtarlarına önem vermemektedir. Bir gün o pervasız tecâvüzünde ileri gidince genç garson, genç hammalı büyük bir ekmek bıçağı ile delik deşik ederek öldürür. Cinâyetin adlî safhası tespit edilemedi, fakat öyle gençlerin cezaevleri koğuşlarında başlarından geçenler hakkında çok şeyler yazılmışdır ve hattâ Kanadalı J. Herbert’in dilimize “Düşenin Dostu” adı ile terceme edilen bir piyesi İstanbulda da sahneye konmuşdur (B.: Fuhuş, cild 11, sayfa 5860). Bibl.: Gazeteler, 3 Nisan 1969.