Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
GECEKUŞU ALİ
En çok 35 yaşlarında iken esrar bulamamakdan gelen bir kriz ânında kendisini asarak intihar etmiş bir esrarkeş hâneberduş ve bir eski kaatil; hayatı, en derin sefâletin ve tahammülü güç ızdırabların, ve ayak takımı arasındaki sapık alâkaların ve yoğun fuhşun rahatca ve çok canlı, hareketli sahnelerle anlatıyabilecek bir roman konusu olan bir genc adam. Yakın âşinan olmuş Hippi Şâir Mehmed Gökçınar onu, intiharından üç yıl kadar sonra bir vesile ile hatırlayarak yazdığı manzûmesinde anlatmışdır. Aslının nereli olduğu bilinmiyor, Karadeniz yalısı halkından olduğu tahmin edilebilir; 1928 - 1930 arasında doğmuş olacakdır, 1943 - 1945 arasında 15 yaşında ve Rizeli bir kaptanın motorlu takasında tayfa iken kaptanını bıçakla öldürmüş ve onbeş seneye mahkûm olarak 1958 - 1960 arasında mahbushâneden azgın, güzelliğin ve temizliğin düşmanı bir adam ve bir esrarkeş olarak çıkmış, o sıralardadır ki 18 - 19 yaşlarında bulunan Mehmed Gökçınarla tanışmışdır. Ahbablığı çok kısa süren o delikanlı, Gecekuşu Alinin intihârını duyduğunda kayıtsız kaldığı halde, üç yıl kadar sonra bir gün sokakda onun hem yüz ve vücud yapısında, hem de kılık kıyafetine bir benzerine rastlayınca, ancak ruh hekimlerinin isimlendirebileceği bir duygu ile o mechul adamın resmini çekdirtmiş ve o resmi Gecekuşu Alinin resm...
⇓ Devamını okuyunuz...
En çok 35 yaşlarında iken esrar bulamamakdan gelen bir kriz ânında kendisini asarak intihar etmiş bir esrarkeş hâneberduş ve bir eski kaatil; hayatı, en derin sefâletin ve tahammülü güç ızdırabların, ve ayak takımı arasındaki sapık alâkaların ve yoğun fuhşun rahatca ve çok canlı, hareketli sahnelerle anlatıyabilecek bir roman konusu olan bir genc adam. Yakın âşinan olmuş Hippi Şâir Mehmed Gökçınar onu, intiharından üç yıl kadar sonra bir vesile ile hatırlayarak yazdığı manzûmesinde anlatmışdır. Aslının nereli olduğu bilinmiyor, Karadeniz yalısı halkından olduğu tahmin edilebilir; 1928 - 1930 arasında doğmuş olacakdır, 1943 - 1945 arasında 15 yaşında ve Rizeli bir kaptanın motorlu takasında tayfa iken kaptanını bıçakla öldürmüş ve onbeş seneye mahkûm olarak 1958 - 1960 arasında mahbushâneden azgın, güzelliğin ve temizliğin düşmanı bir adam ve bir esrarkeş olarak çıkmış, o sıralardadır ki 18 - 19 yaşlarında bulunan Mehmed Gökçınarla tanışmışdır. Ahbablığı çok kısa süren o delikanlı, Gecekuşu Alinin intihârını duyduğunda kayıtsız kaldığı halde, üç yıl kadar sonra bir gün sokakda onun hem yüz ve vücud yapısında, hem de kılık kıyafetine bir benzerine rastlayınca, ancak ruh hekimlerinin isimlendirebileceği bir duygu ile o mechul adamın resmini çekdirtmiş ve o resmi Gecekuşu Alinin resmi kabul ederek aşağıdaki manzûmesini 1989 senesinde yazmışdır:
Kaba kaba yazarsam intikaamı demeyin,
Elinde hırpalanmış en tâze gençliğimin.
Gecekuşu Ali de işte geberdi gitti,
Zehir gibi berduşdu, hayta,i toğluitti.
Bir pantol blir gömlekdi bütün eşyâsı, malı,
Onlar da lîme lîme, kırk yerinden yamalı.
Demirden heykel gibi, uzun boylu, kapkara,
Kıral gibi hükmeder her gece sokaklara.
Şorolo gacaların dalgaları bir yanda,
Bir yanda haraç, vurgun, yağlıya alabanda.
Tüysüz tüysüz çocuklar, bir sürü genç serseri,
Robot olmuş emrinde, gözü bağlı askeri.
Kıymış tayfası iken Rizeli bir kaptana,
Onbeş yaşında imiş girdiğinde zindana.
Geçmiş zamanlarını anlatır roman gibi,
İmrendirir kendine sanki kahraman gibi.
Anlattığı vak’alar hep batakdır, hep balçık,
Utanmadan konuşur gaayetle açık saçık.
Zindanda tam onbeş yıl, en civelek yaşlarda,
Neden yatırmamışlar kuru tahta, taşlarda;
Gecekuşu, o mastor, ballandırıp anlatır,
Şorolo kopuklarına vazîfe hatırlatır.
Bir harmanlık hâlinde kendini asmış o it,
Ey Gökçınar, ona da gel hakkını helâl et.
Unutma aç kaldığı müthiş kış gecesini,
Yarı donmuş ölürken odur kurtaran seni.
Demem aldı kırk misli fâizle bedelini;
Dirilseydi şu anda, öperdim ellerini.
Geçenlerde sokakda benzeri görünce,
Yaklaşdım hippilerin turistik usulünce.
Beş papale fit oldu, bir resmini çekdirdim,
Benimçin Gecekuşu artık bu resim dedim.
Ha aslı, ha benzeri, hayat bir dalga duman;
Yalan ile oyalan, hayal ile oyalan.
Bâzan birleşir işte nefret ile muhabbet,
Ulu tanrım o itin sen de günâhın af et.
Manzûmede geçen argo kelimelerden “Yağlı”, zengin; “Alabanda”, musallat olma anlamındadır.
Gecekuşu Ali
(Fotoğrafdan S. Bozcalı eli ile)
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Sabiha Bozcalı
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM110470
Tema
Kişi
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Emeği Geçen
Sabiha Bozcalı
Tanım
Cilt 11, sayfalar 6056-6057
Not
Görsel: cilt 11, sayfa 6056
Tema
Kişi
Emeği Geçen
Sabiha Bozcalı
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.